Mehmet Rumet Soylu / ÖZEL HABER

ARTUKOĞULLARI DÖNEMİNDE YAPILDI

Yöre halkı tarafından Cümek Köyü Köprüsü, eski haritalarda ise Karaköprü olarak da adlandırılmıştır. Bazı yayınlarda bu köprü ile Diyarbakır-Ergani yolunda yine aynı su üzerinde bulunan fakat kitabesi olmadığı gibi mimari bakımdan da dikkate değer bir özellik taşımayan ve halk arasında Cimikan/Çakmak adlarıyla da anılan başka bir köprünün ‘karıştırıldığı’ görülmektedir. Esas Devegeçidi Köprüsü’nün menba tarafındaki ucunda olan üç kitabesinden sahil ayağı ile birinci göz arasında bulunan üç satırlık düz şeritler biçiminde Arapça ilk kitabede, yapının Artukoğulları’ndan Mahmûd B. Muhammed B. Karaarslan tarafından 1218 yılında yaptırıldığı ve mimarının Cafer B. Mahmûd el-Halebî olduğu belirtilmektedir. Beşinci ile altıncı gözler arasındaki kitabede ise mallarını Allah yolunda sarf edenlerin övüldüğü Bakara Suresi’nin 261. âyetinde yer almaktadır.

KÖPRÜ ULAŞIMA AÇIK

Ana malzemesi tamamen Diyarbakır’a özgü bazalt taş olan köprü eşit büyüklükte olmayan yedi gözden oluşmaktadır. Köprü yedi kemerli gözü ile dik köprüler grubuna girmektedir. Kemer gözlerinden yarım daireli üç kemerden sonra köprü kırılma yaparak devam etmektedir. Köprünün uzunluğu 119 metre genişliği de 6,40 m’dir. En büyük kemer açıklığı 13,70 m.’dir. Köprüde sağır sivri kemer içerisine yazılan kitabe dışında süsleme niteliği taşıyan herhangi bir unsura rastlanmamıştır. Köprünün çevresi piknik alanı olarak düzenlendiğinden köprü ulaşıma açık bir şekilde kullanılmaktadır.
Devegeçidi Köprüsü, hem ulaşım yolu olarak kullanılmakta hem de tarihi bir miras olarak önem taşımaktadır. Köprünün etrafı ve çevresinde düzenlemeler yapılmış ve Diyarbakır’ın önemli turistik mekânlarından biri haline gelmiştir. Aynı zamanda bölge halkı için hala geçiş noktası olarak kullanılmaktadır.
Devegeçidi Köprüsü, yalnızca mimari bir yapı olmanın ötesinde, Diyarbakır’ın tarihini ve kültürünü simgeleyen bir yapıdır. Hem estetik hem de fonksiyonel açıdan önemli bir yer tutar ve geçmişin izlerini taşıyan bu yapıyı görmek, bölgeye yapılan ziyaretlerin önemli bir parçası olmuştur.

ADINI DEVELERDEN ALDI

Devegeçidi Köprüsü’nün halk arasında bilinen bir efsanesi de vardır. Efsaneye göre, köprünün yapımında yer alan taş ustaları ve mühendisler, bu köprüyü inşa etmek için büyük bir özveriyle çalışmışlar. Bazı rivayetlere göre, inşaat sırasında büyük zorluklar yaşanmış ve bu zorlukları aşabilmek için ustalar, köprünün her bir gözüne birer kurban adanmış. Bu durum, köprünün yedi gözlü olmasına bağlanır.
Başka bir rivayete göre ise, bu köprü, eski zamanlarda develerin geçişine yardımcı olmak amacıyla yapılmıştır. Devegeçidi ismi de buradan gelmektedir, çünkü köprüde develerin rahatça geçebilmesi için büyük açıklıklara sahip kemerler bulunmaktadır

Muhabir: Mehmet Rumet SOYLU