Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesine bağlı Büyük Gömülü kırsal Mahallesinde yaşayanlar, genç yaşta ölüm korkusu yaşıyor. Teşhis edilemeyen bir hastalık nedeniyle 13 kişinin genç yaşta hayatını kaybettiği mahallede, gençlerin hayatı ölüm korkusu yüzünden adeta kabusa dönüyor. Birden fenalaşarak yatağa düşen gençler, bir daha ayağa kalkamayarak kısa sürede ölüyor. Doktorların da teşhis edemediği hastalık nedeniyle küçük çocukların psikolojisi bozuluyor.
Ölecekler diye kimse kız vermiyor
38 yıl önce fark edilen hastalık nedeniyle bu güne kadar 13 kişi genç yaşta hayatını kaybetti. Mahalledeki diğer aileler, genetik hastalık nedeniyle Koyuncu ailesine kız vermiyor. 17 yaşından itibaren ölümlerin başladığı Koyuncu ailesindeki gençler, bu yüzden evlenemiyor.
Çocukların psikolojisi bozuluyor
Mahalledeki çocuklar, abi ve ablalarının öldüğünü görünce psikolojileri bozuluyor. 17 yaşına geldiklerinde öleceklerini düşünen çocuklar, gözyaşları içinde yetkililerden yardım istiyor.
Yaklaşık 40 gün önce 17 yaşındaki oğlunu kaybeden Hikmet Koyuncu, yetkililerden hastalığın tedavisi için yardım istedi. Bir oğlunu kaybettiğini söyleyen Hikmet Koyuncu, küçük çocuklarının da ölüm korkusu yaşadığını dile getirdi. Ailedeki gençlerin 17 yaşına geldikten sonra ölmeye başladığını belirten Hikmet Koyuncu, “ Bizim ailede bir genetik hastalık var. Bir amcamız ve babamızda genetik hastalık var. 38 yıldan beri bu hastalık var ve 13 kişi vefat etti. Bayılmak olduğunda ya birinci seferde ya da ikinci seferde hayatlarını kaybediyorlar. Biz doktorlara, hastanelere gidiyoruz, tahliller yapılıyor ama tahlillerde bir şey çıkmıyor, bir teşhis koyulmuyor, bir neden bulunmuyor. 40 gün önce ben 17 yaşındaki oğlumu kaybettim. Bir iki sefer düştü, Şanlıurfa'ya götürdüm, Ankara'ya götürdüm. Bir teşhis konulmadı. 18, 19 yaşlarında yeğenlerim var, onlardan endişe ediyoruz. Evlenme yaşına geldiklerinde korkuyorlar. Bu ailede bir genetik hastalık olduğu için bir kızı severse kız ondan endişeleniyor. Genç yaşlarda vefat ediyorlar” dedi.
38 yılda 4 bayan, 9 erkek
Genetik hastalık nedeniyle 38 yılda toplam 13 kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Hikmet Koyuncu, “Bildiğimiz kadarıyla 38 yıl önce benim bir ablamdan başlamış bu ölümler. O zamanlar böyle imkanlar yoktu, kaybettik. Ondan sonra başladı. 38 yıl içinde 4 bayan, 9 erkek böyle vefat etmiş. Benim yeğenlerim askerlik yaptı, vefat ettiler. Bütün Türkiye'ye sesleniyoruz. Cumhurbaşkanımıza, Sağlık Bakanımıza sesleniyorum, derdimize çare bulsun. Bir teşhis konulamıyor. Doktorlar tahlilleri yaptıktan sonra bizi eve yolluyor. Diğer çocuklarımı da kaybetmek istemiyorum. Bir daha aynı acıyı yaşamak istemiyorum” diyerek gözyaşları içinde yardım istedi.
Çok korkuyorum
Abisini 40 gün önce kaybeden 13 yaşındaki Bilal Koyuncu çok korktuğunu söyleyerek, “Çok korkuyorum. Kardeşlerim 17, 18 yaşında ölüyorlar. Cumhurbaşkanıma sesleniyorum, Sağlık Bakanıma sesleniyorum, artık bir çare bulsunlar. Ben korkuyorum, 18 yaşına girince” diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Ölümden bahsedilince evdeki küçük çocuklar korkarak babalarına sarılıp gözyaşları döktü.
7 çocuğunu kaybeden anne ve babanın çaresizliği
Aynı rahatsızlık nedeniyle 4 oğlu ile 3 kızını kaybeden Mehmet Koyuncu ise, “Böyle bir şey hiç duymadık. İstanbul'a kadar gittik. 2 tanesi İstanbul'da vefat etti. Çaresiz kaldık artık” dedi.
7 defa aynı acıyı yaşadı
Bu güne kadar 7 çocuğunu kaybeden Besra Koyuncu da, “ Yapacak bir şey yok. Birkaç tane çocuğumuz var, korkuyoruz. İçimizde her zaman bir korku var” şeklinde konuştu.
Oğlunu 17 yaşında kaybeden Rahime Koyuncu ise, “İki defa düştüklerinde üçüncüsünde ölüyorlar. Neden kaynaklandığını bilmiyoruz. 17, 18 yaşına gelince ölüyorlar” dedi.
25 yaşında oğlunu kaybeden Fatma Koyuncu, “ Evlendi, askerliğini yapıp geldi. Sonra da öldü” diye konuştu.
Aynı rahatsızlık nedeniyle yatağa düşen Lütfü Koyuncu'nun ise durumunun ağır olduğu öğrenildi.