Bina için önce 'az hasarlı' tespiti yapıldığını ve karara şaşırdığını vurgulayan Atilla Mızmızlıoğlu, "6 Şubat depreminde Güneş Sitesi B Blok'ta oturuyorum. A blok 2. depremde çöktü. Birinci depremde ağır hasar aldı, ikinci depremde çöktü, çökerken de bu şekilde bir manzara oluştu. Biz yetkililerden Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünden yardım istedik. Buraya hırsız girmekteydi. Kendi imkanlarımızla duvar ördük, cebimizden para harcayarak daha sonra yine Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünden gelen yetkililer bize binamızda bir sorun olmadığını, az hasarlı olduğunu ilettiler. Biz de e-Devlet'ten takip ettik, binamız e-Devlet'te de az hasarlıydı. Komşularımızdan bazıları itiraz ettiler bu duruma ama tekrar ikinci karar çıktı. Yine az hasarlı olarak çıktı. İtirazlar sonucunda kesin karar az hasar olarak çıktı. Bir hafta öncesine kadar tabii bu arada bize dediler ki 'buralardaki sarkan yerleri, demirleri, betonları keseceğiz' diye söz verdiler. Bekledik, tekrar gittik, makamlarına çıktık. Tabii bunu da yetkili kişilere kestirdik, çünkü bize 'kesin, evinizde oturun' dediler. Tekrardan da burada kuaför dükkanı vardı. Kirişini bizim taşıyacağı kolona bağlamışlar. 'Biz keseceğiz' dediler ama kesmediler. Sonra bize dediler ki 'kendi imkanlarınızla bunu yapın, kesin, evinize geçin, oturun' dediler. Biz de tekrardan 70 bin lira para harcadık. Özel şirket tuttuk, dikkatli bir şekilde burayı kestiler. Toplamda 110 bin TL harcama yaptık ve faturaları da mevcuttur” dedi.

"MASA BAŞINDA BİNAMIZI YIKIK GÖSTERMİŞLER"

Mağdur olduklarını ifade Mızmızlıoğlu, "Bir hafta önce öğrendik ki binamızı yıkık duruma çevirmişler. İkinci itirazdan sonra mahkeme açılması gerekirken komşularımızın verdiği dilekçeyi kabul etmişler, masa başında binamızı yıkık göstermişler. Buna itiraz ettik. 'Gidin, resmi yollara başvurun' dediler. Biz de bir avukat tuttuk. Avukat beye durumu anlattık. Cuma günü resmi dilekçemiz verildi. İtiraz dilekçemiz şu anda ne olacağını bilmiyoruz. Kendi imkanlarımızla e-Devlet'ten arama yaptık. Bize kimse bir şey söylemedi, bulamadık. Önce e-Devlet'ten yazısını daha sonra kendi imkanlarımla arayıp bulunca binamız A Blok ile B bloğu birleştirmişler. Yıkık göstermişler ve bize de diyorlar ki 'binanızı yıkacağız'. Şu anda 9 aile yaşıyor binada. Altta mağaza açıktır, insanlar alışveriş yapıyorlar. Kış geliyor, ben nereye gideceğim, nereden ev bulacağım? Mağdur olacağım. Yani kendi evimde mağdur etmek istiyorlar bizi. Dediğim gibi iki depremde yıkılmayan binamızı masa başında yıkmaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

"'BİNANIZA HERHANGİ BİR DEPREM UĞRAMAMIŞ' DEDİLER"

Diğer blok sakini Polat Güneş ise, "9 aydan beri de taşınmadım, Güneş Apartmanı B Blok'ta oturuyorum. Taşınmama sebebim ise geldiler, binamıza baktılar, incelediler. Az hasarlı raporu verdiler. Ben kendi elimle gittim, tekrar Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne müracaat ettim. Enkaz kalkarken kolona değmiş olabilir. 'Bir daha gelin bakın' denildi. Bir daha gelip bakıldı. Az hasarlı raporu verildi. Az hasarlı raporundan sonra binada oturan vatandaş arabasını sattı, evini yaptırdı. Az hasarlı düşüncesiyle ev aldı. Şu anda 9 aile oturuyoruz. 2 kişi daha oturmaya gelecek bu nedenden dolayı gelemiyorlar çünkü birdenbire binamıza yıkım kararı almışlar. Biz bunun sebebini öğrenmek istiyoruz. Fırına bir ay önceye kadar izin vermediler. Şu anda mağaza ve fırın çalışmaktadır. Bunun sebebi nedir? Bize yazık günah değil mi? Şu kesimi komple biz yaptık. Burada oturan vatandaşlardan 300-400 bin TL'ye arabasını satıp evine para harcayan oldu, yazık günah değil mi? Madem az hasarlıymış, 2 sefer sınavdan geçmiş, tekrar neden bu bizim başımıza böyle bir olay geldi. Keşif için incelemeye iki sefer geldiler. Özel hoca getirttirdik, Kıbrıs'tan hocalar gelip baktılar. Yabancı uyruklu vatandaşlar geldi, buraya bıraktı. 'Binanıza herhangi bir deprem dahi uğramamış' dedi. Bizi bağladıkları nokta A Blokla B Bloğunun terası. O da sağ tarafı, kendinden koptu gitti. Biz 7 ay burada hırsız kovaladık. Her gün yerlerde kablomuzu kesip gittiler” diye konuştu. (İHA)