ÖZEL HABER - Mehmet Rumet SOYLU / Veli BALTACİ
Diyarbakır Bedensel Engelliler Derneği, engellilerin yaşadıkları sorunlara çözüm bulmak için 30 yıldır çalışma yürütüyor. Diyarbakır Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Ömer Askan, yaşanılan sorunlara dikkat çekerek, kent içinde yaşam koşulları noktasında hala zorluklar yaşadıklarını söyledi. Diyarbakır’da 8 yıl önce kurulan ve daha sonra kapatılan Kent Konseyi’nin aktifleşerek Engelliler Kent Konseyi’nin de yeniden faaliyete başladığını kaydeden Askan, “Bu kentimiz için hem bir gereklilik hem de çok önemli bir çalışma” dedi.
“ŞARJ CİHAZLARININ KONULMASI MEMNUNİYET VERİCİ”
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Daire Başkanlığı’nın engelliler için çok önemli bir gelişme olduğunu ifade eden Askan, “Tabi bir daire başkanlığının kurulmuş olması kendi başına yeterli değil, bu dairenin biz engellilerin sorunlarının tespiti ve giderilmesi için tam çalışır vaziyette olması şart ve önemlidir. Bunun bu şekilde olacağına dair son derece umutluyum ben. Yerel yöneticilerimizin bu konuda çok hassas olduklarını biliyor ve gözlemliyoruz. Bedensel engellilerin kullandığı akülü sandalyeler için kentin 5-6 noktasında şarj cihazlarının konulması da son derece memnuniyet vericidir. Bu anlamda umarım bu sayı daha da fazlalaşır. Biz dernek olarak Konseyin bir bileşeniyiz ve bundan sonraki tüm çalışmalara katkı sunacağımızı ifade ettik” dedi.
“BÖLGEMİZ VE KENTİMİZ İÇİN ENGELLİ KOMPLEKSİ”
“Bu güne kadar çeşitli nedenlerden dolayı biz engellilerin sorunlarının giderilmesi yönünde pek de bir şey yaşanmadı” diyen Askan, şöyle devam etti: “Mevcut Belediye eş başkanlarımızdan, bölgemize ve kentimize hizmet ve hitap edecek bir engelli kompleksinin kurulmasını talep ettik. Sağ olsun Sayın Eş Başkan Doğan Hatun bu konuya çok sıcak baktı ve elinden geleni yapacağını söyledi. Böylesi bir kompleks, tüm engelli yurttaşların sosyalleşmesi ve ihtiyaç duyulması halinde rehabiliteye yönelik çalışmalarla karşılaşması açısından önemli bir adres olacaktır. Böyle bir kompleks biz engellilerin rahat bir nefes almasının da kapısını aralayacaktır.”
“KENTİN MİMARİSİ, ENGELLİLER İÇİN CEHENNEME DÖNÜYOR”
Kentin mimari yapısı nedeniyle engellilerin yaşadığı zorluklara dikkat çeken Ömer Askan, şöyle devam etti:
“Kentimizin mevcut durumdaki mimari yapıyla, biz engelliler adeta cehennemi yaşıyoruz. Aklınıza gelebilecek en büyük zorluklarla savaşmak zorunda kalıyoruz. Yürüme ve görme engellilerin en önemli yaşam alanları kaldırımlardır. Maalesef ki biz kendi kentimizde kaldırımları güvenli şekilde kullanamıyoruz. Yürümek için elimizdeki bastonun ya da tekerlekli sandalyelerin yürüyüş güzergahları, tabiri caiz ise sürekli işgal altındadır. Rampalarımız çok da güvenle kullanabileceğimiz bir şekilde yapılmıyor. Bazı rampalar, engelli olmayan yurttaşların bile kullanabileceği seviyede değiller. Bu yetmezmiş gibi rampalarımızın başlangıç ya da son duraklarında esnaflar tarafından sürekli bir işgal edilir vaziyette oluyor ve bu bizim seyahat alanımızı kısıtlıyor’’ dedi. Ayrıca; ‘’Biz bedensel engelliler, tekerlekli sandalyelerimiz ya da bastonlarımızla o zorlukları az da olsa aşabiliyoruz. Ama görme engelli bir yurttaşın yol güzergahının işgal edilmiş olması, hem yürümeyi engelliyor hem de güvenlik açısından ciddi bir tehlike oluşturuyor” şeklinde konuştu.
“HAYATIMDA DİYARBAKIR SURLARI’NA ÇIKMIŞ DEĞİLİM”
Ufak dokunuşlar ve toplumsal bilinçlenmeyle birçok sorunun çözülebileceğini kaydeden Askan, “Bakın çok hazin bir durumdur, ben hayatımda Diyarbakır surlarına çıkmış ve zaman geçirmiş değilim. Keza, kentimizin birçok tarihi mekanlarını da ziyaret edecek fiziki koşullar mevcut değil. Çünkü engelli yurttaşları, gezmek ve zaman geçirmek konusunda rahatlatacak mimari bir şey yapılmış değil. Tarihi eserlerimizin fiziki yapısının korunması kesinlikle önemlidir. Ama teknoloji hızla geliyor ve çok değişik asansör modelleri kullanılabiliyor dünyanın başka yerlerinde. Diyarbakır’ımız da neden böylesi gelişmelerden yararlanmasın? Bu eksiklikler, tüm kamu kuruluşları için de geçerlidir aslında. Üstelik sadece kentimizin engellileri için değil, şehir dışından gelecek engelli misafirlerimiz için de iyi bir çalışma olacaktır” dedi.
“TOPLU ULAŞIM KONUSUNDA DA SIKINTILAR YAŞIYORUZ”
Kent içi ulaşım konusunda da sıkıntılar yaşadıklarını belirten Askan, şunları kaydetti:
“Toplu ulaşım araçlarında pek de kolaylık görmüyoruz. Ücretsiz seyahat sorunu hemen herkes tarafından bilinen bir durum. Sorunların aşıldığı söylense de yer yer devam ediyor. Yanı sıra biniş ve inişler konusunda özellikle biz tekerlekli ya da akülü sandalye kullananlar oldukça zorluklar yaşıyoruz. Binmek istediğimiz aracın gerekli manevraları yapması ve biraz sabırlı olması konusunda. Bu hususta Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Daire Başkanlığıyla araç kaptanlarının periyodik aralıklarla toplantılar yapıp, bu tür sorunların ve zorluk çıkartmaların ortadan kaldırılmasının sağlamaları bizim için çok iyi olacaktır.”
“ENGELLİ YURTTAŞLARA ELİMİZDEN GELENİ YAPIYORUZ”
Bir bütçelerinin olmamasından kaynaklı olarak, istedikleri verimli çalışma ve yardımı yapamadıklarını ifade eden Askan, “Keşke imkanımız olsaydı da tüm engelli yurttaşlarımıza ulaşabilsek ve elimizi uzatabilsek. Buna rağmen, bedensel engelli arkadaşlarımızdan bize başvuranların ihtiyaçlarını tespit ediyoruz. Tespit sonrasında, başta İstanbul olmak üzere Ankara ve diğer büyükşehirlerde faaliyet gösteren dernek ve vakıflarla iletişime geçip, tekerlekli yahut akülü sandalyeler, protezler ve koltuk değneklerinin temini için bir köprü görevi görüyoruz. Hayırsever insanların da bu konudaki katkılarını es geçmek istemem. Bugüne kadar birçok ihtiyaç sahibi arkadaşa ulaşabildik” dedi.
“HAYIRSEVER İNSANLARA VE YETKİLİLERE ÇAĞRIMIZDIR”
Askan, konuşmasını şu çağrıyla bitirdi: “Diyarbakır’daki dernek binamızı, derneğimizin genel merkezinin üzerine almıştık. Birkaç yıl önce derneğimiz feshedildi. Sonrasında biz Diyarbakır’da tekrar açtık derneğimizi. Bir genel merkez çalışanı, alacağından dolayı dava açıp kazanınca, genel merkezin tek taşınmazı olan Diyarbakır’daki dairemiz satıldı. Dernek dairemizi satın alan şahıs da ya çıkmamızı ya da ödeyemeyeceğimiz bir fiyatla almamızı istedi. Yapacak bir şeyimiz olmadığı için, birkaç gün içinde kendi imkanlarımızla aldığımız dernek dairemizden çıkmak zorunda kalacağız. Yetkililerden ve hayırsever insanlardan bu durumumuza bir çare bulmalarını özellikle rica ediyorum.”
