Hülya Aslan – Özel Haber
Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren cevizli sucuk fabrikası, kentin en yoksul ilçesinden biri olan Bağlar'daki fakir ailelerin de umudu oldu. 10 kilogramlık kutulardaki cevizleri 4 günlük emek sonucu 125 TL’ye ipe dizen kadınlar, yaşam pahalılığına dikkat çekerek, “Bu para ile geçinebilmek zor. Biz kadınlar için hiç olmazsa eve küçük bir destektir deyip yapıyoruz” dediler.
Diyarbakır’ın merkez Bağlar İlçesi Fatih Mahallesi’nde yaşayan 67 yaşındaki Refik Elinç, Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren cevizli sucuk yapan bir firmayla anlaşmalı olarak 20 yıldır bu işi yapıyor. Elinç, fabrika tarafından gönderilen cevizli sucuk yapımında kullanılacak 10 kilogramlık ceviz kutularını, ipe dizmesi için Bağlar Mahallesi'ndeki yoksul ailelere dağıtıyor. 125 TL’ye anlaştığı 10 kilogramlık cevizlerin ipe dizim işlemine karşılık aracı olarak 25 TL kazandığını söyledi.
KADINLAR İÇİN YENİ İŞ SAHASI OLDU
İpe ceviz dizme işine özellikle ailesinin geçimine katkıda bulunmak isteyen kadınlar ilgi gösterdiğini anlatan Elinç, 1993 yılından bugüne ceviz serüvenini gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e şöyle anlattı:
"30 yıldır bu işteyim. Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrika ile anlaşmalı olarak çalışıyorum. Onlar bana 10 kg ayrı koliler halinde ceviz içi getiriyor, ben de esnafı olduğum mahallede kadınlarımız ile birlikte çalışıyorum. 150 TL karşılığında aldığım ceviz içini 125 TL karşılığında ipe dizilmek üzere mahallede oturan kadınlarımıza veriyorum. Bana kalan kâr ise 25 TL. 10 kg kutularda gelen ceviz içleri iplere dizildikten sonra tekrar paketlere konularak teslim ediliyor. Yazın aylık gelirim 2-3 bin iken kışa doğru 6-7 bin oluyor."
‘CEVİZ KIRMA İLE İŞE BAŞLADIM’
Daha önceleri de geçimini ceviz üzerinden sağlayan Elinç, cevizin yanında bal, pekmez, sumak, bıttım sabunu ve kurutulmuş çökelek sattığını ifade etti. Elinç, şöyle devam etti:
"İlk olarak işe ceviz kırma işiyle başladım ve yaklaşık 4 ton ceviz alır, kırardım. Kırdığım bu cevizleri de yine kendim satardım. Ekonomik anlamda hepimiz sıkıntılar çekiyor ve bazen karşılığını alamıyoruz ama kimi zaman şartlar kötü de olsa kabullenmek zorunda kalıyoruz. Ben de uzun bir süre zorluk çekerek işimi yürütmeye çalıştım ama sonraları ise fabrika ile anlaşmalı cevizli sucuk işine girdim. 20 yıldır bu işi yapıyorum. Her işte olduğu gibi bu işte de kimi zaman istenmeyen durumlar yaşanabiliyor. Mesela kimi aldığı cevizi eksik getirebiliyor ya da iyi bir şekilde ipe dizemiyor. Her ne kadar kadınlar bu işe yoğun talep gösteriyor olsa da herkese güvenip cevizleri veremiyorum. Dolayısıyla ben bu işi tanıdığım ve güvendiğim kadınlara veriyorum. Ayrıca herkesin ismi yaptığı paketin üzerinde yer alıyor. Çünkü düzgün yapılmazsa, fabrika tarafından geri gönderilebiliyor. Onlar da artık bu durumu bildikleri için daha dikkatli bir şekilde yapmaya çalışıyorlar."
‘ÜCRET DÜŞÜK AMA ÇALIŞMAK ZORUNDAYIZ’
Gazetemize konuşan 44 yaşındaki Zeynep Bilen de 7 yıldır bu işi yaptığını ifade ederek, “Bu işi aileme ekonomik anlamda bir katkı sağlamak amacıyla devam ettiriyorum. Çünkü yaşam koşulları oldukça zor ve üstesinden gelmek için çalışmak gerekir. Eşim kağıt toplayıcılığı yapıyor, aynı zamanda hipertansiyon hastası. Kimi zaman çalışacak durumda olmuyor ama geçim sıkıntısı bizi çok zorluyor. 7 çocuğum var her birinin ihtiyacını karşılamak bu zamanda ve günümüz şartlarında pek mümkün olmuyor.
Mesela 10 kilogramlık cevizleri 4-5 günde ancak yapabiliyorum. Buna karşılık aldığım para ise 125 TL. Bu para ile geçinebilmek oldukça zor. Biz kadınlar için hiç olmazsa eve küçük bir destektir deyip yapıyoruz. Her ne kadar ihtiyaçlarımızı karşılamıyor olsa da yine yapmaya mecbur kalıyoruz. Çocuklarımız için çalışıyoruz, onların gelecekleri için üzülüyor ve aynı zamanda kaygılıyız" dedi.