HABER - Sertaç KAYAR / Güneş OCAĞA

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.00’da başlayan duruşma, Muhammet Kaya’nın ifadeleriyle devam etti. Olay günü nerede olduğunu ve ne yaptığını anlatan Kaya, “Terliği ikinci gün buldum. Süt almaya giderken terliği köy yolunda buldum. Çingenelerin çadırı vardı onların sandım. Dönüşte yine terliği gördüm, aldık belki onundur diye yengeme gösterdim” dedi. 
Mahkeme Başkanı “Oradan çok insan geçti onlar görmedi sen nasıl gördün. Birinin yönlendirmesi ile soruşturmayı sekteye uğratmak için mi yaptın?” diye sordu.

Muhammet Kaya, şu yanıtı verdi: 

“KARGAŞADAN DOLAYI UNUTTUM”

“Ben geçtim, gördüm ama çingenelerin sandım, sonra ne olur olmaz, yengeme göstereyim dedim. Köye gittim, dayımın evinde bir kargaşa vardı. Hayır. Tesadüf de olabilir. Bir araba geçince çocuk arabadan da atmış olabilir. Ben geçince gördüm. Köye gittim dayımın evinde kargaşa vardı. O sırada arabadan inip eve gittim. Araba karşıdaydı. Osman Güran geldi, petrole gidip sigara aldık. Köye döndük. Arabada terliği fark etti ‘kimin’ dedi. ‘Yolda buldum unuttum’ dedim. ‘Götür yengeme göster’ dedi. Kargaşadan dolayı unutmuştum.”

Narin Güran Terlik3

“BARAN, TERLİK ONUNDUR DEDİ”

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı “Terliği ilk gördüğü inde götürüp göstermen gerekmez miydi?” dedi. Kaya da, “O kargaşada unutmuştum. Zaten onun için köye getirmiştim. Sonra Baran’a fotoğrafı attım. Baran aradı çığlık sesi geliyordu ‘terlik onundur neredesin gel’ dedi. Sonra karakola gidip ifade verdim” dedi. 
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Yüksel Güran’a söz verdi. Yüksel Güran, “Terliği duyunca çığlık attım, o sırada numara ona mı ait düşünmedim” dedi.
Avukatların sorusu üzerine Muhammed Kaya da diğer aile bireyleri gibi sorgu sırasında işkence gördüğünü iddia etti.

Muhabir: Sertaç KAYAR / Güneş OCAĞA