HABER - Güneş OCAĞA
CHP’nin Cumhurbaşkanlığı ön seçim adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Diyarbakır’da konuşuyor.
Sezai Karakoç Kültür Merkezi'nde partililerle hitap eden İmamoğlu’nun konuşması özetle şöyle:
"Mezopotamya'yı kavrayan ve insanlık adına beşiklik yapan bu kadim topraklarda muazzam bir gelecek için buradayız. Diyarbakır'ın bilgeliği bize yol gösterici olacak. Peygamberler ve sahabeler şehrinde olduğum için çok mutluyum. Ramazan ayı bizi Rabbimize yaklaştıran ve gönülleri birleştiren bir aydır.
“2 MİLYON KİŞİ YARDIM İÇİN BİZE BAŞVURDU”
Bunların koltuklarını korumaktan başka dertleri yok. Milletten o kadar uzaklar ki yoksulluktan haberleri yok. Emeklilerin emekleriyle buraya geldik şuan onlar çok zor durumda. Anneler ve babalar evlatlarını duyurmak için eş ve dostlarından medet umuyor. İstanbul'da belediyeye başvurup bizden yardım isteyen kişi sayısı iki milyona dayandı.
“ONLARIN KABUSU OLACAĞIM”
Ben onların önümüzdeki seçime kadar kabusu olacağım. Ondan sonra bu yürüyüş genel seçimde onları evlerine yollayacak. Seçim sandığı dertlerine tek dermandır. En demokrat ve özgürlükçü yönetimi kuracağız. Güçlü bir demokrasi sistemini kuracağız. Sadece ülkemize ve yakın coğrafyamıza değil tüm dünyaya ilham kaynağı olacak. Kayyumlar çökmesin diye yola çıktık. Güçlü bir adalet sistemi kurmak için yola çıktık.
GAP PROJESİ
GAP ki bu coğrafyanın kaderini değiştirecek bir projedir. 23 yıldır yapacağız diyorlar ama yapmıyorlar. GAP'ı hak ettiği değere biz kavuşturacağız. Diyarbakır'dan söz veriyorum.
“GÜCÜM YETTİĞİNCE AMEDSPOR'U DESTEKLİYECEĞİM”
Amedspor şehre büyük bir heyecan kattı. Bunu herkesin gözlerinden gördüm. Amedspor'u destekliyorum. Gücüm yettiğince de destekleyeceğim. Amedspor'un olimpiyatlara katılmasını öneriyorum. Olimpiyatları İstanbul'a getireceğim ve Diyarbakır'dan olimpiyat şampiyonu çıkmasını istiyorum.
“SİLAHLAR SUSMALI”
Silahlar susamlı, çatışma bitmeli. Çözüm tüm kesimlerin diyaloğu ile olmalı. Kürtlerin, kendilerini bu ülkenin sahibi ve eşit paydaşları sayması devletimizin görevidir. Ben Trabzon'dan geldim. Gök yüzünden köylerime baktım ve Diyarbakır'a geldim. 40 haneli bir köyde doğdum. Benim köyüm neyse Diyarbakır'ın köyü de aynı. Burada bulunan her Diyarbakırlı da benim köyüme eşit hissedardır. Biziz biz, hepimiz biriz. Kürtler sorunumuz var dedikçe ortada bir sorun var. Bu sorun şeffaflıkla çözülmeli. Tüm kesimlerin gönül rızasıyla Meclis'ten çözülmeli. Ben buraya kucaklaşmaya geldim. Bu yüreğimi açsam da görseniz sizi ne kadar çok seviyor ki. Hepimiz aynı çınarın altındayız. Gelin birlikte olalım."