HABER – Mehmet Mucahit CEYLAN
Ahmet Güneştekin’in toplumsal süreklilikleri ve kırılmaları izleyerek geçmiş olaylara dair kavrayışını güncel meselelerle ilişkilendirdiği çalışmalarına odaklandığı “Kayıp Alfabe" adlı sergisi, 17 Ocak – 20 Temmuz 2025 tarihleri arasında Artİstanbul Feshane’de sanatseverlerle buluşacak.
Ahmet Güneştekin, sergi açılışı öncesi basın lansmanı düzenledi. Lansmana gazetemiz Güneydoğu Ekspres’in yazarı Şeyhmus Diken de katıldı.
Sergideki eserleri konuklara tanıtan Güneştekin, kültür ve sanatın demokratikleşmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bu sergiyi son altı yıllık işlerinden oluştuğunu anlatan Güneştekin, iki yıldır yoğun olarak bu sergiye çalıştığını ve son bir aydır da geceli gündüzlü bu 8 bin metrekarelik alanda çalıştığını ifade etti.
Güneştekin ayrıca, ilk kez böylesine büyük ve komple bir alanda büyük bir kişisel serginin açıldığını da vurguladı.
Sergide Narin Güran ve Rojin Kabaiş’in isimlerinin de yer alması dikkat çekti.
SERGİ, CHRİSTOPH TANNERT’İN KÜRATÖRLÜĞÜNDE AÇILACAK
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) sanat dünyasına sunduğu sergi, sanatçının toplumsal süreklilikleri ve kırılmaları izleyerek geçmiş olaylara dair kavrayışını güncel meselelerle ilişkilendirdiği çalışmalarına odaklanıyor.
İBB Miras’ın tarihi Feshane’nin kapsamlı restorasyonuyla İstanbul’un kültür platformlarından birine dönüştürdüğü mekânda, Christoph Tannert’in küratörlüğünde açılacak sergi, Güneştekin’in hafıza ve göç nesneleri, sesler ve görüntüler, üstkurmaca yapılar ve malzeme müdahaleleriyle makro ve mikro ölçekleri birleştirdiği disiplinlerarası işlerini bir araya getiriyor.
"Kayıp Alfabe" sergisinde, ortak noktası, coğrafyası karışmış, coğrafyasını değiştirmeye mecbur edilmiş insanların belleklerini yoğunlaşarak üstlerinde taşıyan nesnelerden oluşan enstalasyonlar; izleyiciyi kişisel ve toplumsal geçmişin acı verici yüzleşmeleriyle buluşturan hafıza çalışmaları; ve tarihsel anlatının referans alanını genişleten mikro-ritmik yapılarla kurgulanmış video ve ses çalışmaları yer alacak.
Sanatçının, ayrıca buluntu nesnelerin mikro unsurlarına müdahale ederek öznel bir karşılaşmaya dönüştürdüğü boyutlu eserleri; taş ve metal oluşumlarla çalıştığı heykelsel alana özgü yapıtları; mitosları yorumlayıcı bir strateji olarak kullandığı tuvalleri; seramik işleri taş formlarla böldüğü heykeller ve dokunsal yaratım algısına işaret eden bir kültür materyali olarak kırkyama tekniğiyle ürettiği işleri sergilenecek.