Diş tedavisi için hastaneye kaldırılan adli tutuklu Sedat Yamuktu’nun genel durum bozukluğu ve nefes darlığından yaşamını yitirdiği ileri sürüldü.
Urfa 2 Nolu T Tipi Cezaevi’nde adli suçtan tutulan 3 çocuk babası 36 yaşındaki Sedat Yamuktu, 7 Kasım'da şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 4 Temmuz 2023 tarihinde evlerine yapılan baskın ile gözaltına alınan Yamuktu, uyuşturucu suçu gerekçesiyle tutuklandı. Yamuktu, 7 Kasım'da saat 10.19’da ambulans ile Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Yoğun Bakım (2) bölümüne kaldırıldı. Yamuktu’nun aynı gün saat 23.45’te hayatını kaybettiği belirtildi. Yaşanan ölüm kayıtlara “genel durum bozukluğu, nefes darlığı” olarak geçti. Yamuktu, otopsi işlemleri ardından 8 Kasım tarihinde Riha merkezde bulunan Yeni Asri Aile Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Oğlunun ölümünün şüpheli olduğunu belirten baba Hicri Yamuktu (60), oğlunun bilinen her hangi bir hastalığı olmadığını dile getirdi. Yamuktu, “Oğlum 4 Kasım’da bana telefon açtı. ‘Baba dişim ağrıyor, beni hastaneye sevk edecekler’ dedi. Biz de 6 Kasım Pazartesi günü açık görüşe gittik. Görüşe oğlum gelmedi. Gardiyan oğlumun hastaneye kaldırıldığını söyledi. Hangi hastaneye kaldırıldığını söylemedi. Bütün hastaneleri aradım ve Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde buldum. Ne yaptıysak bizi görüştürmediler. Bana göstermediler. Aynı gün saat 16.30’da oğlum telefon ile beni aradı ve ‘Baba dişim enfeksiyon kapmış, onun için hastaneye kaldırdılar’ dedi” ifadelerini kullandı.
‘Hiç bir hastalığı yoktu’
Mezopotamya Haber Ajansı'nda yer alan habere göre, bir gün sonra sabah saat 10.00’da oğlunun tekrar hastaneye kaldırıldığını belirten Yamuktu, “Devlet hastanesine kaldırıyorlar. Bunu biz tesadüfen hastanede olan ve Sedat’ı tanıyan bir kirvemizin görmesi ile öğreniyoruz. Oğlum, kirvemize diş ağrısı nedeniyle hastaneye getirildiğini aktarıyor. Aynı gün 23.45’te yaşamını yitiriyor” diye belitti. Yetkililerin ölüm haberini 8 Kasım saat 03.30 dolaylarında kendisini telefon ile arayarak verdiğini dile getiren Yamuktu, “Beni arayan kişi ‘gelin oğlunuzun cesedini alın’ dedi. Ben şaşırdım. Nasıl öldü? Her hangi bir rahatsızlığı yoktu. Cezaevinde 3-4 ay kalan bir tutuklu bir anda neden ölür? Biz şaşırdık ve hastaneye gittik. Orada bana bir poşet verdiler, oğluma kısa bir süre önce gönderdiğim eşyalar. Orada bulunan herkese ‘oğlum neden öldü?’ diye sordum kimse bana bir cevap vermedi. Oğlum cezaevinde mi öldü, hastanede mi öldü, hangi hastalıktan öldü bilmiyorum. Cezaevine sağlam girdi. Hiç bir hastalığı da yoktu. Madem durumu ağırdı ailesine neden haber verilmedi” diye konuştu.
Henüz otopsi raporu alamadıklarını belirten baba Yamuktu, 13 Kasım tarihinde cezaevi savcısı ile görüştüğünü, savcının “Sabret 5-10 gün içinde otopsi raporu çıkar” dediğini aktardı. Savcıya “Oğlum cezaevinden sağ mı ölü mü çıktığını öğrenmek istiyorum?” diye sorduğunu kaydeden Yamuktu, devamında şunları söyledi: “Sayın savcı bana bekle diyor. Ben oğlumun nasıl öldüğünü öğrenmek istiyorum. Oğlumun öldürüldüğünü düşünüyorum. Sadece bir tutanak verildi bize. Tutanakta da ‘nefes darlığı’ deniliyor. Benim oğlum 36 yaşında bugüne kadar her hangi bir nefes rahatsızlığı olmadı. Oğlum sapa sağlamdı. Ben hastanede cenazeye baktım, oğlumum kollarında, boynunda morluklar var. Ayağında kırıklar söz konusu. Oğlumun yüzü sim siyah olmuş. Öldü mü öldürüldü mü bilmiyorum ama cezaevinde hayatını kaybetti.”
Yamuktu, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Özgülük için Hukukçular Derneği’ne (ÖHD) başvurarak hukuki destek talebinde bulunacağını belirti.