Faruk BALIKÇI – ÖZEL HABER

Tansu Çiller'in Başbakanlığı döneminde 1993 yılında aralarında Behçet Cantürk'ün de  olduğu öldürülecek iş insanlarının listesi, geçtiğimiz haftalarda bir hurdacıda ortaya çıktı.

“O BELGE ÇOK ÖNEMLİ”

Kürt iş insanlarının ölüm listesini gazetemize değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, "1990'lı yıllarda bölgede yaşanan yoğun ağır insan hakları ihlalleri ile Türkiye'nin batısında bir şekliyle alıkonulan ve sonra katledilen iş adamlarının faillerinin kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Bugün ortaya çıkan belge bir şekilde bizim bildiklerimizin Türkiye kamuoyuna yansımasıdır. Bu belge şu açıdan önemlidir; Yıllardır bölgede bu tür hak ihlallerine ilişkin açılan bir çok dava var. Türkiye’nin batısına nakledilen bu davalar tek tek kapatıldı. Bizim hep ısrar ettiğimiz bölgede bu tür ağır insan hakları ihlallerine konu olan kamu görevlilerinin bir şekilde cezasızlık politikasıyla maalesef zaman aşımı ve beraatla dosyaları kapatılmaktadır” dedi.

“Hurdacida Çikan İnfaz Belgesi̇di̇r” (1)

“YENİDEN SORUŞTURULMALIDIR”

Baro Başkanı Nahit Eren, Turgut Özal’ın evinde bulunan ve hurdacıya satıldığı belirtilen belgenin çok önemli olduğunu ifade ederek, "Çünkü somut bir delil ortaya çıktı. Çünkü güvenlik kurulunda bir belirleme ve strateji yapılıyor. Yasal ve hukuki düzenlemenin dışında bir yönteme başvuruluyor. Bunların hepsi suç. Hukuk devletinde yasal sınırların dışında insanların alıkonulması, katledilmesi yada yasa dışı yöntemlerle bu tür organizasyonların faaliyeti suç olduğunu herkes biliyor. Bu anlamda hurdacıda bu belgenin ortaya çıkması bizler açısından şaşırtıcı değil ama en azından o belgeyi esas alıp yeniden soruşturmalara konu etmek yargının görevidir" dedi.

“HURDACIDAKİ BELGE DEVLETİN STRATEJİSİ”

“Hurdacida Çikan İnfaz Belgesi̇di̇r”

Eren, o belgeyle devletin stratejisini belirlediğini ve Türkiye’de güvenlik politikalarının  karara bağlandığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Milli Güvenlik Kurulu’nda belge içeriği aslında bunun bir devlet organizasyonu olduğunu somut olarak ortaya koyuyor. Peki o dönem bu kararları alanları kamu görevlilerinin gerektirdiği gerekliliğinin kanun dışına çıktığını bize gösteriyor mu? gösteriyor. İnsanlar alınıp götürülüp yok ediliyorsa ortada bir suç var demektir. Tabi ki önemli bir suç delilidir. Bu önemli stratejik belirlemeye bağlı olarak devlet organizasyonu içerisinde paramiliter güçlerin oluşturduğunu, insanların katledildiklerini ortaya çıkaran bir belgedir. O anlamda önemli ve bu belgenin o dönemde yaşanan faali meçhul cinayetlerden köy yakmalara yerlerinden edilmesi strateji belirlemenin bir parçasıdır. Türkiye’nin geçmişle yüzleşme ve hakikatlerin açığa çıkması ve gereken soruşturmanın başlatılması gerekir. Ortaya somut delil çıktığı için. Zaman aşımı da olsa bu tür suçlar insanlığa karşı işlenmiş suçlardır."

Muhabir: Faruk BALIKÇI