Van Kent Konseyi 2’inci Olağan Genel Kurul Toplantısı kentte bulunan bir otelde gerçekleştirildi. Toplantıya aralarında Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan’ın yanı sıra, DEM Parti İl Eşbaşkanı Veysi Dilekçi, DBP İl Eşbaşkanı Gönül Uzunay, Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği (GABB) Eşbaşkanı Siraç Çelik, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun, DEM Parti milletvekilleri, birçok yerden gelen il ve ilçe belediye Eşbaşkanları, sivil toplum örgütü temsilcileri, muhtarlar, kanaat önderleri ve çok sayıda yurttaş katıldı.
Eşbaşkanlar Zeydan ve Şedal, toplantıya Barış Annelerinin kendilerini ziyareti sırasında boyunlarına astığı beyaz tülbentlerle programa katıldı.
“TEK YÜREK OLMAMIZ GEREKİYOR”
Kurulun açılış konuşmasını yapan Kent Konseyi Eşbaşkanı Sevgi Özdinç, “Keşke bu toplantıda yatırımları konuşabilseydik ama maalesef bir kayyım gaspı girişimi söz konusu ve biz bunu konuşuyoruz. Şu an 4 gündür kentimizde bir direniş söz konusudur. Hepimizin kayyım atama girişimine karşı tek yürek olmamız gerekiyor ve buna karşı çıkmak gerekiyor” dedi.
“HALKIN İRADESİNİ KABUL ETMEME DURUMU VAR”
Divan oluşumunun ardından konuşan DEM Parti Van İl Eşbaşkanı Veysi Dilekçi, “Bu kentte olağanüstü bir süreç yaşanıyor. Kentte şuan bir direniş söz konusudur. Bu hukuksuzluğun ve yasa tanımazlığın mücadelesini veriyoruz. Bu ülkede hukuk iktidarın sopası haline getirilmiş. Meselemiz sadece kayyım değil, Kürt halkının iradesini kabul etmeme durumu var. Bize, seçme seçilme hakkını tanımıyorlar. Mesele hepimizin geleceğine ipotek koyma, halkın kimliğini tanımama, halkı halk olarak görmeme meselesidir. Bu durumu bir rejim haline getirilmek isteniyor. Bizim bunun karşısındaki tutumuz çok önemlidir. Bu ülkeye demokrasinin gelmesi için tek gündemimiz olacak; mücadele etmek! Ben tüm birleşenleri amasız, fakatsız belediye önündeki direnişe davet ediyorum” diye konuştu.
“SEÇME SEÇİLME HAKKI BU HALKIN EN İNSANİ HAKKIDIR”
Daha sonra konuşan DBP İl Eşbaşkanı Gönül Uzunay ise, “Dört gündür belediye önünde direnişte olan halkımızı selamlıyoruz. Bugün ülkedeki en büyük sorun Kürt sorunun çözülmemesidir. Kayyım rejimi de bu sorunun çözülmemesinin bir sonucudur. Bu faşizme karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Kürt halkı da her halk gibi 5 yılda bir sandığa gidiyor ve iradesini belirliyor ama kayyım atayarak, halkın iradesini tanımıyorlar. Seçme seçilme hakkı bu halkın en hukuki, insani hakkıdır. Halkımız bu hakkını savunacaktır” dedi.
ŞEDAL: TÜM VAN HALKI CEZALANDIRILMAK İSTENİYOR
Ardından konuşan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal ise salondaki katılımcıları selamlayarak, konuşmasına başladı. Şedal, şunları söyledi: “Bugün Van’da büyük bir direniş var. Halkımız iradesini savundu savunmaya devam edecektir. Uzun bir süredir Kürt halkı ve değerlerinin yok edilmesi için bir politika var. Bugün, bu politikalarla Kürt halkının iradesi yok sayılıyor. Halkımız buna karşı çok büyük bir direniş gösteriyor. Bu kentin en büyük sorunu halkın iradesinin yok sayılmasıdır. Sayın Zeydan’a verilen bu ceza sadece ona değil, bu cezayla tüm Van halkı cezalandırmak isteniyor. Ama halkımız buna büyük bir direnişle cevap verdi. Halk nasıl ki mazbata gaspı girişimi sırasında büyük bir direniş ortaya koyduysa bugün de aynı mücadeleyi veriyor. Tüm halklarımız, sivil toplum örgütleri, gençler, kadınlar bu irade gaspına karşı çıkmalı ve toplumsal barış için mücadele edeceğiz. Mutlaka başaracağız.”
ZEYDAN: VAN HALKI OLARAK ONURUMUZU KORUYACAĞIZ
Son olarak konuşan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan da yoğun katılımlarından dolayı salondakileri selamlayarak konuşmasına başladı.
Zeydan, konuşmasının şöyle sürdürdü: “Biz kentimizi, kentimizin dinamikleriyle yönetmek için söz verdik. Bu kentte ortak aklı hayata geçirmek için büyük bir çaba sarf ettik ve başardık. Kent konseyi kurulurken kimseyi ayırmadık. Biz, fikirlerin tartışılmasından korkmayız. Kentin geleceği söz konusuysa herkesin sözü kurması gerekiyor. Toplumsal barışa bu kadar yakın olduğumuz bir süreci neden kayyım gaspında ısrar ediliyor? Kendi irademize gururla sahip çıkarken, bunun aynı zamanda barış sürecini de bir sahiplenmedir. Halkımızın bu fedakârlığı bu barış taşlarını her şeye rağmen döşemeye devam ediyor. Hepimizin tarihi sorumluğu var. Ağzından salyalar akıtarak bu halkın malına çökmek isteyenlere fırsat vermeyelim. Biz, Van halkı olarak buna asla müsaade etmeyecek, onurumuzu ve gururumuzu koruyacağız.”
Konuşmasında Türkiye halklarına da seslenen Eşbaşkan Zeydan, “Buradan 85 milyon Türkiye toplumuna da seslenmek istiyoruz burada bizim yürüttüğümüz mücadele Van halkının yürüttüğü mücadele ve halkın iradesini savunurken aynı zamanda Türkiye toplumunun ve 85 milyon yurttaşın da onurunu savunduğunu bilelim. Çünkü burada sahiplenilen demokrasi size de lazımdır. Burada sahiplenilen adalet 85 milyon yurttaşa da lazımdır. Eğer bir ülkede sandık sonuçları tanınmıyorsa bir ülkede halkın iradesi tanınmıyorsa o ülkede hiçbir şey düzgün olmaz.”
Konuşmaların ardından söz hakkı isteyen katılımcılar sırasıyla kürsüye çıkıp gündeme ilişkin görüş ve önerilerini dile getirdi. Kent Konseyi üyeleri, Van başta olmak üzere bölge genelinde yaşanan hukuksuzluklara ve kayyım rejimine tepki gösterdi.
