Zafer Tüzün / Özel Haber 

Görme engelliler ve diğer özel gereksinimli yurttaşlar, günlük yaşantılarında hem fiziksel hem de psikolojik olarak birçok engelle karşı karşıya kalıyor. Sokaklarda yeterince sarı çizgi olmaması, araç sahiplerinin araçlarını kaldırımlara park etmesi, görme engellileri yaşadığı problemlerin başında geliyor. Altınokta Körler Derneği Diyarbakır Şubesi, ‘15 Ekim Dünya Beyaz Baston Görme Engelliler ve Güvenlik Günü’ vesilesiyle, yollardaki çukurlar, kötü trafik düzenlemesi ve kaldırımlara park etmiş araçlar gibi karşılaştıkları sorunları ve sosyal hayatın parçası olmak için verdikleri mücadeleyi gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e paylaştı.

Altınokta Körler Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı M. Akif Karakaş, Diyarbakır’da görme engelli yurttaşların, ülkedeki diğer insanlar gibi birçok sorunla karşılaştığını ifade ederek, “Bizim için en büyük sorun, içinde yaşadığımız çevreye erişmedeki zorluklar, bilgiye erişilememesi ve insanların görme engelli yurttaşlara karşı olan ön yargılardır. Yardımlar ve ön yargılar, aşamalı ve adım adım ele alınmalıdır. İçinde yaşadığımız çevreyi kısa sürede değiştirmek mümkün değil” diye konuştu.

‘Çevre düzenlemeleri yapılmalı’

Başta görme engelli bireyler olmak üzere tüm özel gereksinimli bireylerin ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Karataş, şunları söyledi: “Beyaz Baston özellikle görme engellilerin bir yerden bir yere giderken rahat bir şekilde gideceği yere ulaşımı noktasında önemli bir destektir ve bizim yegâne bağımsızlık sembolümüzdür. Ancak görme engellilerin beyaz bastonu rahat kullanabilmeleri için özellikle şehirlerin ve tüm kamusal alanların engellilerin erişimine uygun şekilde düzenlemesi gerekmektedir. Maalesef ki kaldırımlardaki engeller, özellikle düzensiz bir şekilde yapmış olduğu kaldırım ve esnafların kaldırımları işgal etmesi ile beraber kaldırımların ortasında bulunan ağaç, direk, tabela vs. gibi engeller maalesef ki beyaz bastonu kullanmakta bizler için önemli engeller teşkil etmektedir. Bu manada 2005 yılında çıkan 5378 sayılı engelliler kanunu tüm kamusal alanların engellilere uygun bir şekilde düzenlenmesini açık bir şekilde belirtmiştir. Ancak maalesef ki hala erişilebilirlik problemimiz devam etmektedir. Özellikle talebimiz görme engellilere yönelik kaldırımlara döşenen kılavuz taşların Avrupa Birliği standartlarına uygun bir şekilde düzenlenmesi ve yeni yapılan kaldırımlarda özellikle bu taşların yapılmasıdır. Esnaflarımızdan ricamız kesinlikle kaldırım işgali yapmamaları, kaldırımları düzensiz bir şekilde işgal etmemeleridir. Tabi 15 Ekim beyaz baston günü deyince erişilebilirlikten özellikle bahsetmek istiyorum.”

Görme engellilerin ulaşım çilesi

Özel gereksinimli bireylerin gönül rahatlığıyla dışarı çıkıp dolaşmak istediklerini ve yaşadıkları sorunların bir an önce çözülmesini isteyen Karataş, şunları dile getirdi:

“Şehiriçi, belediye, ilçe ve halk otobüslerinde görme engellere yönelik sesli durak sisteminin tüm otobüslerde aktif olarak hizmete geçmesi en büyük taleplerimizden biridir. Diyarbakır ilimizdeki otobüslerde maalesef ki bu sistem hala %100 olarak hizmete geçmemiştir. Ancak Büyükşehir belediyemiz bu konuda çalışmaları yürütüyor. Yapmış olduğumuz görüşmeler neticesinde en kısa zaman içerisinde hizmete geçerek görme engellilerin bu manadaki erişe bilirlik problemi de ortadan kalkması en önemli taleplerimizden biridir. Toplumun özellikle engellilere karşı empati konusunda kendisini geliştirmesi gerektiği inancındayım. Özel Halk otobüsleri görme engelli ve özel gereksinimli bireylerin bulunduğu yerde durmayıp daha ileriye giderek yolcularını indiriyorlar ve çoğu kez bizleri görmemezlikten geliyor.”

‘Toplumsal duyarlılık için eğitim şart’

Altınokta Körler Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı M. Akif Karakaş, toplumun bilinçlendirilmesi için eğitim öğretimin yılında özel gereksinimli bireylerin yaşadıkları sorunları ve onlara nasıl yaklaşılması gerektiği üzerine ders verilmesi gerektiğini ifade ederek, “Bu konuda ağaç yaşken eğilir sözünden yola çıkarak özellikle ilk ve ortaokullarda engellilere yönelik toplumsal bilincin artırılmasına yönelik mutlaka bir ders konulması veya hayat bilgisi dersinde bunun konu olarak işletilerek toplumsal duyarlılığın oluşması yönünde gerekli olan adımlar atılmalıdır. Kalıcı çözüm adına bu adamın atılması toplumsal duyarlılığın oluşması noktasında kesin bir çözüm olacağı kanısındayım” dedi.