SÖYLEŞİ - Faruk BALIKÇI
Şavata, "Ahmet Kaya bir devrimin sembolüdür. Kimsenin tekelinde değildir. Siyaset Dünyasında Barışın Elçisi Selahattin Demirtaş'ı çekmek isterim. İnşallah bir gün nasip olur çekerim" dedi.
Gani Rüzgar Şavata ile Kürt sinemasından siyasete ve Ahmet Kaya filmi ile ilgili Güneydoğu Ekspres'in sorduğu sorulara şu cevapları verdi.
*İzin alınmadan Ahmet Kaya filminin çekildiği konusunda eleştiriye ne diyorsunuz?
“BEN BU FİLMİ ÇEKMESEYDİM YAVUZ BİNGÖL ÇEKECEKTİ”
“Ahmet çocukluk arkadaşım ve hemşerimdir. Yusuf Hayaloğlu ablası Gülten Kaya'ya 'o geceyi' Ahmet Kaya’nın filmini benim çekebileceğini söyledi. Bunun üzerine hazırlığını yaptık. Ancak İbrahim Kalın'ın Paris'te Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret etmesi ve ardından Erdoğan'ın istenirse mezarının Türkiye'ye getirilebileceği açıklamasının ardından filmin Yavuz Bingöl tarafından (ilk kez size açıklıyorum) çekileceği haberini aldım. Abisi Mustafa Kaya'dan izin alarak çekime başladım. Gülten Kaya bizim gelinimizdir. Her zaman başımızın tacıdır.”
*Ahmet Kaya dik duran bir sanatçıdır. İsmini böyle bir tartışmanın içine sokmak sizi rahatsız etmedi mi?
“AHMET KAYA KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİLDİR”
“Beni niye rahatsız etsin ki. Ahmet Kaya benim dava arkadaşım. İlkelerimiz, düşüncelerimiz birdir. Biz ikiz kardeşiz. Siyaset dünyasından gelmişiz. Gel gör ki paraya boğulanlar, boyun eğenler rejimden yararlananlar Ahmet Kaya'nın filmini yapmak istediler. Dik duruşumla ben yaptım ve başardım. Bizzat o geceyi yaşatmışım. Bu tarihi bir belgedir. Yarınlarda Ahmet Kaya'yı yaşatacaktır. Ben dik durdum onun duruşunu da filmde sergiledim. Ahmet Kaya artık bir devrimin sembolüdür. Halkın sesidir halkın nefesidir. Onun için Ahmet Kaya kimsenin tekelinde değildir. Para için yapmadım. Bu filmi çektiğim için gurur duydum. Silahı kafama dayayarak çektim. Korkmadım, yüreğimde, zihnimde halkımızın cesaretini arkama alarak çektim. Gururluyum rahatsız değilim. Rahatsız olanlar utansın. Ahmet Kaya'ya terörist diyerek sinema salonu vermeyenler utansın.”
*Günümüz siyaset dünyasında bir filim çekmek isteseydiniz kimin filmini yada hangi olayın filmini çekerdiniz?
“BARIŞ'IN ELÇİSİNİ ÇEKERDİM”
“Selahattin Demirtaş'ın filmini çekmek isterdim. Onun mücadelesini onun fikirlerini çekeceğim. Selahattin Eyyubi'yi, Şeyh Sait, Seyit Rızayı çekmek hedefimdir. Ama siyasette canım kardeşim Selahattin Demirtaş'tır. İnşallah bir gün nasip olur çekerim. O benim canım ciğerimdir.”
*Kürt sinemasında büyük bir gelişim görünüyor. Dünyada sinemasında gelişmekte olan Kürt Sineması hakkında neler düşünüyorsunuz?
“Ben cesareti Diyarbakır halkından aldım”
“Irak Kürdistan'ında 6 sinema salonu inşaa ettim. Erbil film festivalini başlattım. Kadir İnanır jüri başkanlığı yaptı. Yılmaz Güney, Ahmet Kaya’ya onur ödülleri verdik. Şu anda da Esenyurt film festivalini kuruyoruz.
Kürt sineması hareketini ben başlattım. Makasladılar, sansür uyguladılar. Ama duruşumdan hiçbir zaman ödün vermedim. Boyun eğmedim. Kültürümü hem yaşadım hem yaşattım. Halepçe'yi çektim. İlk Kürt filmi, alevi felsefesini cem evlerinde sahneye koydum. Yasak türküleri filme taşıyan da benim. Ben bu cesareti Diyarbakır halkından aldım. Cezaevlerinde kendilerini açlığa mahkûm edenlerden meydanlarda kendini yakanlardan bu cesareti aldım.”
*Eserleriniz neden salon bulamıyor?
“VASİYETİMDİR BENİ DİYARBAKIR'A GÖMÜN”
“Neden bulacak ki. Sansür uygulanıyor. Salonların sahipleri paranın esirleridir. Tüm bunlara rağmen Ama Ahmet Kaya filmi 81 ilde Ortadoğu'da oynadı. Çektiğim filmler bana çok ödüller getirdi. Ben ödül alayım diye film yapmadım. Bakmayın Nuri Bilge Ceylanlar'ın filmlerine onların ne özü var ne sanatı var. Benim vasiyetimdir ben ölürsem Diyarbakır'a gömün. Vasiyetim budur. Sana da söylüyorum. Mezarıma adım yazılmasın sadece burada yatan sur taşlarından biridir yazılsın.”
Bir dönem siyaset dünyasında gözüktünüz. Gani Şavata neden aktif siyasetten vazgeçti?
“ESENYURT'TA DEM PARTİ ADAYIYDIM”
“Ben gözümü sinemada açtım açalı filmlerimde hep Kürt sorunu var. Siyaset var. Hangisi siyaset değil ki. Sinema nedeniyle Devlet Güvenlik mahkemelerinde yargılandım. Bedel ödedim. 3, 5 yıl Erbil'de kaldım. Gelemedim. Ben siyasetten çekilmedim. Bu yıl Esenyurt DEM Parti adayı idim. Ancak, CHP ile ittifak yapılınca Ahmet Özer'de karar kılındı. Birlikte sahaya indik. Kapı kapı dolaştık. Aslında Ahmet Özer'i kazandıran benim. Değerli bir hocadır. Esen yurt’ta film festivali kuracağız. Bunun hazırlığını yapıyoruz.”
*ŞİMDİKİ SİYASET DÜNYASININ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
“Türkiye'de siyaset mi var. Kirli bir siyaset. Yalancılar, hırsızlar, talancılar siyasetin içinde boğuluyorlar. Şimdiki siyaset dünyası ABD'nin başında bunaklar, İsrail'in başında katiller var. Oyunlar oynanıyor bu tarafta da firavunlar var. Kapıları da biz açıyoruz. Hepsi de buradan geçiyor.”