İZLENİM - Faruk BALIKÇI

HÜDA-PAR tarafından 15-16 Şubat’ta Diyarbakır’da düzenlenen “Kürt meselesine insani çözüm” konulu çalıştayın sonuç bildirgesinin yayınlanmasından sonra ilk tepki Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum’dan geldi.

“Terörsüz Türkiye hedefine ihanetler arsızca artıyor” başlığıyla X platformundan bir paylaşım yapan Uçum, çalıştayı düzenleyenleri, “açıkça ve arsızca Türkiye’nin bölünmesinden yana” olmakla suçladı. Uçum, “Cumhur İttifakından nefret edenlerin ve AK Partili görünenlerin de içinde yer aldığı ama insani olmadığı kesin, bu ‘bölünme çözümü çalıştayı’ Terörsüz Türkiye için başlatılan yeni döneme ihanettir” ifadelerini kullandı.

Çalıştaya katılan AK Partili Mehmet Metiner, Orhan Miroğlu, Uçum’un açıklamasına yanıt verdi. Miroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu arkadaşımız maalesef Kürtlerle ilişkili tarihi, mücadeleleri Türk- Kürt ilişkilerine dair hafızayı her defasında yok saymakta, arka bahçemizdeki Kürt gerçeğini bile ‘emperyalist Kürt dış sorunu ‘gibi anlamsız kelimelerle ifade ederek, onur kırıcı paylaşımlara imza atmaktadır” dedi.

Metiner, X hesabından yaptığı açıklamada, “Her birimiz kendimizden farklı görüşlere karşı eleştiri hakkımızı kullanabiliriz ama edebine uygun bir dille. Ama farklı görüşlere faşizan ve üstenci bir dille parmak sallamak kimsenin haddine değildir” ifadelerini kullandı.

MİLLİYETÇİ KESİM KONGREYE DAMGASINI VURDU, MİROĞLU DEVRE DIŞI KALDI

AK Parti’nin 8. Büyük Kongresi’nde MKYK listesinde sermaye varisleri ve milliyetçi gelenekten gelen isimlerin sayısındaki artış dikkat çekti. AK Parti’deki Kürt temsiliyeti ve çözüm sürecinin etkin isimlerinden Orhan Miroğlu’nun ve Kürt siyasetçilerinin listeye alınmaması sorgulanmaya başlandı. AK Partinin en geniş karar alma organı olan MKYK’nın yarısının değiştiği kongre İYİ Parti ve Gelecek Partisinden istifa ederek partiye katılan 9 isimden ise 7’si MKYK’ya girdi. İYİ Parti’den 5 kişi MKYK’ya girerken, Devlet eski Bakanı Salim Ensarioğlu’da listeye alınmadı. 

Kürt temsiliyetine önem verilmeyen ve bu kadar milliyetçi tahkimatı yapılmışken, MKYK’da sorgulayacak Kürtlerin olması ise pek arzu edilmedi. Her iki taraf yan yana getirilirse problem çıkar diye düşünüldü. Kürşat Zorlu, Dış Türklerden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirilirken, çözüm sürecinin sürdüğü bir dönemde, yurt dışında Kürtlerle alakalı yapılması gereken bir sürü şey varken görmezden gelindi. Bu durumunda AK Partili Kürtleri yeniden düşündüreceği görülüyor. HÜDA-PAR çalıştayında Bizler AK Partinin Kürtlerle olan siyasi ilişkilerinin zayıflamaması ve Kürtlerin Türkiye Cumhuriyetine aidiyet duygularının güçlenmesi için mücadele ediyoruz, siyasi zeminler yüzümüze kapanmadığı sürece de mücadele etmeye devam edeceğiz” demişti. Miroğlu’nun nasıl bir tavır alacağı merakla bekleniyor.

AK PARTİ’DE MİLLİYETÇİLER ÇOĞALDI, KÜRTLERE YER KALMADI 

AK Parti kongresinde milliyetçi kesimin yanı sıra bu kez sermayenin de ağırlığı giderek güçlendi. Kürtlerin oyu iktidarı belirlemesine rağmen MKYK’da yer verilmeyen Kürtler sessizliğini korudu. İktidarın milliyetçilerde yana tercihini yapması ileriki dönemlerde bir ayrışma yol açacağı da ifade ediliyor. İktidarın bu tercihinde sadece Öcalan ile yürütülen çözüm sürecinin etkili olduğu belirtiliyor. 

AK Parti’nin milliyetçiliğe ve sermayeye açılmasının tesadüf olmadığını, Kürt kimliği taşıyanların hem Devlete hem de Kürtlere karşı AK Partide güçlü bir temsiliyet olmadığı zaman ise yeni bir sürecin sağlıklı yürüyemeyeceği ifade ediliyor.

Muhabir: Faruk BALIKÇI