HABER - Ali Çekdar KORKMA
Adölesan kelimesi, çocukluk ile yetişkinlik arasındaki geçiş dönemi olan "ergenlik" ya da "adolesan" evresini tanımlar. Bu dönemde genç bireylerde fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal değişimler meydana gelir. Adölesan dönemini anlamak, bu süreçteki zorluklarla başa çıkabilmek ve ergenlerle sağlıklı iletişim kurabilmek için çeşitli yöntemler bulunmaktadır.
Adölesan dönemiyle ilgili bilinmesi gereken detaylar şunlardır:
ADÖLESAN DÖNEMİ NEDİR?
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre adölesan dönemi, “10-19 yaş aralığında ergenlik dönemine verilen isimdir” şeklinde ifade edilir. İnsan gelişiminin önemli bir aşaması olan bu dönemde, ergenler hızla fiziksel, bilişsel ve psikososyal gelişim gösterirler. Aynı zamanda, ergenler sosyal ilişkilerini geliştirir ve yaşamlarında daha fazla sorumluluk almaya başlarlar. Bu nedenle, adölesan dönemi, sağlığın temellerinin atıldığı ve gelecekteki gelişimin şekillendiği belirleyici bir zaman dilimidir.
ADÖLESAN DÖNEMİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Ergenlik dönemi olarak tanımlanan adölesan dönemde hem kızlar hem de erkeklerde bir takım değişim ve gelişimler yaşanır. Bu dönemin en belirgin fiziksel belirtileri kızlarda meme büyümesi, hormonal değişimlerle birlikte fiziksel gelişim ve adet döngüsünün başlamasıdır. Erkeklerde ise sesin kalınlaşması, testislerin büyümesi, vücut kıllarının artışı ve ciltte sivilce oluşumu yaygın fiziksel belirtiler arasında yer alır. Bunun yanı sıra, adölesan dönemde hem kızlarda hem de erkeklerde vücut gelişimine bağlı olarak boy ve kilo artışı gözlemlenir.
ADÖLESAN DÖNEMİNDE RİSKLİ DAVRANIŞLAR
Ergenlik döneminde bireyler, özgürlük arayışları ve kimlik oluşturma çabaları nedeniyle tehlikeli davranışlara yönelebilirler. Sigara, alkol ve uyuşturucu madde denemeleri, riskli cinsel davranışlar gibi durumlar bu dönemde daha sık görülür. Dolayısıyla bu tür davranışlar, bazen ergenlerin sınırlarını keşfetme isteğinden kaynaklanabileceği gibi, bazen de arkadaş grubundan gelen baskılara boyun eğme sonucu ortaya çıkabilir.
ADÖLESAN GELİŞİMİNDE AİLENİN ROLÜ
Aile, adölesan dönemde bireyin en önemli desteklerinden biridir. Anne ve babanın, çocuklarının geçirdiği bu zor dönemde onlara destek olmaları, gençlerin sağlıklı bir kimlik geliştirmelerine yardımcı olur. Anne ve babaların bu dönemde sergilediği anlayışlı ve destekleyici tutum, bireyin özgüvenini arttırırken, kendine olan inancını da güçlendirir. Dolayısıyla bu dönemde; aile içi sağlıklı iletişim, gençlerin duygusal ihtiyaçlarını ifade etmelerini ve sorunlarıyla baş etmelerini kolaylaştırır.
ADÖLESAN DÖNEMİNE GEÇİŞİN ZORLU SÜRECİ
Adölesanlık, yalnızca bedensel değişimlerle sınırlı kalmaz; bu dönemde görülen duygusal belirtiler ise şu şekilde sıralanabilir:
*Duygularda iniş-çıkışlar görülmesi ve genel olarak agresiflik
*Kimlik bulma kaygısıyla kendi içinde çatışmalar yaşanması
*Özgüven eksikliğine bağlı olumsuzluklar meydana gelmesi
*Arkadaşlık ilişkilerine daha fazla önem verilmesi
*Aidiyete ve topluma yönelik çatışmalar
*Bireysel değerleri tespit etme süreci
ERGENLERLE ETKİLİ İLETİŞİM KURMA YÖNTEMLERİ
Ebeveynlerin, ergen çocuklarında bu dönemde meydana gelebilecek değişimler hakkında bilgi sahibi olmaları büyük önem taşır. Bu doğrultuda, ebeveynlerin tutum ve davranışları şu şekilde şekillenebilir:
* Ebeveynler çocuğunu öfkelendiren durumları tespit ederek empati kurarak yaklaşımda bulunmaları problemin çözümü olabilir
* Ebeveynler, çocuklarıyla geliştirdiği konuşma hukuku sayesinde çocuğu tarafından kabullenme ihtiyacını karşılar.
* Ebeveynler, çocuklarıyla geliştirdiği konuşma hukuku sayesinde çocuğu tarafından kabullenme ihtiyacını karşılar.
*Ebeveynler stres ve kaygı gibi durumlarını kontrol ederek çocuklarına negatif duygularını göstermemesi gerekir.
*Anne ve baba çocuğuna olan desteğini olaylar karşında suçlama ve yargılama yapmadan karşılıklı diyalog geliştirmeleri en iyi iletişim dilidir.
*Anne ve baba çocuğunun arkasında olduğunu hissettirecek davranışları sergilemelidir.