DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada yeni süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

"Yepyeni bir dönemin" başlangıcında olduğumuzu ifade eden Çandar, toplumsal barış, iç cephenin güçlendirilmesi ve ulusal birliğin tahkimi için başlangıç noktasında olunduğunu söyledi. Bahçeli'nin kendi grubunda yaptığı Öcalan çıkışının Öcalan'a uzatılan bir el olduğunu ifade etti. Ömer Öcalan'ın Öcalan ile görüştüğünü Öcalan'ın Bahçeli'nin uzattığı eli "toplumsal barışa", "iç cephenin güçlendirilmesine" hizmet edecek şekilde uzattığını aktardı. Çandar, Ömer Öcalan ve Öcalan arasındaki diyoloğu şu sözlerle aktardı:

"Şöyle demiş kendisiyle görüşen milletvekiline; "koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim" dedi. Yani, "ben varım" diyor, yani "ben, ülkenin toplumsal barışına, iç cephenin güçlendirilmesine varım, buna katkıda bulunmaya niyetim de var, buna gücümde var" demiş oluyor. Şimdi iş sözü edilen koşulların oluşturulmasında. Bu, kolay bir iş değil; sabır, dikkat, titizlik, esneklik, özveri ve en önemlisi irade gerektiriyor. Dünkü terör saldırısı iç barışı, toplumsal barışı, iç cepheyi güçlendirmenin çok da kolay olmadığını, durumun bir çok toplumsal provokasyona açık olduğunu gösterdi. Bu vesileyle bir kez daha bu terör saldırısında hayatını kaybetmiş olan vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum"

"ÖCALAN, BİR İNİSİYATİF ALIR VE SİYASETİN ÖNÜNÜ AÇMAK İSTERSE ARKASINDA OLACAĞIZ"

Çandar, Özgür Özel'in, "siyasete yön vermeye çalışıyorlar, buna teslim olmayacağız, tutumumuzu değiştirmeyeceğiz" açıklamasıyla ilgili, Özel'in 31 Mart seçimlerinden 1. çıkmış parti olma iddiasının altını çizdiğini ifade etti. Çandar , Özgür Özel'in Demirtaş ziyaretinin değerli olduğu ve CHP'nin ilk kez bu tür süreçlere dahil olma iradesi gösterdiğini bunun gelecek için umut verici olduğunu söyledi.

DEM Diyarbakır vekili TUSAŞ saldırısına dair, "Sorunlarımızı konuşarak, diyalogla, siyaset yoluyla çözülmesi arayışlarını kanla kesmeye çalışan anlayış bilmeli ki eğer Öcalan, bir inisiyatif alır ve siyasetin önünü açmak isterse tüm gücümüzle arkasında olacağız. Demokratik siyaset ve barış arayışlarını itibarsızlaştırmaya, iradesiz kılmaya yönelik hiçbir yaklaşımı kabul etmeyeceğiz. Herkes hesabını kitabını buna göre yapmalıdır, barış isteyenlerin sesinin kimden gelirse gelsin bu defa bastırılmasına asla izin vermeyeceğiz" açıklamasında bulundu.

Orta Doğu'nun önünde tarihinde hiç olmadığı kadar belirsizlik içinde olduğunu söyleyen Çandar, bunun İsrail'in 7 Ekim saldırılarıyla ilişkili olduğunu, Lübnan'ın, Suriye'nin, Irak'ın ve İran'ın bu yüzden istikrarsızlık içinde olduğunu ifade etti.

Suriye, Irak ve İran'da tıpkı Türkiye'de olduğu gibi nüfusun bir bölümünün Kürt olduğunu söyleyen Çandar, Kürtlerin en büyük bölümünün Türkiye'de yaşadığını ifade etti. Kürtlerin halkın bir parçası olduğunu ifade eden Çandar, kendisine göre toplumsal barış için olması gerekenleri şöyle tanımladı: "Türkiye'de toplumsal barış, iç cephenin güçlendirilmesi demek Türkiye'deki Kürt halkının mutlu edilmesi demek ve böyle bir durum ister istemez tüm bölgeye de etkisini olumlu ölçüde yayacaktır. Böyle bir gelişme Suriye'deki ve Irak'taki Kürtleri de Türkiye'nin bekasına potansiyel bir tehdit gibi algılanmaktan çıkaracaktır. İç barışımız ve güçlü demokrasimiz -eğer bu sağlanırsa- Kürtleri, ister Amerika olsun ister İsrail olsun ister İran olsun, kim olursa olsun, bunların etkisi altında görülmekten çıkaracaktır; bizim halkımızın bölgedeki devamı, uzantısı olarak görülmelerini sağlayacaktır" dedi.

Muhabir: Faruk Balıkçı