Diyarbakır'ın Kulp, Silvan ve Hazro ilçeleri üçgeninde kalan Taşköprü, OHAL döneminde yüksek güvenlikli bölge ilan edilerek yıllarca sivillerin girişine kapatılmıştı. Terör örgütü PKK'nın bir dönem sözde ‘kurtarılmış bölge’ ilan ettiği ve uzun süre güvenlik nedeniyle sivillerin giremediği, askeri operasyonlar yapılan, adeta saklı cenneti andıran Taşköprü doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla şimdilerde ziyaretçilerini büyülüyor.
Bölgede terör eylemlerinin sona ermesi ve güvenlik güçlerinin sahada kontrolü sağlamasıyla birlikte Taşköprü'deki doğal güzellikler de hafta sonu piknikçilerin ve tarih tutkunlarının akınına uğruyor. Bölgeyi sadece Diyarbakır'da yaşayanlar değil, Türkiye'nin farklı illerinden, hatta geçmiş yıllarda Avrupa ülkelerine iltica etmiş yerli ve yabancı turistler de ziyaret ediyor.
SAKLI CENNET OLARAK TANIMLANIYOR
Kentte yükselen bunaltıcı sıcaklardan dolayı 9 günlük bayram tatilini de fırsat bilen doğaseverler Taşköprü'ye giderek piknik yapıyor ve buradaki tarihi kanyonu yakından görebilme fırsatı buluyor. Berrak akarsuda gençler yüzerek serinliyor. Tarihi yerleşimi ilk çağa dayanan şelalesi ve berrak suyu ile görenleri büyüleyen Taşköprü kanyonu, Sultan 2. Abdulhamid döneminde bu kanyona inşa edilen Osmanlı mimarisine ait motifleri, iki gözlü Taşköprü ve taş yoldan adını alan kanyon, çevresindeki doğal kaya oyukları ve mağaralardaki kalıntılar ile tarihin izlerini taşıyor. Yüksekliği 200 metreyi aşan kanyondaki doğal güzelliklerin tarih ile buluşmasıyla ziyaretçileri tarafından ‘saklı cennet’ olarak adlandırılıyor. Taşköprü'deki tarihi yol günümüze kadar vatandaşların kullanımında olmasına rağmen ilk günkü ihtişamını koruyor.
ATATÜRK'ÜN YOLU
Taşköprü ve yol, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1. Dünya Savaşı'nda kullandığı ve Hazro ilçesinde konaklandığı yer olarak da tarihi belgelerde yer alıyor. Önemli bir kervan yolu olarak bilinen Taşköprü ve çevresindeki doğal kalıntıların Milattan Önce 10 binli yıllara dayandığı tarihçiler tarafından açıklanıyor. Köyün Kürtçe adı ‘Goderne’ olarak bilinirken, bölge halk arasında ‘vadi’ anlamına gelen ‘Geliye Goderne’ olarak tanınıyor. Köprüden geçen yol halk arasında da Atatürk yolu olarak biliniyor.
ATATÜRK RUS SALDIRISINI DURDURMAK İÇİN BURAYI KULANDI
Köprüye açılan yolun en önemli özelliklerinden biri Mustafa Kemal Atatürk'ün, 1. Dünya savaşında Rus saldırılarını Muş cephesinde durdurmak için cepheye giderken bu yolu kullanması ve geceleri de köprü yakınındaki Hazro'da konaklaması. Bu yolu kullanan Mustafa Kemal Atatürk Kulp-Muş sınırındaki Şenyayla Vadisinde 1. Dünya Savaşı’na katılıyor ve yolun adı bu tarihten sonra yöre halkı arasında ‘Atatürk'ün yolu’ olarak kalıyor. Taşköprü kanyonu son dönemlerde doğaseverlerin uğrak yeri oldu. (kaynak: sözcü)