Açıklamada, şöyle denildi:
“HALKIMIZA...
Yıllardır Kürt halkına dayatılan imha, inkâr politikalarına karşı dilini, kültürünü ve varlığını koruma direnişi içerisinde özgürlüğe erme mücadelesi yürütmekteyiz.
Faşizmin sindirme bastırma ve nefessiz bırakma edimlerine dönük halk olarak demokratik direniş zemininde kendi rengimizle kendimizi ve kentimizi yönetmeye dönük giriştiğimiz bu zorlu mücadelede her türden özel savaş politikalarına karşı halkımızla birlikte mücadele etmekten asla taviz vermeyeceğiz.
Bugün iktidarın zorla aldığı, gasp ettiği belediyelerimizi tekrar geri alma adına giriştiğimiz yerel yönetim seçimlerinde halkımızla birlikte yürüttüğümüz ön seçim sürecinde her yerde delegelerimizin seçtiği aday, kuşkusuz partimizin adayı olarak belirlenmiş ve bu temelde tüm delege ve halkımızın katılımıyla birlikte seçimlerin karakteri demokrasi olarak açığa çıkmıştır.
Gelinen aşama parti ve halk olarak verdiğimiz mücadele her türlü haksızlığa, baskı ve saldırılara, tecride ve bir bütün manipülasyonlara karşı en meşru ve haklı mücadeledir.
Yerel yönetim seçim mücadelemizin önemli bir aşamasını oluşturmasından kaynaklı bu halk oylaması sürecine gölge düşürmek isteyen, değerlerimizi suistimal etmek isteyen ve her türden algı politikasına bulaşan kesimlere dönük hep mücadele içerisinde olduğumuzu ve daha güçlü, örgütlü mücadele yürüteceğimiz bilinmelidir.
Ön seçim süreçlerinde bazı seçim alanlarımızda aday adaylarımıza dönük geliştirilmek istenen algı, itham ve iddiaların tümü partimize ve halkımıza hizmet etmekten uzak; fitneyi büyüten odaklara hizmet ettiği bilinmelidir. Özellikle Amed Büyükşehir Belediye seçimlerine başvuran tüm aday adaylar ve özellikle demokratik yarışta son tura kalan tüm arkadaşlarımız uzun yıllardır mücadele zeminimizin birçok kademesinde fedakârca yer almış, kendileri ve aileleri ile beraber aday olma hususlarında herhangi bir engelin olmadığı, partimiz tarafından kabul görmüş ve karara bağlanmıştır.
Özellikle Amed Büyükşehir Belediyesi için yapılan ön seçimlerin son turunda aday adayı olan arkadaşlara ve ailelerine yönelik yapılan yıpratma politikaları partimizin düşüncelerini yansıtmadığı gibi kabul edeceğimiz bir durum değildir.
Özelde mücadeleci aileleri ile beraber aday adayı arkadaşlar bizler açısından güncel tartışmalara konu edilmeyecek kadar değerlidirler. Bu sebeple yürütülen her türden algı ve yıpratma politikalarının karşısında olacağımızı belirtiyoruz.
Bilindiği üzere tüm aday adayları partimizin örgütsel işleyiş mekanizmasından geçerek ön seçim turlarıyla birlikte demokratik yarışa girmişlerdir. Bu nedenle partimizin özel olarak belirlediği bir aday yok, halkımızın belirleyeceği aday vardır.
Bu gerçeklik ışığında demokratik siyaset alanında halkımızla birlikte her türlü özel savaş politikalarına dönük mücadele ederek tüm değer yargılarımızı sahiplenip yürüyeceğimizi belirtiyoruz.
Bu süreçten sonra partimizin mutlak zaferi için mücadele etme dışında bir gündemin kabul etmemesi gerektiğini önemle vurgulamak istiyoruz. Sonuç olarak tüm aday adaylarımızın 31 Mart seçimlerinde büyük bir duyarlılık coşku ve emekle çalışacağına dair inancımızı koruyor ve tüm halkımıza demokratik direniş mücadelesinde başarılar diliyoruz.”
