İbrahim İnanç Yıldız

Yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı’ya yeniden yapılan yargılama sonucu aynı cezanın verilmesi tepki çekti. İHD, “Kürtlere ve seçilmişlerine yönelik yargısal baskıdan vazgeçin” dedi.

Yerine kayyum atandıktan sonra tutuklanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Selçuk Mızraklı’ya verilen 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası Yargıtay tarafından eksik inceleme nedeniyle bozulmuştu. Dün Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeni yargılaması yapılan Mızraklı’ya aynı ceza tekrar verildi. Konuyla ilgili İnsan Hakları Derneği yazılı açıklama yaparak, “Kürtlere ve seçilmişlerine yönelik yargısal baskıdan vazgeçin” dedi.

'GÜVENLİKÇİ POLİTİKA BASKI ARACINA DÖNDÜ'

Yerel seçimlerde Mızraklı’nın yüzde 62 oy alarak seçildiğini ancak 5 ay sonra bir ceza soruşturması gerekçe gösterilerek yerine kayyım atandığı ifade edilen açıklamada, güvenlikçi politikanın Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözüm arayışı çabası içerisinde olan herkese yönelik bir baskı aracına döndüğünü söyledi.

'KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEK BARIŞCIL DİYALOGDAN GEÇİYOR'

Kürtlere ve siyasi temsilcilerine yönelik baskı ve müdahalelerin olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye'de yargısal süreçlerin siyasi iktidarın vesayeti altında olduğu apaçık bir gerçek olarak karşımızda durduğu böyle bir dönemde yurttaşların adalete olan inancı zayıflamakta, devlet ile olan yurttaşlık bağı kopma noktasına gelmektedir. Demokrasi, insan hakları ve kişi özgürlüklerinin güvence altında olmadığı bir ülkede; toplumsal barışı yaratmak mümkün değildir. Bu nedenle Türkiye'de devam eden silahlı çatışma ve şiddet ortamını sona erdirecek politikaların hayata geçirilmesi amacıyla adımlar atılmalı, özellikle AİHM ve AYM tarafından hükmedilen hak ihlali kararların ivedilikle iç hukukta uygulanması gerekmektedir. Bir kez daha belirtmek isteriz ki; Türkiye’nin demokratikleşmesi ve insan hakları sorunlarını en aza indirebilmesinin yolu, Kürtlerin ve siyasi temsilcilerinin gözaltına alınması, tutuklanması, ağır cezalara çarptırılması, belediyelere kayyum atanması ile değil; seçme ve seçilme hakkının gerçek anlamda güvence altına alınması, devam eden çatışmalı sürecin sonlandırılması, Kürt sorunun barışçıl ve diyalog yolu ile çözmenin arayışı ile gerçekleşebilir.”