Diyarbakır, Anadolu ile Mezopotamya'nın kesişim noktasında yer alması ve İpek Yolu üzerinde bulunması nedeniyle tarih boyunca stratejik bir öneme sahip olmuştur. Bu stratejik konumu, şehri önemli bir üretim ve ticaret merkezi haline getirmiştir. Diyarbakır’ın zengin kültürel mirası, çeşitli el sanatlarıyla kendini göstermiştir. Ancak, zaman içinde bu el sanatlarının birçoğu kaybolmaya yüz tutmuştur. Diyarbakır’da geçmişte yaygın olan ve hala izleri süren el sanatlarına göz atalım.

DEMİRCİLİK

Diyarbakır’ın tarihi mimarisinde demir işçiliği önemli bir yer tutar. Surlardan ev kapılarına, parmaklıklardan kapı tokmaklarına kadar birçok alanda demir kullanılmıştır. Osmanlı seyyahı Evliya Çelebi, Diyarbakır’da kılıç, balta, hançer ve mızrak üretiminin önemli el sanatları olduğunu belirtmiştir. Günümüzde ise Demirciler Çarşısı'nda, çiftçi aletleri, demir parmaklıklar gibi ürünler üretilmeye devam etmektedir.

Diyarbakır'ın Unutulmaya Yüz Tutmuş El Zanaatları Neler5

KALAYCILIK

Kalaycılık, bakırın mutfak gereçlerinde yaygın olarak kullanılmasıyla gelişmiş bir zanaattır. Diyarbakır'da bu meslek, özellikle Ermeni ustalar ve Ergani'deki göçebeler tarafından icra edilmiştir. Ancak bakırın mutfaklardan çekilmesiyle birlikte kalaycılık da önemini yitirmiştir.

TENEKECİLİK

Tenekecilik, Diyarbakır’da önemli bir iş koluydu. Tenekeciler, ev ihtiyaçları için soba, su kazanları, tulumba tatlısı kalıbı gibi malzemeler üretirdi. Günümüzde de bu zanaatın izleri Diyarbakır çarşılarında sürmektedir.

ÇÖMLEKÇİLİK

Çömlekçilik, Diyarbakır’ın en eski zanaatlarından biridir. Yörede "peygamber mesleği" olarak bilinen bu zanaat, tarih boyunca itibar görmüştür. Diyarbakır’da çömlek yapımında kullanılan toprak, Dicle Nehri kıyılarından sağlanır. Çömlekler, özel süslemelerle ve yeşil sırla kaplanarak üretilirdi. Özellikle "Kırklık Çömleği" ve "Mezar Testisi" gibi özel çömlekler, bölgedeki inançlarla da ilişkilidir.

Diyarbakır'ın Unutulmaya Yüz Tutmuş El Zanaatları Neler3

İPEKÇİLİK

Diyarbakır, Osmanlı döneminde önemli bir ipek dokuma merkezi olarak bilinir. Lice, Kulp ve Hazro ilçelerinde ipek böceği yetiştiriciliği yaygındı. İpek dokumalar, özellikle geleneksel baş örtüsü olarak kullanılan "puşi" üretiminde kullanılırdı. 1960'lara kadar bu meslek Süryani ve Ermeni ustalar tarafından sürdürülmüştür.

SARAÇLIK

Saraçlık, atların koşum takımları, eyerler ve deri aksesuarların yapımını kapsayan bir zanaattır. Diyarbakır’da atçılığın yaygın olduğu dönemlerde saraçlar, zengin desenli eyerler ve koşum takımları üretirdi. Ancak motorlu taşıtların yaygınlaşmasıyla bu zanaat önemini kaybetmiştir.

KEÇECİLİK

 Keçecilik, koyun yününden yapılan keçe ürünlerin üretildiği bir meslektir. Diyarbakır’da keçe yapımı, özellikle kış aylarında soğuktan korunmak amacıyla kullanılan keçelerin üretimiyle önemli bir yere sahipti. Günümüzde ise bu zanaat, modern tekstil ürünlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte neredeyse tamamen kaybolmuştur.

SEDEFKARLIK

Sedefkarlık, ahşap üzerine sedef kakma işlemiyle yapılan süsleme sanatıdır. Diyarbakır’da bu zanaat, özellikle mobilya ve sandık yapımında kullanılmıştır. Sedefkarlar, ince işçilikle süslenmiş sandıklar, dolaplar ve aksesuarlar üretirdi. Ancak bu sanat, günümüzde sadece birkaç ustanın elinde yaşamaktadır.

TAHTACILIK

Tahtacılık, ahşap işçiliği ve mobilya yapımında kullanılan bir zanaattır. Diyarbakır’da tahtacılar, evlerin kapı, pencere, tavan ve dolaplarını özenle işlerdi. Osmanlı döneminde Diyarbakır'da bulunan Tahtacılar Çarşısı, bu mesleğin merkeziydi. Ancak sanayileşmenin etkisiyle bu zanaat da unutulmaya yüz tutmuştur.

Diyarbakır'ın Unutulmaya Yüz Tutmuş El Zanaatları Neler4

TAKUNYACILIK

Takunyacılık, ahşaptan yapılan geleneksel ayakkabılar olan takunyaların üretildiği bir meslektir. Diyarbakır’da hamam kültürünün yaygın olduğu dönemlerde takunyacılar, kadınlar ve erkekler için çeşitli desenlerde takunyalar üretirdi. Ancak lastik ve plastik ayakkabıların yaygınlaşmasıyla takunyacılık da tarih sahnesinden çekilmiştir.

HASEIRCILIK

Haseircilik, Diyarbakır’ın meşhur Antep fıstığı ve kuru meyvelerinin işlendiği bir zanaattır. Haseirciler, özellikle kış aylarında tüketilen kuru meyve, ceviz, badem gibi ürünlerin işlenmesi ve satışıyla ilgilenirdi. Bu meslek, hala Diyarbakır’ın bazı bölgelerinde varlığını sürdürmektedir.

KOZALAKÇILIK

Kozalakçılık, Diyarbakır’da çam kozalağından yapılan süs eşyalarının üretildiği bir meslektir. Kozalakçılar, çam kozalaklarını işleyerek çeşitli figürler ve süsler yapardı. Ancak bu zanaat, zamanla unutulmuştur.

DEBBAGLIK

Debbaglık, derinin işlenmesi ve çeşitli deri ürünlerin yapılmasıyla ilgili bir meslektir. Diyarbakır’da debbaglar, deriyi tabaklayarak ayakkabı, kemer, cüzdan gibi ürünler yapardı. Ancak günümüzde bu zanaat, modern deri işleme teknikleriyle yer değiştirmiştir.

NAKKAŞLIK

Nakkaşlık, geleneksel el sanatları arasında yer alan ve özellikle süsleme sanatında ustalaşmış zanaatkarların yaptığı bir meslektir. Nakkaşlar, cami, saray, türbe gibi tarihi yapıları, minyatürler, el yazmaları, tabaklar ve diğer süs eşyalarını ince detaylarla bezeyen sanatçılardır. Osmanlı döneminde nakkaşlık, özellikle mimari süslemeler ve minyatür sanatında büyük önem kazanmıştır. Diyarbakır gibi tarihi şehirlerde, nakkaşlar tarafından yapılan süslemeler, şehrin kültürel ve sanatsal zenginliğine önemli katkılarda bulunmuştur.

Diyarbakır'ın Unutulmaya Yüz Tutmuş El Zanaatları Neler2

Diyarbakır’ın zengin kültürel geçmişi, el sanatlarında kendini gösterir. Ancak, zaman içinde bu zanaatlar birer birer kaybolmuştur. Yine de Diyarbakır’da geleneksel üretim yapan atölyeler, bu kültürel mirası yaşatmaya devam etmektedir. El sanatlarının yok olmaması ve gelecek nesillere aktarılması, kentin tarihi mirasına sahip çıkmak açısından büyük önem taşımaktadır.

Kaynak: diyarbakır.org