ÖZEL HABER-Sertaç KAYAR

Bismil’de üzerinde 112 Acil Sağlık yeleği, altında sepetli motosikleti ile sıcak, soğuk demeden köy köy gezen bir baba. Celal Çin, 54 yaşında ve 3 çocuk babası. İlerleyen yaşına rağmen çocuklarının ihtiyacını karşılayabilmek ve evini geçindirebilmek için soluksuz çalışıyor. 
Köylerde, şehir çöplüğünde, tarla ve fabrika önlerinde plastik, demir, alüminyum, bakır gibi malzemeleri toplayarak evine getiren Çin, ayrıştırdıktan sonra eskicilere satıyor. Günde 15 saat çalışan Çin, ortalama günlük kazancının ise 200-400 TL arasında değiştiğini söylüyor. Çin “Eğer sadece yaptığım bu iş olsa aç kalırım, komşular ve hayırsever bazı insanlar yardımcı oluyor” diyor.

Diyarbakır'da Bir Babanın Ağır Yükü2

BİR ÇOCUĞU BÖBREK HASTASI

Yaşadığı zorlukları ve yaşam mücadelesini gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e anlatan Çin, birçok işte çalışmış. Bir çocuğu böbrek hastası olan Çin “Dondurma, tatlı, çöp, inşaat genelde bu işlerde çalışıyorum, serbest yani. Bir çocuğum 6 seneden beri böbrek hastasıdır. Doktorlar ‘bir böbreği ölmüş’ diyor. 2 ayda bir randevusu var. En büyük kızım 2. Sınıfa gidiyor, diğerleri daha küçük. Eğer sadece yaptığım iş olursa ben aç kalırım, komşuların sayesinde tutunabiliyorum. Hayırsever insanların sayesinde ayda yılda bir yardımcı oluyorlar. Bir gün tokuz, bir ay açız. Yaşamımız bu, her şey ortada. Yapacak bir şey yok” dedi.

Diyarbakır'da Bir Babanın Ağır Yükü3

“İŞ YERİM YOK, EVE GÖTÜRÜP AYRIŞTIRIYORUM”

Günlük kazancının belli olmadığını kaydeden Çin, bazen eve eli boş geldiğini söylüyor. Bazen topladığı atıkların para karşılığında verildiğini bazen de “Fakirdir” deyip ücretsiz verildiğini ifade eden Celal Çin, “Günlük kazancım belli değil. Bazen 200, bazen 400 TL, bazen de hiç olmuyor. Bazı günler boş gidip eve boş dönüyorum. Halimi görüyorsunuz işte. Sabah 05.30’da kalkıyorum yiyeceğimi heybeme koyup çıkıyorum. Köy köy geziyorum. Sondajcıların yanında, ilaç deposu, çöp… İş yerim yok, evim de kira, onun için topladıklarımı eve götürüp orada ayrıştırıyorum. 3-4 gün sonra da götürüp hurdacılara satıyorum” diye  konuştu.

“HERKES PİKNİĞE GİDER, BEN 24 SAAT GÜNEŞ ALTINDAYIM”

Yakıt fiyatlarındaki yüksek artışa dikkat çeken Çin, motorun masrafının daha çok arttığını söylüyor. Konu çocuklarından açılınca duygulanan Çin, şöyle devam ediyor: “Şimdi bayram oluyor, seyran oluyor çocuklarıma istedikleri ayakkabıyı alamıyorum, mutfağımı dolduramıyorum. Herkes pikniğe gider ben 24 saat güneşin altındayım. Benim aylık gelirim zaten yok belli değil çünkü. Çoğu zaman boş geliyorum.”

Diyarbakır'da Bir Babanın Ağır Yükü

“HEM ÇEVRE HEM BEN FAYDALANIYORUM”

Yaptığı işin doğaya da faydası olduğunu kaydeden Celal Çin, şunları söyledi: “Mesela çocuk bu ilaç kutusunu eline alırsa zehirlenir, yada doğada kalırsa zarar verir. Ben bunu topluyorum hem ben faydalanıyorum hem çevre faydalanıyor. Ota da doğaya da insana da zarar vermiyor ve aynı zamanda çoluk çocuğumun ekmeğini çıkarıyorum. Günde ortalama bazen 6-7 köy geziyorum. Bir çöp var, gidiş geliş 97 km. uzak. Oraya gidip tırmıkla girip oradan demir, metal, bakır alüminyum, plastik şişe topluyorum. İşim böyle.”

“112 YELEĞİ, SÜRÜCÜLERİN BENİ GÖRMESİNİ SAĞLIYOR”

Üzerindeki 112 Acil sağlık yeleğini olan Çin, nedenini şöyle anlatıyor: “Genelde geç saatte eve dönüyorum. Yollar tehlikeli. Bu nedenle 112 yeleği giyip sürücülerin beni görmesini sağlıyorum. Parladığı için şoförler beni fark ediyor. Kendimi böyle koruyorum.”

Muhabir: Sertaç KAYAR