Faruk BALIKÇI-ÖZEL

Bu haftaki söyleşimizin konuğu Diyarbakır Sebze ve Meyve Hali Kooperatif Başkanı Murat Taş. Belediyelerin büyük market ve pazarları denetlemesi gerektiğini ifade eden Taş, kendilerinin günah keçisi ilan edildiğini, oysa Sebze Hali’nden çıkan ürüne 2 TL kar marjı koyduklarını ifade ederek, “Sorun büyük marketlerde ve pazarcılardadır” dedi.

“DENETİM OLURSA FARK ORTAYA ÇIKAR”

*Sebze ve meyve fiyatlarında zamların Hal’den kaynaklı olduğu yönünde algı var. Ne diyorsunuz?

Bugün domatesi Antalya’dan 10 TL’ye alıyoruz. Buradaki sebze halinden 12 TL’ye veriyoruz. Biz şu an kan kaybediyoruz. Büyük marketler ise 20 TL’ye satıyor. Pazar ve marketler kontrol altına alınmıyor. Kuru soğanı bizden 7 TL’den alıyorlar 15 TL’ye satılıyor. Patates, 12,5 TL’den veriyoruz, marketler 20 TL’den satıyor. Belediyenin bu konuda denetim yapmasını istiyoruz. Ürünleri Akdeniz bölgesinden alıyoruz. Uzak bölgeden gelmesi ve nakliye nedeniyle fiyat yükseliyor. Aradaki fiyat farkı da marketlerden kaynaklanıyor. Aslında belediyelerin Hal’den çıktıktan sonra kar marjını ekleyip market ve pazar yerlerini denetlemesi gerekiyor. Aradaki fark o zaman meydana çıkar. Denetlenirse fiyat düşer. Diyelim ki buradan kilosunu 10 TL’den aldı. Yüzde 30 üzerine koyarsa 13 TL. Ancak yüzde yüz üzerine koyuyorlar. Fiyatı 20’TL’ye çıkıyor. Daha önce komisyoncular suçlanıyordu. Terörist bile ilan edildik. Cumhurbaşkanlığı tenzil satış yerleri açtılar. Ancak  gördüler ki fiyat farkı komisyonculardan kaynaklanmıyor geri çektiler. Sorun bizde değil, sorun market ve pazarcılardadır.

*Meyve ve sebze tarladan Hal’e ulaşana kadar kaç kez zamlanıyor?

Çifti tarladan ürünü Antalya veya Mersin Hali’ne götürülüyor. Hal’de yüzde 12 komisyon kesilir. Kar marjı almaz. Diyelim ki 10 TL’ye veriyor. Mersin’den buraya 12 TL’ye yükselir. Biz de 2 TL kar marjını üstüne koyarak market ve pazarcılara satıyoruz.

“FİYATLAR TEMMUZ’DAN SONRA UCUZLAR”

*Bölgeden gelirse fiyatlar düşer mi?

Henüz bölgemizden hasat alınmaya başlanmadı. Temmuz’un 15’inden itibaren biber, patlıcan, domates ve üzüm hasadı başlar. Sebze fiyatlarında da düşüş yaşanır. Çünkü nakliye sıkıntısı yaşanmayacak. Diyelim ki Bismil’den 10 ton domates yüklendiğini düşünün maliyeti 1 TL olursa, Mersin’den yüklendiği zaman 3 TL olur. Temmuz ayından sonra fiyatlarda düşüş yaşanır.

*Sorunlar neden kaynaklanıyor?

Geçmişten bugüne hep yanlış yönetilmişiz. Ne biz düzgünüz ne bizi yönetenler. Örneğin bir pazarcının vergisi, sigortası yok. Pazar demek bir odaya kayıtlı olması demektir. Hiçbir pazarcının ne vergi numarası ne de odaya kaydı vardır. Elini kolunu sallayıp Antalya’dan oradan buradan mal getirip pazarda satar.

“KURU SOĞANI ÜÇ FİRMA YÖNLENDİRİYOR”

*Aracı koymadan pazarcının ürünü getirmesi, halka daha ucuza satmış olmuyor mu?

Halk için avantajdır. O zaman pazarcılar pazarcılığını yapsın, komisyonculuk yapmasın. O zaman biz burayı kapatalım. Herkes serbest pazarcılık yapsın. Vergisi yok, sigortalı işçi çalıştırması yok. Bizimle aynı şartlar olur mu? Evet, bizi devreden çıkararak kendisi gidip hem komisyonculuk hem pazarcılık yapsın. O zaman biz de bu çatı altından çıkalım. Bizim elimizi kolumuzu bağlamışlar. Daraba altında olduğumuz için bize karşı aşırı baskı var. Terörist bile ilan edildik kuru soğan nedeniyle. Kuru soğanı Türkiye’de 3 firma yönlendiriyor. Şimdi de et yok deniliyor. Et nasıl yok? 3-5 insan, hayvanları topladılar. Türkiye’de et biter mi? Büyük firmalar bunu yapıyor. Pazar yerleri kontrol edilse, Hal’de alış satış fiyatları, marketler kontrol edilirse hatalar ortaya çıkar. Kayapınar Kaymakamı’na dedim ki ben 23 TL’ye sattığım muzu sen 39 TL’ye aldım diyorsun. Arz ve talep işidir dedi. Derdimizi anlatmaya gittik pazar yerlerini kontrol edilsin diye. Marketle pazarlar arasında her zaman 2-3 TL fark vardır. Yanımda işçi çalıştırıyorum diyor. Yüzlerce ürün satıyor. Onu sebze meyveye bindiriyor. Belediye denetlerse bu sıkıntılar yaşanmaz. Biz günah keçisi ilan edilmemeliyiz. Marketçiler ve pazarcılardadır sorun. Pazarcılarda da hiçbir fiyat birbirine uymaz.

 

“GİRDİ MALİYETLERİ ÇOK YÜKSELDİ”

*Fiyatları yüksek buluyor musunuz?

Ben fiyatları çok yüksek bulmuyorum. Çünkü maliyetler çok yüksek. Fide 130 kuruştu. Şu anda 1 TL. Gübre fiyatları keza öyle. Birkaç yıl önce 200 dönümlük ekim yerini 46 bin liraya mal ederken şu anda 300 bin lira. 5 yılda 10 kat yükseldi. Dolar yükseldikçe tarım aletleri, fide fiyatı da artıyor.

*Doların yükselmesi sebze ve meyve fiyatlarına yansıyacak mı?

Dolar yükselmeden önce ekimler yapılmıştı. Şu anda fiyatlara yansımaz. Ancak, yeni bir ekim döneminde fiyatlara yansıyacaktır. Büyük zincir marketlerin bu memlekete hiç bir faydası yoktur. Hiçbir ürünü buradan almazlar. Direk üretici bölgeden alırlar. Sadece buradaki halktan parayı alır. Para buraya girmez. Hiçbir faydası yoktur. Türkiye’de hiçbir kente faydaları yoktur. 5 büyük market. Bize zararları var, karı yoktur. Mersin ve Antalya’da alıp burada kurdukları ambarlarına getiriler. Lojistik olarak tek merkezden alıp dağıtım yapıyorlar. Aracı üzerinden bölgelere bölgelerde marketlere dağıtım yapıyor. Memlekete bir faydası yok. Üstelik bize bedelsiz ortaklık yapıyorlar.