Faruk BALIKÇI-ÖZEL
Diyarbakır Emlakçılar Derneği (DİEM-DER) Başkanı Mustafa Koç, bu haftaki söyleşimizin konuğu oldu. Koç ile son dönemlerde artan kira fahişlerinin nedenlerini ve çözüm önerilerini konuştuk. Diyarbakır’da 100 bin konut açığı olduğunu ve TOKİ ile bu açığın kapanamayacağını vurgulayan Koç, hazine arazilerinin imara açılarak kar payı alınmadan kiracıların konut sahibi olabileceğini ifade etti. Koç, “Eskiden alt-üst-orta tabaka vardı. Şimdi orta tabaka silindi. Biri astronomik fakir, biri astronomik zengin kaldı. Kentin artık iki yüzü vardır. Bir tarafta Kayapınar’da trilyonluk araçlarla dolaşanlar, Bağlar’da ise sebze halinde çürük sebzeleri toplayanlara tanık oluyoruz” dedi.
DİEM-DER Başkanı Mustafa Koç’a yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:
“750 TL OLAN KİRA ŞİMDİ 3 BİN 500 TL”
*Fahiş kira artışlarının yükselmesini neye bağlıyorsunuz?
Devlet belli bir lira artışı kriteri belirledi. Yüzde 25. Bunun dışında artış yapılmayacak, artışa gidenler cezalandırılacak deniliyor. Bunlar çözüm değildir. Yüzde 25 kira artışı asla sabit kalmaz. O günden bugüne kadar kim yüzde 25 artış yaptı. Kim buna sadık kaldı. Hiç kimse. Bu hiçbir ifade etmiyor. Kiralar depremden sonra artırılmaya başlandı. Bağlar’da depremden önce kiralar 750 TL’ydi. Şu anda 3 bin 500’e kadar yükseldi. Kayapınar’da ise 10 bin TL’den başlıyor. Yeni yapılar ise 18 ile 20 bin TL arası. Mesele bunu tartışmak değil. Herkes kiraları tartışıp konuşuyor. Mesele bunun çözümü nedir?
“TOKİ, KONUT AÇIĞINI KAPATAMAZ”
*Peki, çözümü nedir?
Diyarbakır’da şu anda 100 bin konut açığı vardır. TOKİ bu açığı kapatamaz. 10 yıldan beri henüz imara açılan bir yer yok. İstisna hariç. Belli bir yüzdelik verilmiş. İmara açılmış bunlar hariç. Mutlaka imar çalışması yapılması gerekiyor. Belediyelerin konut alanları üretmesi gerekiyor. Piyasada bir mal olmayınca karaborsa olur. Kira da o durumda. Konut sıkıntısı olunca kiracılar dışarıda kalmamak için her şeye razı oluyor. Bu sorun Mahkemelerle, yüzde 25 kota ile çözülmez. Konut üreteceksin, üreteceksin, üreteceksin. Bunun başka çaresi yoktur.
“ÇÖZÜM, HAZİNE ARAZİLERİNİN İMARA AÇILMASI”
*Kirada kota yüzde 25 çözüm mü?
Bu sorunun çözümü tartışmak değildir. Mahkemeye verin, polisi çağırın bunlar çözüm değildir. Kiracı şikayetçi olması halinde sokakta kalacağından korkuyor. Belediyeler, çevre şehircilik elini taşın altına koyacak. İmar çalışmalarını yapacak. Kıraç bölgelerimiz vardır. Karacadağ bölgesi gibi. Hazine arazisi vardır. Karacadağ bölgesinde köy-kent yapılabilir. Şılbe merkez ilçede bir köy. Gelişmiş şehir içerisinde bir köydür. Alt yapısı hazırdır. Binlerce konut çıkar oradan. Diyarbakır konut açığını kapatacak durumdadır. Konut açığı kapanırsa kiralar da haliyle düşer. Diyarbakır’da binlerce dönüm hazine arazisi vardır. Sen kalkıp belli insanlara peşkeş çekiyorsun. O hazine arsası hepimizindir. Herkesin hakkın vardır. Binlerce konutunu yap vatandaş daha ucuza konut sahibi olur. Ve kiralarda düşer.
“DEVLET, YAP-SATÇILARIN ÖNÜNÜ AÇSIN”
*Ev sahibi olmak hayal mi oldu?
Eskiden konut hayaliyle yaşıyorduk şimdi o hayalde kalmadı. Benim psikolojim bozuldu. Eskiden alt-üst-orta tabaka vardı. Şimdi orta tabaka silindi. Biri astronomik fakir, biri astronomik zengin kaldı. Kentin artık iki yüzü vardır. Depremde binalar yerle bir oldu. Diyarbakır’da da 1277 ağır hasarlı yıkılacak bina var. 6 bine yakın orta hasarlı bina var. Bunlarda oturulamaz durumdadır. Kira fiyatları depremden hemen sonra artmaya başladı. Çünkü insanların başını sokacak konuta ihtiyaç duydu. Yüzbinlerce insan dışarıda kaldı. Ve fırsatçılar devreye girdi. Diyarbakır’a dikkat çekmek istiyorum. Depremden etkilenen insanlar havaların ısınmasıyla binlerce insan bağına bahçesine köyüne gitti. Ancak, okulların açılması halinde geri dönecekler. O zaman bu insanlar nerede ev bulabilecek, nereye sığınacaklar. Nerede oturacaklar. Bu açığı kapatacak. Çözüm konut üretimidir. Konut üretilirse kiralar aşağıya çekilir. Devlet Yap-Sat’çıların önünü açsın. Arsa üretsinler. Gerçekten vatandaşı konut sahibi yapmak istiyorlarsa acilen inşaat malzemelerinde indirime gitsinler.
“HANİ DİN KARDEŞİYDİK, HANİ YURTSEVERDİK”
Ahlaki değildir. Bunu kanunlarla, polisiye gücü ile mi önleyeceksin? Konut çoğaltacaksın. Tüm sorunla konut sıkıntısına dayanıyor. 3 ev yerine 15 ev olursa. İhtiyaç fazlası olursa kiralar da düşer. Bağlar’da bile konut bulamıyorsun. O da dost, tanıdık devreye koyarak ancak konut bulabiliyorsun. Fahiş fiyatla evini kiraya verenleri şikayet etsinler diyorlar. Kimi kime şikayet edeceksin. CİMER’e şikayet etsen ne olur? Daha dün Sur içinden bir kiracı aradı kirası 3 bin 500 iken, 7 bin TL’ye çıkarmış. Şikayet etse ne olacak, evi kiraya vermeyecek. Dışarıda kalacak. Şikayetler kesinlikle çözüm değil.
*Fahiş fiyatla kiraya verenler çağrınız nedir?
Yaptıkları vicdansızlıktır. Ahlaksızlıktır. Hani hepimiz yurtseverdik. Hani din kardeşiydik. Her şeyde varız. Ama iş bu noktaya gelince o kaçak güreşçiler gibi kim kimin neresinden yakalayabilirse. Ben kiracı değilim. Ama kendimi kiracıların yerine koyuyorum. Okullar açıldığında göreceğiz vatandaşın isyanını. Ekim ayında sıkıntılar başlayacak. O zaman konut ta bulunmaz. Memur ataması nedeniyle beni onlarca insan arıyor. Ev bulunmuyor, bulunanlar da kirası çok yüksek. Şu anda Kayapınar’da kira 5-6 bin olmalıdır. Bağcılarda 2 bin 500-3 Bin, Bağlar’da bin 500 TL olması gerekiyor. Bunlardan fazlası fahiş fiyattır. Bu ahlaksızlıktır, bu fırsatçılıktır. Aramızda korsan emlakçılar da vardır. Merdiven altı bu işi yapanlar. Ev sahibi ile anlaşarak kiracıyı çıkartarak kira fiyatını yükselten korsan emlakçılar var. Bunların denetimini Vergi Dairesi’nin yapması gerekir. Vergi levhası sorgulanmalıdır. Herkes kendi görevini yaparsa bu sorunlar ortaya çıkmaz. Bir tarafta Kayapınar’da trilyonluk araçlarla dolaşanlar, Bağlar’da ise sebze halinde sebze toplayanlara tanık oluyoruz.