Çukorbirlik tarafından geçtiğimiz günlerde pamuk alım fiyatı 18,5 lira olarak açıkladı. Ancak geçen sene bu rakam 21 liraydı. Artan maliyetlere rağmen Çukobirlik’in geçen yıldan daha düşük fiyat açıklaması hem üreticilerin hem de ziraat odalarının tepkisine neden oldu.
Duvar’dan Fatma Keber ile Ardıl Batmaz, Diyarbakır, Urfa ve Adana’dan pamuk üreticileriyle görüştüler. Üreticiler, gelirlerinin maliyetlerini karşılamadığı gerekçesiyle çiftçiliği bırakma noktasına geldiklerini belirtiyor. Ziraat odaları da böyle giderse önümüzdeki dönemde pamukta üretim düşüşü yaşanabileceği nedeniyle endişelendiklerini ifade ediyor.
‘DİYARBAKIR 5. SIRAYA DÜŞTÜ’
Uzun ve ince elyaflarıyla, yüksek verimliliği ve ince dokusuyla bilinen Diyarbakır pamuğu, Türkiye'nin pamuk üretimindeki zenginliğini ve kalitesini de simgeliyor. Geçen yıl ekim alanı açısından Urfa'dan sonra ikinci il konumunda bulunan Diyarbakır, Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Diyarbakır Şube Başkanı Abdussamed Ucaman’a göre beşinci sıraya geriledi. Ucuman’a göre bunun nedenlerinin başında fiyat politikası ve tarımsal politikalar geliyor.
Ziraat Mühendisleri Odası’nın hazırladığı kütle pamuk maliyet tablosuna göre 1 kilo kütlü pamuğun maliyeti 21,73 lira. Bu tabloya göre pamuk üreticisi, zararına satışa zorlanıyor. Üretici karı ile birlikte fiyatın en az 29,34 liraya yükseltilmesi gerektiğini belirten Ucuman, “Genel anlamda biz çiftçinin bir sonraki yıla nasıl gireceği ve tarımın sürdürülebilirliği ile ilgili değerlendirmeler yapıyoruz. Çiftçi belirlenen fiyat ile gerçekten ciddi bir sıkıntı içerisine girecek. Otoriteler, tüm bu girdilerin mevcut durumu üzerinden kar amaçlı bir değerlendirme yaparak düzenlemeye gidiyor. Ancak gerek yükselen girdi maliyetleri, gerek ise ekonomik krizle mücadele eden çiftçi, fiyat kırımı dolayısıyla içerisinden çıkılamayacak bir sürece sürükleniyor. Biz pamuk fiyatının yılbaşından itibaren belirlenmesi gerektiğini ve çiftçinin de ona göre bir öngörü oluşturması gerektiğini söylüyoruz. Çiftçinin bu yıl ektiği pamuğun geliri, gelecek yılın tarla hazırlığına bile yetmiyor. Dolayısıyla çiftçi, tarlasını ekmekten kaçmaya başlıyor. Pamuk üretiminde Diyarbakır 5. sıraya düştü. Bu düşüşün fiyatlarla da alakası var” dedi.
‘ÇİFTÇİYİ BİR SONRAKİ YILA ÇIKARMANIN ALT YAPISI OLUŞTURULMALI’
Diyarbakır pamuğunun iklimsel koşullar gereği diğer illerden geç toplandığını, dolayısıyla Diyarbakır pamuğunun ucuza gittiğini belirten Ucuman, hem hükümetin, hem de Çukobirlik’in inisiyatif alarak çiftçiyi bir sonraki yıla çıkarmanın alt yapısını oluşturması gerektiğini belirtti.
Ucuman, çözüm olarak “Çiftçinin elinin rahatlatması için fiyatın 29,34 liraya yükseltilmesini ve tarımsal danışmanlık sisteminin aktifleştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz” önerisini sundu. Ucuman, konuyla ilgili şunları söyledi: “Danışmanlık hizmeti görmeyen bir alanda gereken sonuçların alınmadığını bugün dünyanın gelişmiş ülkeleri de kabul ediyor. Buna göre politikalar oluşturulmalı ve tarımsal üretim alanları bilimsel yöntemlerle desteklenmelidir. Diyarbakır’da bir ‘tarım komitesi’ oluşturmaya başladık ve bu komite ile birlikte kararları sivil toplum kuruluşları ile ortak bir şekilde alacağız. İlk olarak Toprak Mahsulleri Ofisi’nin buğday alım fiyatına ilişkin bir çalışma yaptık ve bu çalışma çiftçinin lehine sonuçlandı. Çiftçinin emeğinin karşılığını alamama durumunu Diyarbakır’da kaldırmaya çalışıyoruz. Bunu buğdayda başardık ve şu an pamuk için çalışmalarımız sürüyor.”
“RAKAMLAR BİRBİRİNİ TUTMUYOR”
Ancak beklentilerle açıklanan rakamlar birbirini tutmuyor. Akçakaleli çiftçi Mahmut Demir, açıklanan fiyata ilişkin şunları söyledi: “Çiftçi perişan, geçen sene Çukobirlik 21-22 liraya pamuğun fiyatını kesti, bu sene 18,5 lira yaptı. Örneğin geçen sene pamuktan yapılan kumaşın metresi 50 ile 100 lira civarındaydı. Ama bu sene 500-700 lira arasında. Her şey yükseldi ama pamuğun fiyatı maalesef yerinde sayıyor. Hatta yerinde saymıyor, geriye gidiyor.”
Hilvan'da çiftçilik yapan Sinan Çiftçi de ne yapacağını düşünen üreticilerden. Çiftçi, “Geçen sene perişandık, bu sene perişan oğlu perişan olduk” ifadelerini kullandı.
Girdi fiyatlarını söyleyen Çiftçi, “Pamuğu komple satsak elektrik parasını karşılamıyor. Bu sene zararımız çok fazla. Geçen sene yine zarardı ama maliyet biraz düşüktü. Bu sene maliyet yüzde 300 -400'e çıktı” diye konuştu.
‘ÜRETİMİ BIRAKIP TARIM İŞÇİSİ OLMAYA GİDİYORUZ’
Akçakale'de çiftçilik yapan İsmail Yılmaz ise şunları söyledi: “Şu anda gübreyi ödeyemiyoruz, Biçer parasını, sulamayı DEDAŞ borcumu, ilaç parasını ödeyemiyorum.”
Üretimi bırakmayı düşündüğünü söyleyen Yılmaz, “Mevsimlik tarım işçisi olacağım artık. En son çocuklarıma, aileme dedim, ‘kalkın Malatya'ya çalışmaya gidiyoruz. Kayısıya gideceğiz.’ Çünkü battık. Tarlayı, hayvanları her şeyi bırakıp gidiyoruz” dedi.
‘KİMSENİN TADI YOK’
Adanalı pamuk üreticisi Şevket Uludağ ise hem açıklanan fiyattan hem de verim düşüklüğünden şikayetçi. Uludağ, “Havaların aşırı sıcak gitmesinden ve bizim bölgemizde pembe kurdun çok aşırı olmasından dolayı şu anda büyük bir verim kaybı var” dedi. Açıklanan fiyattan da memnun olmadığını ifade eden Uludağ, gelecek yıllarda bu üründen vazgeçebileceğini sözlerine ekledi.
‘BEYAZ ALTIN ŞU ANDA CAN ÇEKİŞİYOR’
Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, Adana’nın pamuk rekoltesinde düşüş beklediklerini söyledi: “182 bin dönüm alanda pamuk ekimi var. Biz 100 bin ton rekolte bekliyoruz.” Doğan, pamuk ekiminin yıllar içerisinde düştüğünü hatırlatarak bunun gerekçesi olarak pamuğa biçilen düşük fiyatı ve yetersiz destekleri gösterdi.