Haber – İbrahim İnanç Yıldız

6 şubatta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.6 ve 7.7 depremlerin etkilediği Diyarbakır’da Dicle Nehri kenarına kurulan çadır kent, 15 martta kentte etkili olan yoğun yağış sonrası boşaltılmıştı. Diyarbakır Valiliği o dönem tahliyenin tedbir amaçlı ve geçici süre için yapıldığını hava şartlarının normale dönmesinin ardından yurttaşların yeniden çadır kente yerleştirileceği açıklanmıştı.  Ancak yapılan bu açıklamadan sonra depremzedeler yeniden çadır kentte yerleştirilmezken çadırlar bir ay önce asker ve bekçiler tarafından toplanılmaya başlanmıştı. Kalan çadırlar ise AFAD’dan gelen çağrı üzerine Dicle Üniversitesi Arama Kurtarma Ekipleri tarafından toplanmaya başlandı.

Dicle Üniversitesinden yapılan açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye'de üniversiteler arasında ilk akredite belgesi alma yolunda ilerleyen ekibimiz Dicle Üniversitesi Arama Kurtarma (DÜAK) AFAD' tan gelen çağrı üzerine Diyarbakır'da AFAD koordinasyonunda çadır kentte çalışmalarını sürdürüyor. Dicle üniversitesi Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Karakoç tarafından kurulan DÜAK ekibi ‘bugünün çalışması yarının hazırlığı’ sloganıyla her türlü doğal afetlerde, olumsuzluklara karşı ihtiyaç duyulduğunda Afet farkındalığına sahip, afetlerle ilgili kavramları bilen, müdahale konularında bilgi sahibi olmak ve farkındalık yaratmak amacıyla ekibimiz bir yandan AFAD' tan gelen çağrılara cevap verirken diğer yandan eğitimlerine devam ediyor.”

Ne olmuştu?

AFAD, deprem sonrası Diyarbakır’da Silvan yolu üzerinde Dicle Nehri kenarında depremzedelerin geçici barınması için içerisinde bin 900 çadırın yer aldığı çadır kent kurmuştu. Çadırlardan 400’üne evsiz kalan depremzedeler yerleştirilmişti.

Çadır kent kurulmadan önce TMMOB başta olmak üzere, kentteki kitle örgütleri, nehrin taşması, boğulma, su baskını gibi tehlikelere karşı günlerce Diyarbakır Valiliği ile yetkili kurumları uyardı, ancak uyarılar dikkate alınmamıştı. 15 Mart'taki sağanak yağmurda çadır kenti su bastı ve depremzedeler tahliye edilmişti. Çadır kentin elektrik şebekesi ve su alt yapısı için harcanan 125 milyon TL ise boca gitmişti.