ÖZEL HABER - Leyla DAĞ
Türkiye'nin doğusunda yer alan Diyarbakır, genç nüfusu ve yüksek doğurganlık oranlarıyla uzun yıllardır dikkat çeken bir şehir. Ancak, son altı yılda, doğurganlık hızında gözle görülür bir azalma yaşanıyor. TÜİK verilerine göre, 2018'de 41.784 olan doğum sayısı, 2023 itibarıyla 32.519'a düştü.
TÜİK'in yayımladığı verilere göre, Diyarbakır'daki doğum sayıları düzenli bir şekilde azalma eğiliminde:
• 2018: 41.784
• 2019: 39.862
• 2020: 37.000
• 2021: 37.223
• 2022: 35.494
• 2023: 32.519
Bu düşüş, Türkiye genelindeki benzer eğilimlerle uyumlu olsa da, Diyarbakır gibi geleneksel olarak doğurganlık oranlarının yüksek olduğu bir şehirde daha fazla dikkat çekiyor.
NEDENLERİ NELER?
1. Sosyoekonomik Faktörler
Diyarbakır'da kadınların eğitim seviyesinin artması ve iş gücüne katılım oranlarının yükselmesi, doğurganlık oranındaki düşüşün başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Ayrıca, aile planlaması farkındalığındaki artış da etkili.
2. Kentsel Yaşamın Etkisi
Şehirleşme ve modern yaşam koşullarının yaygınlaşması, çocuk sayısını sınırlandırma eğilimini artırdı. Özellikle büyük şehirlerdeki yüksek maliyetler, ailelerin daha az çocuk sahibi olmasına neden oluyor.
3. Sağlık ve Altyapı İyileştirmeleri
Sağlık hizmetlerindeki iyileşme, anne ve çocuk sağlığını artırsa da, doğurganlık oranını düşürüyor.
TÜRKİYE GENELİNDE DE BENZER BİR DÜŞÜŞ GÖZLEMLENİYOR
Türkiye genelinde de benzer bir düşüş gözlemleniyor. 2018'de 1.257.071 olan doğum sayısı, 2023'te 958.408'e düştü. Ancak Diyarbakır gibi illerde bu oranlar, geleneksel yapının etkisiyle daha belirgin hissediliyor.
DİYARBAKIR'IN GELECEĞİ NASIL ETKİLENECEK?
Diyarbakır'daki doğurganlık oranlarının düşüşü, şehrin nüfus yapısını ve demografik projeksiyonlarını değiştirebilir. Daha küçük aile yapıları ve yaşlanan nüfus, eğitim, sağlık ve ekonomi alanında yeni ihtiyaçlar doğurabilir. Uzmanlar, bu değişimlerin doğru yönetilmesi gerektiğini vurguluyor.
Diyarbakır'da doğurganlık hızındaki azalma, sosyal ve ekonomik dönüşümlerin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.