Fatma TEMEL – Veli BALTACI
Hava sıcaklığının mevsim normallerinin 6 ila 10 derece üzerinde seyrettiği Diyarbakır’da evlerine ekmek götürmek için amelelik yapan işçiler, insanlık dramı yaşıyor. Son zamlarda yaşam pahalılığı ile birlikte işlerin durma noktasına geldiğini ifade eden ameleler, günlük kazandıkları 200-300 TL ile geçimlerini sağladıklarını anlatıyor. “Kazandığımız para daha eve yetişmeden tükeniyor” diyen ameleler, hükümete “Ekonomiyi düzeltin” çağrısı yapıyor. 
Diyarbakır’ın merkez Bağlar İlçesi’ndeki Dörtyol’da daha gün ağarmadan gelen işçiler, inşaat, yük taşımacılığı ve mobilya sökümü-kurulumu vb. işlerde çalışmak için gelecek müşterileri bekliyor. Son zamlardan etkilenen inşaat sektörü, onların da işlerini durma noktasına getirmiş. 
‘BAZEN PARASIZ EVE GİDİYORUM’
Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan Şeyhmus Taha adlı işçi,  geçinemediği için psikolojisinin bozulduğunu anlatıyor. Taha, şöyle devam ediyor: 
“Yaklaşık 30 yıldır her sabah Bağlar Dörtyol’a geliyorum. Şu an piyasa çok durgun. Akşama kadar buradayım 100 lira zor kazanıyorum. Kazanamadığımda da parasız eve gidiyorum. Burada bir sürü arkadaş var. Hepsi perişan olmuş durumda. Bir ekmek 15 lira olmuş. Diyarbakır’ın bu hali ne olacak bilmiyorum. Sigortamı mı yatırayım, eve ekmek mi götüreyim, ne yapayım bilmiyorum?  Günlük kazancımız genelde 200-250 lira oluyor. Yetmiyor bu para. Psikolojimiz bozulmuş, ne yapacağımızı bilmiyoruz.”
‘KAZANDIĞIM PARA EVE YETİŞMEDEN BİTİYOR’
Zamlardan şikâyet eden ve kazandığı paranın eve yetişmeden tükendiğini anlatan Zeynel A, “Ekonomi çok kötü. Hiçbir şey alınamıyor. Sigara 50 lira olmuş. Bir tane karpuz 125 lira, bir bardak çay 5 lira olmuş. İş yok. Geçinemiyoruz, kiracıyız, elektrik parası geliyor 800-900 lira. Zaten iş yok. Her şey ortada, durumumuz bellidir. Burada 15 günde bir 500 liraya çalışıyoruz. O da iş olursa. Kazandığımız para da eve yetişmiyor. Bitiyor. Her şey ateş pahası olmuş” diye konuştu.
75 YAŞINDA YİNE DE AMELE PAZARINDA
Günün on iki saatini amele pazarında para kazabilmek için geçiren 75 yaşında olan Seyfettin Polat, yaşlandığı için çalışmakta zorlandığını söylüyor. Polat, yaşadığı sıkıntıları şu sözlerle anlatıyor: 
“Ben 50 yıldır hamallık yapıyorum. 75 yaşındayım. Bu yıldan sonra artık çalışmak çok zor. Şeker hastasıyım, bel ve boyun fıtığım var. Bir iş yok, bir fabrika yok. Sabah uyanıyorum saat 07:00’de akşam 18:00’e kadar burada duruyorum. Birkaç kuruş para kazanmak için. Düşünün ki iş beklerken oturduğum çaycı ocağına 40 bardak çay borcum var. Biz burada bile karnımızı doyuramıyoruz. Peki, eve ne götüreceğiz? Kirayı nasıl vereceğiz? Elektriği, suyu, faturaları nasıl ödeyeceğiz? Bu yaştan sonra maaş yok, güç yok ben ne yapacağım? Binaya çıkıp kendimi atsam insanlar diyecek tok yemiş kendini öldürmüş. Kimse kimsenin derdini bilmiyor. Derdimiz çoktur, bitmiyor. Artık yaşlandım kimse hamallık için bana işte vermiyor. Yaşlandım. Gücüm kalmadı.”

Editör: Ali Çekdar KORKMA