Ahmet SÜNBÜL/ÖZEL
DİYARBAKIR - Yeşil Sol Parti listelerinden seçime giren HDP hakkında devam eden parti kapatma davası, haklarında siyasi yasak istenen isimlerin adaylık durumunu riske atıyor. Hukukçular Fethi Gümüş ve Mustafa Özer, seçime bu adaylarla gidileceğini, seçimden önce ya da hemen sonrasında HDP'nin kapatılma kararının Yargıtay tarafından onaylanması halinde, bu yasaklı kişilere mazbatalarının verilmeyeceğini belirterek, siyaset yasağı isimlerin aday gösterilmesinin riskli olduğunu söylediler.
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması ve aralarında milletvekillerinin de olduğu 451 kişiye siyaset yasağı istenen dava, Anayasa Mahkemesi’nde devam ediyor. Davanın önümüzdeki haftalar içerisinde sonuçlanması beklenirken, siyaset yasağı istenen milletvekili ve parti meclisi üyeleri de Yeşil Sol Parti'den aday gösterildiler.
“Kapatılma davası siyasal bir karardır”
Diyarbakır eski baro başkanlarından Mustafa Özer, siyaset yasağı istenen kişilerin aday gösterilmesinin risk taşıdığını belirterek, "Neresinden bakarsanız bakın HDP’ye açılan kapatma davası siyasal bir karardır. Dava açıldıktan sonra hesaplarına bloke konuldu. Oradan insanların kafasında kesinlikle kapatacakları imajı oluştu. Ama kısa bir süre blokeyi kaldırdılar. Bu kez insanların kafasında olumlu bir gelişme olarak düşünüldü. Ardından ise HDP kapatma davasının seçim sonrasına ertelenmesi için başvuru yapıldı. Reddedildi. Sözlü savunma için süre istendi yine reddedildi. Bu durum, yeniden insanların kafasında kuşku yarattı" dedi.
“Dosya bir günde de hazırlanabilir”
Anayasa Mahkemesi’nin dosyayı teslim etmesinin ardından savcının 5 ay içinde dosyayı hazırlaması için zamanının bulunduğunu kaydeden Özer, uygulanacak prosedür hakkında şunları söyledi: "Bir günde de hazırlayabilir. HDP davası siyasallaştığı için hemen hazırlayacağını biliyoruz. Belki de hazırlamıştır. Seçimlere haftalar kalmış. Normal prosedür içerisinde düşünürsen bunun seçim sonrasına kalması gerekiyor. İddianame 15 üyeye gidecek. Ondan sonrada mahkeme başkanı dosyayı raportör hakime gönderecek. Raporunu hazırlayarak kararını açıklayacak. Tüm bunları bir ay içerisine sığdırmak çok zor. Hemen hemen imkânsız. Ama siyaseten yapabilirler. Seçimden önce kapatılırsa mahkeme gerekçeyi yazacak. HDP’de 451 siyasi yasaklı var. Seçildikten sonra yemin etmedikten sonra, ceza alan kişinin yerine kaydırma olur. En fazla oyu alan partiye kayar. HDP’nin zayıf olduğu illerde başka partilere kayar. Ancak güçlü olduğu yerde olumsuzluk yaşanmaz."
“Her türlü riski bekliyorum”
2011 yılında yapılan milletvekili genel seçimlerinde Diyarbakır'dan 6. sıradan bağımsız milletvekili olarak seçilen ancak seçimlerden 3 gün önce, aldığı bir yıl 8 aylık ceza gerekçe gösterilerek milletvekilliği iptal edilen Hatip Dicle'nin avukatı olan Diyarbakır eski baro başkanlarından Fethi Gümüş de, siyasi yasak istenen kişilerin aday gösterilmesini riskli bulduğunu ifade etti.
"HDP'nin kapatılma davası hukuki değil, siyasi nedenlerle açılan dava olduğu için her şey beklenir" diyen Gümüş, "Hatip Dicle'nin milletvekili seçildiği dönemde de aynı şeyi yaptılar. Tüm hukuki sonuçları almamıza rağmen, milletvekilliğini düşürdüler. YSK mazbatayı Hatip Dicle'ye değil, AKP listelerinden Oya Eronat'a verdi. Yine böyle bir risk var" dedi.