CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Çağlayan Adliyesi’nde yaptığı açıklamada. Gazeteciler Barış Pehlivan, Suat Toktaş ve Kürşad Oğuz’un savcılık işlemlerinin tamamlanarak tutuklanmaları için Sulh Ceza Hakimliğine gönderildiğini açıkladı.

Gazetecilere isnat edilen suçlamalara baktığını aktaran Tanrıkulu, suçun olmadığını anlattı.

Tanrıkulu, şunları söyledi:

“Savcılık, üç gazeteci dostumuz için de üst yazıyla tutuklanmaları için Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmelerine karar verdi. 

“HER İKİSİNDE DE SUÇ YOK”

Sevk yazılarına baktım; iki maddeden sevk edilmişler.

Birisi TCK 133. Madde; “Kişiler arasındaki özel konuşmaların deşifre edilmesi, rıza dışında yayılması”

Diğeri de aynı yasanın 277’nci maddesi; “Yargı görevi yapan bilirkişileri etkileme suçu”

Her ikisinde de suç yok. Bunu bu işlemi yapan savcılar da biliyor.

Gazetecidir arkadaşlarımız, gazetecilik faaliyeti yapmışlar, özel görüşmeyi deşifre etmemişler ve zaten arama gerçekleştiğinde de Halk TV’den arandığı belirtilmiş. Kendisi de bilirkişi ve Halk TV’den arayan birinin özel konuşma yapmayacağı belli. 

Dolayısıyla burada suç yok. 

İkinci olarak, nasıl etkileyecek? Öyle bir konuşma olmamış. “Sen bu raporu nasıl yazarsın?” dememiş, tehdit etmemiş. Gazetecilik refleksiyle mülakat yapmaya çalışmış ve öğrenmeye çalışmış. 

Alt sınırları 6 ay, 2 yıl olan bu suçlardan dolayı sevk edildiler. Şimdi Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği sorgulama yapacak ve kararı göreceğiz. 

Biliyoruz ki; bütün bu işlemler hukuka aykırı, Anayasaya aykırı, yargı uygulamasıyla izah edilemez. 

Siyasetin uygulamaya başladığı yeni bir konsept var; muhalefeti tek tek bulundukları alanlarda zayıflatmak, etkisiz hale getirmek. Siyasi partileri, sivil toplumu, yerel yönetimleri, basını etkisiz hale getirmek. 

Adalet ve Kalkınma Partisi yargı aracılığıyla bunu yapıyor, bizim muhatabımız elbette siyasi iktidardır ama yargıçlara da şunu söyleriz: Siyasal iktidarın siyasal gündeminin aracısı olmayın, infazcısı olmayın.”

Kaynak: HABER MERKEZİ