HABER – Beritan KAYA
DEM Partili Mardin ve Batman Büyükşehir ile Şanlıuraf Halfeti Belediyesi’ne kayyum atanmasına yönelik tepkiler sürüyor. Sosyal medya hesaplarından kayyum atanmasına tepki. Gösteren siyasetiler, sivil toplum örgütü temsilcileri, hukukçular ve gazeteciler sandığı işaret etti.
TANRIKULU: YİNE BİR KÖTÜLÜĞE UYANDIK
Ana muhalefet partisinden ilk tepki Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’ndan geldi. Halk TV’de canlı yayına katılan Tanrıkulu, “Yine bir kötülüğe uyandık. Şu anda bizi yöneten siyasal iktidarın ne kadar kötü olduğunu demokrasiden ne kadar uzaklaştığını toplumsal uzlaşmadan anladığını çatışma kavga yurttaşlarımızın aidiyet duygularıyla oynamak olduğunu bir kez daha görüyoruz. Bu sabah itibariyle benim kimliğinden kuşku duymadığım iki isme buradan önerim var, biri Mehmet Şimşek’tir Batmanlı, diğeri Cevdet Yılmaz Bingöllü, Cumhurbaşkanı yardımcısıdır, her ikisine de siyasi partiden bağımsız olarak şunu ifade ediyorum, gerçekten kimliğinizle ve onurunuzla bir şeyler yapmak istiyorsanız bulunduğunuz görevlerden istifa edin. Batman’a kayyım atandığında eğer Mehmet Şimşek halen bu ekonominin düzeleceğini sanıyorsa büyük yanılgı içerisindedir" diye konuştu.
TÜRKAN ELÇİ: DEMOKRASİNİN KATLEDİLMESİDİR
CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi ise, “Güne yeni bir kayyım atama haberiyle başladık. Kürtlerle barış, çözüm derken bir taraftan da onların seçtiği belediyelere kayyım atayarak iradesinin gasp edilmesi demokrasinin katledilmesidir. Ama bu halkın kendilerine yapılan zulüm karşısında pozisyon alma ferasetinin olduğu da iyi bilinmelidir. Belediyelerde ilk seçimde tekrar halkın istediklerinin seçilmesi bunun göstergesidir. İlk seçimde halk bu kayyımları da gönderecek” dedi.
BARO BAŞKANI GÜLEÇ: BU HUKUKSUZLUĞA SON VERİLMELİDİR
“Bu hukuksuzluğa son verilmelidir” diye tepki gösteren Diyarbakır Baro başkanı Abdülkadir Güleç, “Mardin Büyükşehir, Batman ve Halfeti Belediyelerine kayyum atanması seçmenin ve seçilenin demokratik hakkının gasp edilmesidir. Toplumsal barışı konuşmayı beklerken demokratik olmayan bu yöntemlerin bizlere dayatılması kabul edilemezdir. Hükümeti antidemokratik bu uygulamaya son vermeye davet ediyorum” dedi.
SIRRI SAKIK: DEMİRTAŞ VE YÜKSEKDAĞ’IN TUTUKLANDIĞI GÜN
Kayyum atamalarının bugün yapılmasının manidar olduğuna işaret eden DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık, “Böyle bir günde 4 Kasım 2016’da HDP Eş Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ tutuklanmıştı. Darbenin yıldönümünde verilen mesaj açık. Defalarca denediğiniz kayyum rezaleti size daha büyük başarısızlıklar getirdi. Bu kadar katliam, şiddet, kayyum, sürgün yaşayan Kürtleri hala tanıyamamışsınız” diye tepki gösterdi.
RESSAM GÜNEŞTEKİN: GÜNE YİNE UTANÇLA BAŞLAMAK!
Ressam Ahmet Güneştekin ise, “Güne yine utançla başlamak! Önce Esenyurt, bu sabahta Batman, Mardin ve Halfeti! Kayyum yaşadığımız ve tanık olduğumuz çağın en büyük hukuk utancıdır. Toplumun seçtiklerine ‘Adalet’” dedi.
SERRA BUCAK: HALKLARA DİZ ÇÖKTÜREMEZSİNİZ!
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Serra Bucak: “4 Kasım 2016 siyasi darbesinin yıldönümünde Mardin, Batman ve Halfeti’ye atanan kayyum ve bunda ısrar eden anlayış bilmeli ki halklara diz çöktüremezsiniz! Yerel seçimlerde sandıktan çıkan irade halk iradesidir ve unutulmasın ki antidemokratik uygulamalar ve baskılar ne kadar artarsa artsın Kürt ve Türk halkı bu düzene, bu gidişata muhakkak dur diyecek! Kayyuma geçit yok!”
GAZETECİ YARKADAŞ: YİNE KARANLIK BİR GÜNE UYANDIK!
Gazeteci Barış Yarkadaş: “Yine karanlık bir güne uyandık! Halk iradesi hiçe sayılıyor ve seçilmiş belediye başkanları görevden uzaklaştırılıyor. Kayyım, iktidarın hiçbir zaman kazanamayacağı belediyelerin keyfi bir şekilde seçim olmadan el değiştirmesidir. Anti demokratiktir.”
MANSUR YAVAŞ: TBMM ACİLEN YASA DEĞİŞİKLİĞİ YAPMALI
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş: “Bugün yine kayyum atamalarıyla güne başladık. Öncelikle burada savunulması gereken kişilerden bağımsız olarak hukuk ve demokrasidir. Demokrasilerde bazen seçim kazanılır, bazen seçim kaybedilir. Hiç istemediğiniz birisini halk seçebilir. Önemli olan bunun içe sindirilmesidir. Bir yandan hakkında hüküm olanlar kayyum atanacağını bile bile aday yapılırken (en azından geçmiş yılların öngörüsü ile) diğer yandan idare-seçim-YSK bu adayların adaylıklarına neden izin verdiği sorgulanmalıdır. Milletin iradesinin bu şekilde yok sayılması artık seçmenin sandıktan iyice uzaklaşması sonucunu doğuracaktır. Bırakın belediye başkanlarını halk yaptıklarını ve yapamadıkları hizmetlerle değerlendirsin. Partiler de adaylarını buna göre belirleyip adeta meydan okur gibi aday tespit etmesin. Hukukçu olarak görüşüm; TBMM’nin acilen ilk toplantıda yasa değişikliği yaparak görevden alınan başkanın yerine belediye meclisinden birinin seçilmesini sağlayıp seçmen iradesinin belediyeye yansımasını sağlamasıdır. Unutulmamalı Hukuk, hava ile su kadar insanların olmazsa olmaz ihtiyacıdır."