ÖZEL HABER - Leyla DAĞ
Efsaneye göre Nuh’un Gemisi, büyük tufandan sonra Ağrı Dağı’na oturdu ve insanlık bu bölgeden yeniden çoğaldı.
Ağrı, adını bölgedeki Büyük ve Küçük Ağrı Dağları’ndan alır. Doğu Anadolu’nun doğusunda, Erzurum-Kars Yaylası ile Murat Havzası’nı ayıran Karasu-Aras Dağları’nın en yüksek noktası olan bu dağlar, görkemli yapısıyla birçok efsanenin kaynağı olmuştur.
Ancak Ağrı Dağı’nın asıl ünü, kutsal metinlerde de yer alan büyük tufan anlatısıyla kazanılmıştır. Tarih boyunca farklı medeniyetlerin mitolojilerinde yer bulan tufan efsanesi, Sümerlerin Gılgamış Destanı’ndan Tevrat, İncil ve Kur’an’a kadar geniş bir kültürel yelpazede karşımıza çıkmaktadır.
NUH’UN GEMİSİ VE BÜYÜK TUFAN
Efsaneye göre, Nuh Peygamber’in yaşadığı dönemde insanlar Tanrı’nın emirlerinden uzaklaşarak kötülüğe yöneldi. Bunun üzerine Tanrı, insanlığı büyük bir felaketle cezalandırmaya karar verdi ve Nuh Peygamber’e devasa bir gemi yapmasını emretti.
İnşa edilen gemi 300 adım boyunda, 50 adım eninde ve 30 adım yüksekliğindeydi. Nuh Peygamber, ailesini, kendisine inananları ve her canlı türünden birer çifti gemiye aldı. Ancak oğullarından biri tufana inanmadığı için gemiye binmeyi reddetti.
Kırk gün, kırk gece süren yağmurların ardından yer yüzü sular altında kaldı ve insanlık büyük bir felaket yaşadı. Yalnızca gemide bulunanlar hayatta kaldı.
GEMİ AĞRI DAĞI’NA MI OTURDU?
Tufanın ardından gemi, 150 gün boyunca sularda sürüklendi. Nihayet sular çekilmeye başladığında, geminin Ağrı Dağı’nda bulunan Cudi Tepesi’ne oturduğu anlatılır. Nuh Peygamber, suların tamamen çekilip çekilmediğini anlamak için önce bir güvercin saldı. Kuş konacak yer bulamayarak geri döndü. Bir hafta sonra yeniden gönderdiği güvercin, ağzında bir zeytin dalı ile geri geldi. Bu işaret, suların çekildiğini ve karaya çıkma zamanının geldiğini gösteriyordu.
Nuh ve beraberindekiler, gemiden inerek Ağrı Dağı’nın eteklerinde yeni bir yaşam kurdu. Böylece insanlık, tufan sonrası yeniden çoğaldı.
NUH’UN GEMİSİ AĞRI DAĞI’NDA MI?
Tarih boyunca birçok araştırmacı, Ağrı Dağı’nda Nuh’un Gemisi’nin kalıntılarını aradı. Uydu görüntüleri ve yer bilimcilerin çalışmaları, bölgede gemiye benzeyen bazı oluşumlar tespit etti. Ancak bugüne kadar kesin bir kanıt bulunamadı.
BÖLGEDEKİ FARKLI RİVAYETLER
Doğu Anadolu’da anlatılan diğer söylencelere göre, tufan sırasında gemi önce Süphan Dağı’na çarpmış ve bu olay üzerine gemidekiler “Suphanallah” diyerek dua etmişti. Daha sonra Allahuekber Dağları’na çarpan gemi, bu kez “Allahu Ekber” nidalarıyla kurtulmuştu. Son olarak, büyük bir dağın sivri zirvesine oturduğunda, gemidekiler “Ne ağır dağ” demiş, bu isim zamanla “Ağrı Dağı” olarak değişmiştir.
Bugün bile efsanenin izlerini sürmeye çalışan bilim insanları, Nuh’un Gemisi’nin gerçekten Ağrı Dağı’nda olup olmadığını anlamaya çalışıyor. Ancak kesin bir kanıt bulunmasa da bu efsane, bölgenin kültürel ve tarihi mirasının önemli bir parçası olmaya devam ediyor.
