ÖZEL HABER - Jan BELEK
Diyarbakır’da hava kirliliği her geçen gün artıyor. Maraş depreminin ardından ağır hasarlı binaların yıkılması ile kent içinde artan kirli hava, yüksek yapılar ile daha da artıyor. Kentteki hava değişimini ve nedenleri Güneydoğu Ekspres’e değerlendiren Diyarbakır Çevre Mühendisleri Odası Eş Başkanı Resul Almastaş, Diyarbakır’ın tozlu bir yapıya sahip olduğunu belirterek, deprem sonrası yıkımların toz oluşumunun arttığı söyledi. Almastaş, bunun da hava kalitesini düşürdüğünü söyledi.
“ARTAN YÜKSEK YAPILAR HAVA GİRŞİNİ ENGELLİYOR”
Şehir merkezindeki hava ile Talay Tepe ve Araştırma Hastanesi bölgelerinde havanın çok farklı olduğunu ifade eden Resul Almastaş, “Yazın bile oralar eserken şehir merkezi sıcaktan kavruluyor, bunun temel sebebi ise yapılaşmadır. Şehrimiz hava almaya müsait. Kentteki mimari yapılar, şehrin hava alma ana arterlerini kapatma yönünde ilerliyor. Özellikle Mastfroş Caddesi dediğimiz ve şehrin içme suyu tesislerinin bulunduğu taraflar, Karacadağ ve Kayapınar bölgesi, şehrin hava giriş ana arterinin olduğu yer ve artık oralarda yüksek yapılar yapılıyor. Bu yüksek yapılar, zamanla kentin hava almasını engelleyecek ve havanın mevcut durumdan daha kötü bir duruma gitmesine sebep olacak” dedi.
KENTTE SADECE BİR HAVA ÖLÇÜM İSTASYONU VAR
Diyarbakır’daki kaliteli hava ölçüm istasyonlarının azlığından da yakınan Resul Almastaş, 2 milyonu aşkın nüfusa sahip Diyarbakır’da, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı sadece bir istasyonun olduğunu belirtti. “Mevcut ölçüm istasyonunun sağlıklı veri yansıttığını söyleyemeyiz” diyen Almastaş, şöyle devam etti:
“Kurulum yeri şehrin tam göbeğinde. Etrafı yüksek yapılar ile kapalı olan bir alanda yer alıyor. Ölçüm yapsa da hava kalitesi ile ilgili gerçek manada bir yol gösteremez bizlere. Evet bir ölçüm alınıyor ama bilimsellik konusu tartışılır. ‘Yeteri kadar kalibrasyon yapılmış mıdır? Bakımları zamanında yapılıyor mu? Bakımları masraflı olduğu için tasarruf tedbirlerine takılıyor mu?’ gibi sorular cevapsız kalıyor. Sadece Diyarbakır değil, Mardin, Batman, Bitlis, Şırnak, Hakkari ve Van gibi büyükşehirde de, yeteri kadar ölçüm cihazının olmaması büyük bir sorun bize göre. Diyarbakır’da en az 5 ölçüm istasyonunun olması gerekiyordu. Bizce sağlıklı bir veri ancak o şekilde elde edilebilir.”
