Bakan Tunç, gazetecilere yaptığı açıklamada yeni anayasa çalışmalarına değinerek, "Vatandaşlarımızın yargı hizmetindeki memnuniyetlerini en üst seviyeye çıkarmak, adaletin tecellisi noktasında vatandaşlarımızın adalete güvenini en üst seviyeye çıkarmak için elimizden geleni yapıyoruz. AK Parti 22 yıldır iktidarda. 22 yıldan bu yana Türkiye her alanda gelişti, ilerledi. Bunu hiç kimse inkar edemez. Tabii siyasetimizin merkezinde hep insan var. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' demeye devam edeceğiz. Sosyal politikalardan kültüre, adaletten güvenliğe, eğitime varıncaya kadar her alanda insanımızı güçlendirmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz. İnsanımız güçlü olacak ki aile güçlü olsun, aile güçlü olacak ki toplum güçlü olsun. İstikrarlı kalkındırma hamleleriyle de ülkemizin 81 vilayetindeki her noktayı geliştirmek için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz" dedi.
“REFORMLARI HAYATA GEÇİRDİK”
Temel hak ve özgürlüklerin önündeki engelleri birer birer kaldırdıklarını ifade eden Yılmaz Tunç, şöyle devam etti: "Devrim sayılan önemli reformları hayata geçirdik. Mevzuat değişiklikleriyle, anayasa değişiklikleriyle hak arama yollarını genişlettik. Dolayısıyla bu reformcu anlayışımızdan taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz. İnşallah demokrasimizi daha da güçlendirerek, yüksek standartlı demokrasiye kavuşma mücadelemizi hep sürdürdük. Darbeci anlayışı sizlerin de desteğiyle tarihe gömdük. Bu ülkenin demokrasisi daha güçlü olsun diye anayasada gerçekleştirdiğimiz önemli reformları milletimiz sayesinde gerçekleştirdik. Yapısal reformlar yaptık, darbelere karşı dirençli bir demokrasi inşa etmenin gayreti içerisinde olduk. Geçmişteki darbecilerin yargı önüne çıkarılmasını sağladık. Anayasa değişiklikleri gerçekleştirdik ve milletin huzurunda onların hesap vermesini sağlamış olduk. Bundan sonraki de hedefimiz tabii ki, yeni, demokratik, sivil bir anayasa. İnşallah TBMM'de başlatılan çalışmalar var. Meclis başkanımızın şu anda başlattığı çalışmalar, siyasi partilerle görüşmeleri devam ediyor. Temennimiz, inşallah bu uzlaşmayı meclisimizde sağlarız ve ülkemiz Türkiye Yüzyılının başında demokratik, sivil ve katılımcı bir anayasaya kavuşur. Anayasamızda bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz gerek yargı alanında gerçekleştirilen yargı birliğinin sağlanması ve önemli reformlarla anayasamızda vesayetçi ruhu azaltan, sessiz devrim sayılan reformlara imza attık. Ancak anayasamız bir darbe anayasası. 1982 anayasası darbeciler tarafından yazdırılan bir anayasa, demokratik bir anayasa değil. Süreç içinde çok sayıda değişiklikle o vesayetçi ruhu, darbeci anlayışı ortadan kaldırmaya yönelik önemli değişiklikler yapılmış olsa da vesayetçi ruh tam anlamıyla ortadan kaldırmak mümkün olmadı. Ülkemizde bir daha demokrasiye müdahale olmasın, milli irade bayrağı yere düşmesin istiyorsak o zaman yüksek standartlı bir demokrasi için sivil, TBMM'de katılımcı bir ruhla, tüm siyasi partilerin görüşleri, dışarıda sivil toplum kuruluşlarının görüşleri de alınarak yeni bir anayasa yapma süreci inşallah başlar ve bunu da başarırız. Milletimize olan borcumuzu da ödeyerek, Türkiye Yüzyılının başında yeni, demokratik ve sivil bir anayasaya kavuşuruz."