ÖZEL HABER - Jan BELEK
Emeklilerin, memurların ve memur emeklilerinin bu yılın ilk altı ayında alacakları maaşlara yapılan zam oranı belli oldu. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Aralık ayı enflasyon rakamlarını açıklamasıyla beraber memur ve memur emeklilerinin yüzde 11,54, emeklilerin yüzde 15,75 zam alacağı belirlendi. Ancak emekliler ve emekli sendikaları “bu zam oranı ile iktidar bizi ölüme terk etti” diyerek duruma tepki gösterdi.
“TÜİK RAKAMLARI GERÇEĞİ YANSITMIYOR”
Açıklanan zam oranından memnun olmayan emekliler ve emekli sendikaları TÜİK rakamlarının gerçeği yansıtmadığını hükümetin emeklilere uygulanacak zam oranını düşük tutmak için enflasyon rakamlarını bilinçli bir şekilde düşük tuttuğunu düşünüyor.
“EMEKLİ MAAŞI İLE YAŞAMAYA ÇALIŞMAK, ÖLMEDEN SÜRÜNMEK DEMEKTİR”
Konu ile ilgili görüşüne baş vurduğumuz Türkiye Emekliler Meclisi Sendikası Diyarbakır Şubesi Basın sözcüsü Erol Peçenek yapılan zamma tepkisini, bırakın yoksulluğu, açlık sınırının da çok ama çok altında bir emekli maaşı ile yaşamaya çalışmak, ölmeden sürünmek demektir sözler ile dile getirdi.
Emekli sendikaları kadar herhangi bir sendikaya üye olmayan emeklilerde açıklanan zam oranına oldukça tepkili.
“BİZİ ÖLÜME TERK ETMİŞ BU İKTİDAR”
12 yıllık emekli Vahap Çelik tepkisini şu sözler ile dile getirdi: “Biz emeklilere yapılan zamdan memnun oldum desem insanlığımdan vazgeçmiş olmam lazım, ben insanım yani eğer beni insan yerine koymuyorsa bana o zammı öyle vermiştir, yani ben insanım geçinmek zorundayım. Bize dişlerinizi sıkın diyorlar. Peki madem diş sıkılacak siz niye sıkmıyorsunuz dişinizi. Saraya, Milletvekiline, müsteşara para varda emekliye niye yok, işçiye niye yok. Şu an ülkeyi yöneten iktidarın işi gücü imama ve güvenliğe para yatırmak, onun dışında başka hiç bir şey yapmıyor.
Biz emekliler insanca yaşamak istiyoruz, bu ülkeye 30 yıl hizmet etmiş insanlarız bizim yatırdığımız paramızı faizini hesaplayıp bize versinler biz onlardan zam istemiyoruz, bizim hakkımızı bize versinler yeter onlardan başka bir şey istemiyoruz. Şuan dışarda oturup bir çay içemez duruma geldik, ülkeyi yönetenler yaşanan hayat pahalılığını bilmiyor mu, görmüyor mu? Bu yaşatan sonar kimse bizi çalıştırmıyor da ne yapayım gidip limon mu satayım, simit mi satayım, düşüp öleyim mi; bizi ölüme terk etmiş bu iktidar.”
“2002 DE BİR EMEKLİNİN MAAŞI ASGARİ ÜCRETİN BİR BUÇUK KATI İDİ”
Bir diğer emekli vatandaş Muhlis Çiftçi ise 4 yıllık emekli olduğunu belirterek şunları söyledi: “2002 de bir emeklinin maaşı asgari ücretin bir buçuk katı idi, o maaş ile 8 tane çeyrek altın alınıyordu, şimdi de emekli maaşlarının 2002 yılındaki gibi asgari ücretin bir buçuk katı olmasını istiyoruz, asgari ücret 22 bin lira ise emekli maaşının da en az 30 bin lira olması gerekiyor. Biz hakkımızı istiyoruz. Söylenecek çok söz var ama kısaca hakkımızı yiyenler zehir zıkkım yesin diyorum, diyerek tepkisini dile getirdi. Çiftçi ayrıca biz emekliler bir araya gele bilsek, güçlü bir ses çıkarabilsek, yapacak ve değiştirebilecek bir gücümüz var fakat onu kullanamıyoruz.”
