ÖZEL HABER - Güneş OCAĞA / Veli BALTACI
1927 yılında kurulan bir avukatlar örgütü olan Diyarbakır Barosu, 2 bin 400 üyesiyle Türkiye Barolar Birliği'nin 81 üyesinden biridir. Sıkı yönetim darbeleri döneminde, darbeleri yapan generaller tarafından bile tehdit edilen Diyarbakır Barosu, 97 yıldır hak ve hukuk mücadelesinden geri adım atmadı.
TAHİR ELÇİ KATLEDİLDİ
Sürekli soruşturma ve kovuşturmaya maruz kalan Diyarbakır Barosu'nun eski Başkanı Tahir Elçi ise 28 Kasım 2015'te Merkez Sur İlçesi'nde yaşanan çatışmalarda Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklaması esnasında katledildi.
TÜM KESİMLERİN SESİ OLDU
97 yıl önce ilk olarak avukatların örgütlenmesiyle başlayan ve 50 yıldır da örgütlü bir çatı olan Diyarbakır Barosu altında mücadele eden avukatlar, sadece Diyarbakır değil, bölge ve Türkiye'de haksızlığa uğrayan tüm kesimlerin sesi ve öncüsü oldu.
ADAYLAR KONUŞTU
Diyarbakır Barosu’nun 12-13 Ekim 2024 tarihlerinde yapılacak 49. Olağan Genel Kurulunda başkan adayı olan avukat Abdulkadir Güleç ve avukat Barış Yavuz gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e konuştu. Adaylar Güleç ve Yavuz, CMK, Adli Yardım, avukatların ekonomik sorunlarının giderilmesi ve baronun insan hakları davalarındaki mücadelesine dair önemli açıklamalarda bulundu.
‘SÜREKLİ SORUŞTURMALARA MARUZ KALIYOR’
26 yıldır Diyarbakır Barosu çatısı altında avukatlık yapan başkan adayı Abdulkadir Güleç, Diyarbakır Barosu’nun karşılaştığı zorluklara dikkat çekerek şunları söyledi: "Diyarbakır Barosu sıkı yönetim komutanları tarafından, darbe dönemlerinde darbeyi yapan generaller tarafından tehdit edildi. Ve bu tehditler halen de sürüyor. Sürekli soruşturmalara maruz kalıyor. Darbeden bu yana 44 yıl gibi bir süre geçtiği halde halen bu hükümetin İçişleri Bakanı Diyarbakır Barosu'nu tırnak içinde söylüyorum, ‘teröre müzahir bir örgüt’ olarak lanse edebiliyor, Kriminalize edebiliyor. 2015 yılında Baro Başkanlığı yaptığı dönemde Tahir Elçi katledildi. Ölümsüz başkanımız Tahir Elçi çevre ve insan hakları mücadelesi yolunda katledildi. Ama biz onun mücadelesini sürdüreceğiz."
‘AVUKATLARIN SORUNLARINI GİDERECEĞİZ’
Avukatların yaşadığı sorunları gidereceklerini belirten Güleç, "CMK ve Adli Yardım ücretlerinin hızla ödenmesi için girişimlerde bulunacağız. Bu konuda Adalet Bakanlığı, TBB ve Başsavcılık nezdine girişimler yapılacak ve hakkımız olanı alıncaya kadar bir an olsun mücadelemizden geri adım atmayacağız. Genç avukatlarımızın ekonomik sorunları var. Bunları da gidermek için çalışmalar yapacağız" diye belirtti. Kongre sürecinde olduklarını dile getiren Güleç, " Baroların öncelikli ve olmazsa olmaz görevlerinden biri meslektaşlarının hak ve hukukunu korumaktır. Avukat haklarının tanınması, uygulanması, geliştirilmesi ve savunulması amacıyla mesleki, akademik ve uygulamaya yönelik somut tespitler, araştırmalar ve çalışmalar yapılacaktır” dedi.
‘GÜÇLÜ BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜYÜZ’
Güçlü bir sivil toplum örgütü olduklarını dile getiren Güleç, "Baromuz mesleki faaliyetlerinin yanı sıra toplumsal mücadele alanlarında da önemli bir role sahiptir. Temel hak ve özgürlükler bağlamında yaptığı çalışmalar, hazırladığı raporlar ulusal ve uluslararası platformlarda referans alınmaktadır. Kürt meselesinin şiddet sarmalından arındırılarak, demokratik ve barışçıl çözümü konusunda daha etkin işler yapmayı planlıyoruz. Eşit yurttaşlık, anadilde eğitim, yaşanabilir bir çevre, kadın-erkek eşitliliği, din ve inanç özgürlüğü, ifade özgürlüğü gibi pek çok sorun alanının kalıcı olarak çözüme kavuşturulması için yeni ve demokratik bir anayasaya ihtiyacımız var. Bunun için mücadele edeceğiz. Türkiye toplumlarının bizlerden beklentisi var, biz hem içinde olduğumuz toplumun, hem de Türkiye toplumunun öncüsü konumundayız. Dolayısıyla halkaların haklı talepleri için listedeki tüm arkadaşlar ve avukatlar olarak mücadele edeceğiz" diye konuştu.
‘HER ZAMAN VATANDAŞLARIN YANINDA OLACAKTIR’
Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra meslek hayatının tamamını Diyarbakır Barosu çatısı sürdüren Av. Barış Yavuz da başkanlığa aday. Yavuz, "Diyarbakır Barosu çok önemli bir yerde bulunuyor. Gerek Kürt coğrafyasında, gerekse Türkiye'de çok önemli bir konumu var. Baroların, meslek, meslektaşları ve insan haklarını savunmak gibi bir misyonu var. İnsan hakları ve demokrasiyi savunma kavramı burada aynı zamanda bir halkı savunmakta vücut buluyor. Bugün Diyarbakır Barosu, kurulduğundan beridir hak mücadelesinin içerisinde olan bir barodur. Yeri geldiğinde bedellerini de ödemiş bir barodur. Görevi halkı savunmak olan Diyarbakır Barosu, her zaman vatandaşlarımızın yanındadır" dedi.
‘BAROMUZ HAK ARAMA YERİ OLACAKTIR’
Yapacakları çalışmaları anlatan Yavuz, şunları söyledi: "Diyarbakır Barosu’nun vatandaşlar tarafından ulaşılabilirliğini artıracağız. Toplumun bütün kesimleriyle birlikte, diğer Sivil Toplum Kuruluşlarıyla dayanışma içinde çalışarak vatandaşların, gerek toplumsal olaylar karşısında gerek siyasal otoriteye karşı Diyarbakır Barosunun daima yanlarında ve ulaşılabilir olması gerektiği bilinciyle hareket edeceğiz. Diyarbakır Barosu üyelerimizin aktif desteğiyle, her nerede olursa olsun temel hakları ihlal edilen, mağdur olan vatandaşın yanında olacak, baromuzun kentte ve ülke genelinde adeta hak arama yeri olarak anılması için mücadele edeceğiz.”
‘HEDEFİMİZ AVUKATLIK EKONOMİSİNİ CANLANDIRMAKTIR’
Meslektaşlarının hakları için var olduklarını dile getiren Yavuz, "Diyarbakır Barosu’nun meslektaşlarımız için ulaşılabilir ve meslektaşlarımızın yanında olması gerektiği bilinciyle hareket edilecektir. Adliye, karakol, cezaevi başta olmak üzere meslektaşlarımızın mesleğini icra ettiği her alanda karşılaşacakları her türlü sorunda baro güçlü bir şekilde yanlarında olacaktır. Ekonomik hedefler ile kastımız kentimizde avukatlık ekonomisini canlandırmaktır. Adli yardım ve CMK atamalarının tahkim edilmesiyle birlikte gerek avukat ile çalışma bilincinin gerek buna bağlı olarak adli yardım ve CMK atamalarının artması, avukatlık ekonomisine canlılık kazandıracaktır" dedi.
