Zafer Tüzün
Çocukların oyun alanlarının olmadığı zamanlarda seyyar dönme dolaplar getirilirdi mahallelere. Günümüzde oyun alanlarının sayısı artmış olsa da Diyarbakır’da halen 24 seyyar dönme dolap çalışıyor. Bu işi sürdürenlerden Cemal adlı yurttaş, 35 yıldır Diyarbakır’ın sokaklarını aşındırıyor. Geçimini bu şekilde sağlayan Cemal, çocuklar tarafından “Salıncakçı amca” olarak tanınıyor ve gördükleri zaman etrafında toplanıyorlar. Dönme dolaptaki renkli salıncaklara çocukları tek tek bindiren Cemal, herhangi bir tehlike yaşanmaması için gerekli tedbirleri aldığını söylüyor. Yaptığı işle çocukların lunapark özlemini giderdiğini belirten Cemal, salıncaklarda yaşları 3 ile 12 arasında değişen çocukları 10 TL karşılığında eğlendirdiğini ifade ediyor. Parası olsun olmasın bütün çocukları salıncağa bindirdiğini dile getiren Cemal, “Çocukların gözündeki ışıltı ve parıltı her şeye değer" diyor.
"Eskisi gibi çocuklar salıncaklara binemiyor"
Sabahın ilk ışıklarıyla Kantar’daki evinden yola koyulan ve mahalle mahalle dolaşarak çocuklara salıncak keyfi yaşatan Cemal, haftada 3 gün işe çıktığını belirterek burada kazandığı parayla eşi ve 8 çocuğunun geçimini sağlıyor.
Cemal konuşmasına şöyle devam etti: "Eskiden bir mahalleden rızkımı kazanıp eve gidiyordum. Şu an gece gündüz çalışıyorum ama kazandığım yetmiyor. Diyarbakır’da yaşayan çocuklar eskisi gibi salıncaklara binemiyor. Bende onların gönlünü kırmamak için işe çıktığım günlerde yüzde 30’unu bedava bindiriyorum. Geriye kalanla da asgari ücret bile elimize geçmiyor. 8 çocuğa bakmak da zor. Eskiden olsaydı işlerinin iyi gittiğini ve 3 asgari ücret kazandığım günlerde oluyordu. Bunun sebebi de yaşanan ekonomik kriz ve hayat şartlarının zor olması. Bazı günler çok iyi kazanıyorum bazen ise idare edecek şekilde para kazanıyorum. Hafta içinde kentin belli başlı mahallelerinde, hafta sonları ise insanların yoğun olduğu yerlerde çalışıyorum. Belediye hiçbir şekilde izin vermiyor. Şehirde seyyar satıcıların çok olduğundan dolayı, şehrin neresine bakarsanız seyyar satıcıları görürsünüz. Biz 24 salıncakcılar olarak kendi aramızda yerleri günlere bölüp çalışıyoruz. Böylelikle de kimse kimsenin rızkına mani olmuyor, kardeşçe çalışıyoruz. Böylelikle de aramızda da bir sorun çıkmıyor.”
Nostaljik anı yaşatıyor
Kutbettin Çelik ise eski günlerinin özlemi adına halen çocuğunu seyyar dönme dolaba bindirmeye getirenlerden. Bu şekilde eski günlerine döndüğünü söyleyen Çelik, “Biz eskiden Diyarbakır’ın küçelerinde salıncakçının gelmesini büyük bir sabırsızlıkla bekliyorduk. Hatta bazı günler günün aydınlanmasına içim içim eriyorduk. Bizler için nostaljik bir anı yaşatıyor. Çocuklarımız burada eğleniyor, onların mutluluğu bizim için her şeye değer. Eskiden salıncaklar daha güzel idi. En azından insanlarda merhamet, acıma duygusu, vicdan vardı, komşuluk vardı. Şimdi o günleri mumla arar olduk” diyor.