Amed Sağlık Platformu, 17 Nisan Sağlıkta Şiddetle Mücadele Günü sebebiyle açıklama yaptı. Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan açıklamada “Ölmek değil, yaşamak ve yaşatmak istiyoruz” pankartı açıldı. Platform adına açıklamayı yapan SES Diyarbakır Şube Kadın Sekreteri İlknur Ayık, “Sağlık emekçileri olarak zor koşullarda çalışıyoruz. Çalışma ve yaşam koşullarımız yıllar içinde düzeltilmemiş, taleplerimiz karşılanmamış, yeni sorunlar eklenerek giderek katmerleşmiştir. İçinde bulunduğumuz her türlü zorluğa rağmen, en iyi şekilde hizmet vermek için gecemizi gündüzümüze katıyoruz” dedi.
“YIPRANIYORUZ, YIPRANMA HAKKI ALAMIYORUZ”
“Yıpranıyoruz, yıpranma hakkı alamıyoruz” diyen Ayık, şöyle devam etti: “Ücretlerimiz giderek eriyor, elimize geçen para artsın diye daha çok çalışmaya, daha çok nöbet tutmaya zorlanıyoruz. Personel eksikliği giderilmiyor, geçici görevlerle sürekli boşlukları doldurmaya zorlanıyoruz. İş güvencemiz yok, sürekli tehdit altındayız. Sağlık bir ekip işi iken, her birimizin rolü biricik ve vazgeçilmez iken sağlık emekçileri arasında ayrımlar oluşturuluyor, aramızda farklılıklar yaratılarak iş barışımız bozuluyor. Başta ücretlerimiz olmak üzere eşit koşullarda ve eşit haklarla çalışmamız engelleniyor. Çıkan her yeni düzenleme bu farkı kapatmak bir yana, daha da derinleştiriyor. Bize bu çalışma koşularını dayatan şeyin, sağlık sisteminin getirildiği nokta olduğunu, emekçilerin haklarını her alanda budamaya niyetli sistem olduğunu iyi biliyoruz. İçinde hizmet vermeye çalıştığımız sağlık sisteminin yeterli olmadığını gayet iyi biliyoruz.”
“GÜVENLİ ÇALIŞMA ALANLARI İSTİYORUZ”
Sağlıktaki şiddetin sadece hasta ve yakınlarının emekçilere yönelik şiddeti olmadığını kaydeden Ayık şunları söyledi: “İşkolundaki emek ve meslek örgütleri olarak önerdiğimiz sağlıkta şiddet yasasının tek bir virgülü dahi değiştirilmeden kabul edilmesini istiyoruz. Sağlık emek-meslek örgütleri ve uzmanlık derneklerinin önerileriyle güvenli çalışma alanları istiyoruz. Mesleklerimizi hedef gösteren tüm kitle iletişim araçlarının denetlenmesini istiyoruz. Cumhurbaşkanı, Sağlık Bakanı başta olmak üzere iktidar ve muhalefetin tanınan yüzleri ile işkolumuzdaki emek ve meslek örgütlerinin yöneticilerinin de içinde yer aldığı ve sağlık emekçilerine yönelik şiddeti azaltmaya yönelik kamu spotları hazırlanmalı ve TV’lerde yayınlanmalıdır. İlkokuldan Üniversiteye kadar insan hakları, demokrasi, demokratik yaşam konularında farkındalık yaratacak eğitim süreçleri müfredatlara acilen eklenmelidir. Dr. Ersin Arslan şahsında yaşamını yitiren tüm sağlık emekçilerini bir kez daha saygıyla anıyoruz.”