ÖZEL HABER - Mehmet Rumet SOYLU
10 Aralık, ‘İnsan Hakları ve Demokrasi Günü’ olarak kutlanır. 1948 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edildiği günü anmak için belirlenmiştir.
Belge, insan hakları alanında uluslararası düzeyde temel bir belge niteliğindedir. Dünya genelinde sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları ve devlet organları tarafından çeşitli etkinlikler düzenlenir ve insan haklarının önemi vurgulanır.
AMAÇ VE ÖNEMİ
Beyanname, bireylerin doğuştan sahip olduğu hak ve özgürlükleri tanımlayarak, tüm insanların onur ve eşitlik temelinde yaşamalarını sağlamak için bir rehber niteliği taşır. 2. Dünya Savaşı’nın ardından, insan haklarının ihlal edilmemesi ve barışın korunması amacıyla hazırlanmıştır.
TEMEL İLKELER
Beyanname toplam 30 maddeden oluşur ve şu temel ilkeleri içerir:
1) Eşitlik ve Ayrımcılık Yasağı; Tüm insanlar, ırk, renk, cinsiyet, dil, din veya diğer herhangi bir ayrım gözetilmeksizin eşit haklara sahiptir.
2) Yaşam ve Özgürlük Hakkı; Herkesin yaşam, özgürlük ve güvenlik hakkı vardır.
3) Kölelik ve İşkence Yasağı; Hiç kimse kölelik altında tutulamaz; İşkence veya zalimce, insanlık dışı muameleye maruz bırakılamaz.
4) Düşünce, Vicdan ve Din Özgürlüğü; Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir.
5) Eğitim Hakkı; Eğitim hakkı herkes içindir, ilköğretim ücretsiz ve zorunludur.
6) Adalet ve Hukuku Koruma; Herkes, bağımsız ve tarafsız mahkemeler önünde edil bir şekilde yargılanma hakkına sahiptir.
7) Toplanma ve Örgütlenme Özgürlüğü; Bireylerin barışçıl toplanma ve örgüt kurma hakları vardır.
8) Barış ve Refah; Tüm insanların barış içinde yaşama ve kendini geliştirme hakkı vardır.
BAĞLAYICILIĞI
Beyanname, doğrudan hukuki bağlayıcılığı olmayan bir metindir. Ancak birçok ülkenin anayasasına ve uluslararası insan hakları sözleşmesine ilham kaynağı olmuştur. Beyanname ayrıca, Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi gibi bağlayıcı belgelerin temelini oluşturmuştur.
Bu belge, insan hakları mücadelesinde bir dönüm noktası olarak kabul edilir ve günümüzde hala evrensel insan haklarının temel taşıdır.