Diyarbakır

Diyarbakır’da satranç sevdası: Tahtayı hayat olarak görüyoruz

Diyarbakır’ın 32 yıllık satranç kahvesi müdavimleri, gazetemize oyunun püf noktalarını anlattı. Müdavimler “Tahtayı hayat olarak görüyoruz” diyor.

Abone Ol

ÖZEL HABER - Mehmet Rumet SOYLU / KAMERA - Veli BALTACI

Diyarbakır’ın 32 yıllık satranç kahvesi, özelikle yaşlıların uğrak merkezlerinden biri. Emeklisi, akademisyeni, doktoru, işçisi, imamı, öğrencisi her kesimden müşterisi olan çay ocağında satranç oyununda kıyasıya bir rekabet yaşanıyor. Yaşlı kesim, camiden çıkar çıkmaz soluğu burada alıyor.

“TAHTAYI HAYAT OLARAK GÖRÜYORUZ”

32 yıllık satranç kahvesi müdavimleri Ekspres Habere, oyunun püf noktalarını anlattı. İnşaat kalıpçısı Abdulkadir Gökçe adlı vatandaş, hemen hemen her gün öğle namazından hemen önce ve hemen sonra buraya geldiklerini söyledi. Gökçe, “Saat 16.00-17.00’a kadar buradayız. Sonra da herkes evine gidiyor. Ben de oynuyorum tabi. Ben normal inşaat kalıpçısıyım. Zevkli ve çekici bir oyundur. İnancımız gereği diğer oyunları oynamıyoruz. Satranç bizim için oynanabilir bir şey. Savaş kuralları ve strateji üzerine şekillenen bir oyundur. Tahtayı hayat olarak görüyoruz üzerindeki tüm taşların da kendine göre bir yeri ve görevi ver. Çoğumuzda olduğu gibi en çok sevdiğim taş vezirdir, kaledir” dedi.

“MUHAKEME BECERİSİNİ GÜÇLENDİREN BİR OYUN”

Çay ocağının müdavimlerinden Şeyhmus Uslu, satrancın çok eski tarihlere dayanan bir oyun olduğuna dikkat çekerek, “Bizim bölgemizde özellikle medreselerde öğrenilmeye ve oynanmaya başlanır. Ama şimdilerde okul ve üniversitelerde de yaygındı. Arada dünya oyunlarını takip ediyoruz. Bu konuda Rusların çok önde olduğunu biliyoruz okul ve üniversitelerde satranca ilgi istediğimi düzeyde değildir maalesef. Satranç muhakeme becerisini güçlendiren bir oyun, o yüzden üzerinde durulması gerekir bence.

Plan ve programlıdır. Her hareketinde bir sonraki bir kaç hareketi de hesaplaman gerekiyor. Yanılmıyorsam bir araştırmaya göre satranç oynayan ile oynamayan gençler arasında ders ve hayat konusunda başarı farklılığı göze çarpıyor. Oynayanlar daha başarılı. Acele etmeden, düşüne düşüne oynanan rahat bir oyundur. Hiç olmadık yerde rakibine teslim olmak zorunda kalıyorsun” şeklinde konuştu. 

“SATRANCIN MERKEZİ BURASIDIR”

Çay ocağına gelen bazı kişilerin il birincisi olduğunu ve Türkiye müsabakalarına katıldığını söyleyen Murat Ermiş de şunları söyledi: “Ben, işim nedeniyle diğer arkadaşlarım kadar zaman ayıramıyorum ama yine de her fırsatta geliyorum. Diyarbakır’da Huzur Çay Bahçesi, Küçük Ev, Pilmen‘de profesyonelce oynanırdı ama şimdilerde bu işin merkezi burasıdır. Bir çok arkadaşımız da evden online çalışıyorlar.”

“ZİHİNSEL OLARAK İNSANI GELİŞTİREN BİR SPOR”

Üniversite öğrencisi olan İbrahim Sungur adlı genç da satrancı iyi oynayanlardan. Şöyle diyor Sungur: “Benim yaşıtım birçok arkadaş biraya geliyoruz. Ben tam olarak biliyorum. Burada zorladığım bazı abiler var tabi. Genelde öğleden sonra geliyorum Ağrı ‘da üniversite oynuyorum. Satranç, zihinsel olarak insanı geliştiren bir spor.”