Ahmet SÜNBÜL-ÖZEL HABER

Güneydoğu Ekspres- 15 Ekim 2020 tarihinde kurulan HEZKURD (Kürtçe Dil Hareketi) üçüncü yılını geride bıraktı. Üç yılda bir çok kampanya ve etkinlik yaparak ismini duyuran HEZKURD Genel Koordinatörü Fevzi Bulgan, Ortaokullarda seçmeli Kürtçe tercih eden öğrenci az olduğu için öğretmen atamalarının az yapıldığını, bu okullara yeterince Kürtçe öğretmen ataması yapılmadığı için çocukların Kürtçeyi seçemediklerini belirterek, "Ortaokullarda mevcut 'Yaşayan diller' derslerinin genel seçmeli dersler arasından çıkarılıp ilkokulu ve liseyi kapsayacak şekilde müstakil olarak müfredata konmasını sağlamalıyız. Özellikle mecliste bulunan siyasetçilerimizin bu konuya eğilmesi gerekmektedir" dedi.

"Kürtçenin Anayasal güvence altına alınması ve eğitim dili olarak Milli Eğitim Müfredatına  Kürtler olarak önceliğimiz olması gerektiği bilinci ile hareket ediyoruz" diyen Bulgan, "Bir bütün olarak tüm fraksiyonlarımızla, tüm farklılıklarımızla birlikte kolektif biçimde hareket ederek asimilasyon tehlikesini bertaraf edebileceğimize inanıyoruz" şeklinde konuştu.

SON 3 YILDA YAPILANLAR

HEZKURD olarak kurulduktan sonra çalışmalarına "Anadilde Eğitim İstiyorum" dijital imza kampanyası ile başladığını kaydeden Bulgan, yaptıkları çalışmalar hakkında şunları söyledi: "Kürtçeye destek için UNESCO başvurusu, seçmeli dersler tercih dönemlerinde "Kurdî hilbijêre" şeklinde kampanyalar yaptık. "Türkiye Cumhuriyeti'nin Kürtçe Politikaları " adlı rapor hazırlayıp Cumhurbaşkanlığı, TBMM, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve tüm siyasi partilere elden veya dijital yollardan teslim ederek destek vermeye davet ettik. Raporumuz kamuoyu ile de paylaşıldı.

Halk Eğitim Merkezlerinde Kurmanci modülünün işlevselliğini sağlamak için Kürtçe öğretmenlerle birlikte çalıştık. Dengbêj programları , Kürtçeye hizmet etmiş Kürt büyüklerimizin anısına iftar programları, Kürtçe online kursları ve daha birçok faaliyet düzenledik."

'RAPORU KAMUOYU İLE PAYLAŞACAĞIZ'

Şu anda Kürtçenin, Üniversiteler, Ortaokullar ve Halk Eğitim Merkezlerinde ders olarak verildiğini ancak sorunlar yaşandığını kaydeden Bulgan, "Her üç kurumda da önemli ölçüde eksiklikler ve problemler bulunmaktadır. Bu üç kurumdaki problemleri içeren birer rapor hazırladık, yakında kamuoyu ile paylaşacağız. Ayrıca Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve TBMM Başkanı ile bu raporları paylaşmak  ve taleplerimizi iletmek için öğretmenlerden, akademisyenlerden ve Kürt ileri gelenlerinden müteşekkil bir heyet ile randevu talebinde bulunacağız" dedi.

'KRONİK, TEKNİK VE SİSTEMSEL PROBLEMLER'

Eskiden Kürtçe öğretmen atamalarının her yıl 3'er tane yapıldığını, bu duruma yapılan itiraz sonrası Milli Eğitim Bakanlığınca 'ihtiyacın bu kadar olduğu' açıklaması yapıldığını vurgulayan Bulgan, şunları söyledi: "Son zamanlarda özellikle üzerinde durduğumuz 'Kürtçe Öğretmen Ataması' kampanyaları ile 50 Kürtçe öğretmen ataması yapıldı. Daha sonra Engelli Öğretmen atamaları için yaptığımız ve her kesimden destek gören tag çalışmaları neticesinde 5 atama daha yapılarak toplam 55 Kürtçe öğretmen ataması yapılarak uzun yıllardır Kürtçe öğretmen ataması problemini bir nebze olsun aşmış olduk. Bu konuda bazı kronik, teknik ve sistemsel problemler devam ediyor. Kamuoyuna sunacağımız raporumuzda bu konuyu belirteceğiz.

'TALEPLERİMİZİN CİDDİYE ALINMASINI İSTİYORUZ'

Öncelikle Kürtçeyi okullarda işlevsel hale getirme sorumluluğunun Kürt kurum ve kişilere ait olduğunu belirten Bulgan, son olarak şunları söyledi. "Biz mevcut imkânları hakkıyla kullanarak daha büyük imkanlara kavuşacağımızın idraki, gayreti ve inancına sahip olmalıyız. Kürtçenin toplumsal talep haline gelmesini arzu ediyoruz ve bu konuda kamuoyu oluşturarak taleplerimizin daha ciddiye alınmasını sağlayacağız."