Fuat Bulut
Güneydoğu Ekspres- TBMM’de HEDEP’in Grup önerisi üzerine konuşma yapan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP’li belediyelere kayyum atanmasını eleştirdi. Tanrıkulu, Meclis’te yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Kayyım uygulamasını burada çok konuştuk; bu, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yarattığı, icat ettiği bir darbe pratiği aynı zamanda. Hepimiz hatırlarız ya da yaşı uygun olanı hatırlar, 12 Eylül Askeri Darbesinden sonra, faşist darbeden sonra böyle bir kayyım uygulaması Türkiye'nin gündemine gelmişti, darbeden sonra belediye başkanları görevden alınmış ve yerlerine kayyım atanmıştı fakat iki veya üç yıl sonra yeniden seçim yapılıp kayyım iradesine son verilmişti ancak 15 Temmuz Darbe Girişiminden sonra da Adalet ve Kalkınma Partisi bu darbe girişimini bir fırsat bildi ve özellikle Doğu ve Güneydoğu’da Kürt yurttaşlarımızın yaşadığı, Kürt seçmenlerimizin yaşadığı bölgede halkın iradesine maalesef saygı duymadı. O zamandan bu zamana yaklaşık yedi yıldır bir fiili darbe yönetimiyle bölge halkı karşı karşıya.
Birçok şey söylendi burada, önceden de konuştuk ama şunu ifade edeyim: Şöyle eğer gerçekten bu rantlara ortak değilseniz, bir parti olarak bu rantlara ortak değilseniz ve bunların bir parçası değilseniz bu kayyım uygulamalarına son vermeniz lazım. ‘Neden?’ diyeceksiniz.
Bakın, her belediyede yolsuzluk olur, oluyor zaten, görevi kötüye kullanma olur ama o belediyelerin kendi içerisinde denetim mekanizmaları var, komisyonları var, belediye meclisi var, belediye başkanı var, ilçe belediyeleri var, büyükşehir belediyeleri var.
Şimdi, Diyarbakır'da, seçilmiş olduğum Diyarbakır'da, mesela Kayapınar ve Bağlar ilçelerinde bir imar değişikliği yapılacak. Nasıl yapılıyor arkadaşlar? Sadece bir belediye başkanının imzasıyla yapılıyor ve korkunç rantlar var. Eğer gerçekten Adalet ve Kalkınma Partisi’nin siyasal mekanizması bu rantın ortağı değilse, bunlara izin vermez, bunlara izin vermez. Gelin, beraber araştıralım.
Bakın, ben soru önergesi verdim, gelecek cevabı, son beş yılda Diyarbakır'ın çevresinde nereler tek imzayla imara açıldı, hangi meralar satıldı, nereler satıldı ve kimlere satıldı? Alanların siyasi kimliği kim ve ne kadara satıldı? Şeffaf süreçlerden geçti mi, geçmedi mi?
Gelin, araştıralım eğer siyasi mekanizmalarınız bu kayyım politikasına, bu ranta ortak değilse eğer, neden bunlara göz yumuyorsunuz? Bakın, daha yeni Bağlar Belediyesi İmar Müdürü şu anda cezaevinde. Bağlar'ın her tarafı talan edildi, Kayapınar'ın her tarafı talan edildi, Sur'un her tarafı talan edildi ve atadığınız kayyımlar bunu yapıyor, kayyımlar.
3 tane küçük sanayi var Diyarbakır'da şehrin ortasında kalmış, o Vali ona karar veriyor, diyor ki: ‘Taşınmasına gerek yok’ Şehrin ortasında kalmış ama beş ay sonra yani mart ayından sonra o Vali'yi bir Diyarbakırlı görmeyecek. Peki, seçilmiş belediye başkanı olsaydı bunu yapar mıydı? Hayır, yapmazdı. Bakın, çok büyük kötülüğe imza attınız, atmaya devam ediyorsunuz. Bu rantın siyasal ortağı Adalet ve Kalkınma Partisidir. Bütün bu kirli ilişkilerin, paranın, rantın, satımın ortağı da Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ürettiği siyasal mekanizmadır diyorum.”