ÖZEL HABER - Sertaç KAYAR / Güneş OCAĞA
Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’ne bağlı Tavşantepe Köyü’nde 21 Ağustos‘ta kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetinin duruşması dün kaldığı yerden devam etti. Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar hazır bulundu. Tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amcası Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar “İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Tutuklu 12 şüpheliden 4'ü hakkında hazırlanan iddianamede, HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre olay anında amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ile cenazeyi dereye taşıdığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar’ın aynı evde olduğunun tespit edildiği belirtiliyor.
RAHAT TAVIRLAR
Duruşmanın ikinci gününde tutuklu sanıklar geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye getirildi. Duruşmada salonuna ilk önce tutuklu sanıklardan anne Yüksel Güran, ardından Nevzat Bahtiyar ve Enes Güran getirildi. Enes’in salona girerken rahat tavırları dikkat çekti. Salona en son tutuklu sanık amca Salim Güran getirildi. Baba Arif Güran ile ağabey Baran Güran da tanık olarak duruşma salonunda yerini aldı.
AĞABEY BARAN’A ‘GİZLİ TOPLANTI’ SORUSU
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada ağabey Baran Güran’ın ifadesine başvuruldu. Baran Güran, “Ben de bilmiyorum olaylar nasıl buraya geldi. Olay günü Diyarbakır’daydım. Akşam 19.00 civarıydı. Öğrendikten sonra köye gittim” dedi. “Aile bireyleri arasında gizli toplantı yapıldı mı?” sorusuna Baran, “Gizli bir toplantı olsa herkesin olduğu bir yerde mi yapılırdı, köyde mi yapılırdı? Gizli bir toplantı olmadı” şeklinde yanıt verdi.
Bu sırada Nahit Eren, Baran’a soru sormadan önce önceki gün amca Salim Güran’ın “sen neyin peşindesin?” tepkisini hatırlatarak konuştu. Eren, “Salim bana ‘sen neyin peşindesin’ dedi. Biz Baran ile Adli Tıp önündeydik. Baran’ın da benim peşinde olduğu şeyin peşinde olduğunu düşündüm. Ben de babayım burada konuşmasam olmaz. Adalet mücadelesi peşindeyiz. Bunu bu salonda söyledim, çünkü burada dün bağıranlar oldu. Adli Tıp önündeydik, sana (Baran) teşhis yapacaklardı sen kabul etmedin, ‘bir abi bunu görmesin’ dedin. Eminim dışarıya gelen kokuyu alıyordun. Onun için ben bunu yapanlarım peşindeyim” dedi.
BABA ARİF GÜRAN FENALAŞTI
Eren konuşmasını sürdürürken baba Arif Güran fenalaşarak “yeter artık” diye kalktığı yerden bağırdı. Bir anda tansiyonun yükseldiği salonda Güran ailesi ile avukatları da tepki göstermeye başladı. Arif Güran, fenalaşması üzerine salondan çıktı. Baba Güran, adliye önünde bekleyen ambulanstaki sağlık ekiplerinin ilk müdahalesi sonrası hastaneye kaldırıldı.
GÜRAN AİLESİ NAHİT EREN’E YÜKLENDİ
Eren aile bireylerinden özür diledi ama aile Nahit Eren için “Bu adamı istemiyoruz” diye bir süre bağırmaya devam etti. Gerilim üzerine jandarma, duruşma salonundaki Güran ailesi önüne set çekti. Diyarbakır Barosu üyeleri de ailenin tepkisine dikkat çekerek “Nahit Eren hedef haline getirilmeye çalışılıyor” diye tepki gösterdi. Mahkeme başkanı aile bireyleri ve avukatlarla görüşerek yatıştırdı.
EREN, BARAN’A DEFİN İLE İLGİLİ DİYALOGLARINI SORDU
Daha sonra devam eden duruşmada Diyarbakır Barosu eski Başkanı Av. Nahit Eren, Baran Güran’a “Narin’in defni ile ilgili seninle konuştuk. Ben Baran’a ‘Narin’in köyde defnedilmesine bir tepki var, başka yer olur mu, sen ne dersin?’ diye sordum. Baran, tekrar bana verdiğin cevabı burada anlatmanı istiyorum” deyince Baran Güran “Narin’i kendi köyüne götürecektik. Savcı bana iki kere sordu ben köy dedim” yanıtı verdi. Bunun üzerine Nahit Eren “Bana verdiğin cevabı söyler misin?” diye sorunca Baran “Hatırlamıyorum, yanlış yere çekiyorsun. Tek bırakıldım. Yaralı bir abi olarak bekliyordum. Ben de bir konuda ben ve babam kadar veririz dedim” şeklinde yanıt verdi.
“KARDEŞİMİ SAHİPSİZ Mİ BIRAKALIM?”
Nahit Eren, ardından Baran ile Enes arasındaki yapılan görüşmeye dikkat çekerek, “Kardeşin ısrarla sana kamerayı soruyor. Ben dosya kaydını bir yerde görmedim. Böyle bir görüntü mü izledin, nerede izledin?” diye sordu, Baran Güran “Telefon konuşmasını kim yaydı onu da bilmiyoruz. Kardeşime dik durmasını söyledim. Çünkü ona iftira atıldı. Cezaevine atıldı diye kardeşimi orada sahipsiz mi bırakalım?” yanıtını verdi.
BARAN DA NEVZAT’I SUÇLADI
Daha sonra başka bir avukatın “Baran kardeşine ne oldu?” sorusuna Baran Güran, Nevzat Bahtiyar’ı işaret ederek, “Bu pis adam tarafından kaçırıldığını düşünüyorum” yanıtını verdi. Ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın avukatı, Baran Güran’a “Arama çalışmaları oldu. 19 gün kardeşin aranıyor, yanlış yönlendirme tutanakları var. Bu konuda ne düşünüyorsun?" sorusuna mahkeme Başkanı araya girerek, “Avukat Bey, şunu sormak istiyor ‘Çelişkileri plan dahilinde mi yaptınız?" dedi. Baran Güran bu soruya "Benim ailem hayatım boyunca karakol görmedi. Bunları neden kimse konuşmuyor?" diye karşılık verdi.
NEVZAT İLE İLGİLİ KRİTİK SORULAR
Avukatın "Enes madde kullanıyor muydu?" sorusuna Baran Güran "Hiç öyle bir şeye şahit olmadım. Kimseyle kavga bile etmezdi” yanıtını verince avukat “Ama kolunu ısırmış” deyince Baran Güran "Ben de kafamı vurdum, gördünüz mü?" şeklinde yanıt verdi. Barolar Birliği avukatının “Olaydan önce Narin’e Nevzat’ın harçlık verdiği doğru mu?" sorusuna da "Köylülerden duydum” yanıtını verdi. Aynı avukat "Babanla ve Nevzat arasında araç tartışması oldu mu?" diye sordu. Baran Güran, "Oldu, ben şahittim. Nevzat sesini yükselterek, 'Parayı vermiyorum' dedi. Sonra babam ona bağırınca Nevzat kekelemeye başladı, babam ona kızdı. Babamla kötü bir üslupla konuşuyordu, ben ona orada saldıracaktım” yanıtını verince avukat, "Sence Nevzat bu tartışma için bunu yapmış olabilir mi?" diye sordu. Baran bu soruya “Yapabilir çünkü 50 cinayet işlemiş gibi soğukkanlı” yanıtını verdi.
BARAN İLE MAHKEME BAŞKANI ARASINDAKİ DİYALOG
Ardından Yüksel Güran’ın avukatı, Baran Güran’a “Siz de olayı öğrenince kendinize zarar verdiniz. Enes de öyle. Diğer kardeşlerinizden böyle olan oldu mu?" sorusuna, Baran Güran, “Osman telefonu kırdı, ben kafamı bile duvara vurdum. Annem üzülmesin diye gece dama gidip yalnız ağlardım” yanıtını verdi. Araya giren Mahkeme Başkanı "Baran, az önce Nevzat soğukkanlı dedin, para vermiş dedin, o zaman neden şüphelenmedin?" diye sorunca "Köy ortamı olduğu için şaşırmadım” yanıtını verdi. Başkan, “Tamam, normal, gelip dini bakış açısıyla çocuk sevindirmek için para verebilir ama sen şimdi soğukkanlı deyince sana şimdi soruyorum” dedi. Bunun üzerine Baran, "Kendisi cinayet işledim diyor zaten” ifadesini kullanınca Mahkeme Başkanı düzelterek "Hayır demiyor, ortadan kaldırdım diyor” dedi.
KUZENDEN ‘İŞKENCE’ İDDİASI
Baran’ın sorgusunun ardından tanık kuzen Osman Güran’ın ifadesine geçildi. Osman Güran, gözaltında ailesinin işkence gördüğünü öne sürdü. “Buna rağmen neden suç duyurusunda bulunmadınız?” sorusuna “Biz sadece katilin bulunmasını istiyorduk” yanıtını verdi.
TERLİK BİMECESİ
Duruşma, Narin kaybolduğu günlerde bir terlik bulan Muhammet Kaya’nın ifadeleriyle devam etti. Olay günü nerede olduğunu ve ne yaptığını anlatan Kaya, “Terliği ikinci gün buldum. Süt almaya giderken terliği köy yolunda buldum. Çingenelerin çadırı vardı onların sandım. Dönüşte yine terliği gördüm, aldık belki onundur diye yengeme gösterdim” dedi. Mahkeme Başkanı “Oradan çok insan geçti onlar görmedi sen nasıl gördün. Birinin yönlendirmesi ile soruşturmayı sekteye uğratmak için mi yaptın?” diye sordu, Kaya “Ben geçtim, gördüm ama çingenelerin sandım, sonra ne olur olmaz, yengeme göstereyim dedim. Köye gittim, dayımın evinde bir kargaşa vardı. Hayır. Tesadüf de olabilir. Bir araba geçince çocuk arabadan da atmış olabilir. Ben geçince gördüm. Köye gittim dayımın evinde kargaşa vardı. O sırada arabadan inip eve gittim. Araba karşıdaydı. Osman Güran geldi, petrole gidip sigara aldık. Köye döndük. Arabada terliği fark etti ‘kimin’ dedi. ‘Yolda buldum unuttum’ dedim. ‘Götür yengeme göster’ dedi. Kargaşadan dolayı unutmuştum” yanıtını sordu.
“BARAN ARADI ‘TERLİK ONUN’ DEDİ”
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı “Terliği ilk gördüğünde götürüp göstermen gerekmez miydi?” dedi. Kaya da, “O kargaşada unutmuştum. Zaten onun için köye getirmiştim. Sonra Baran’a fotoğrafı attım. Baran aradı çığlık sesi geliyordu ‘terlik onundur neredesin gel’ dedi. Sonra karakola gidip ifade verdim” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Yüksel Güran’a söz verdi. Yüksel Güran, “Terliği duyunca çığlık attım, o sırada numara ona mı ait düşünmedim” dedi. Avukatların sorusu üzerine Muhammed Kaya da diğer aile bireyleri gibi sorgu sırasında işkence gördüğünü iddia etti.
YENGE DE NEVZAT’I İŞARET ETTİ
Duruşma tutuklu sanık Maşallah Güran ile devam etti. Maşallah Güran ifadesinde “Narin Güran’ın cenazesi bulunduğu gün Yüksel Güran, komutana ‘komutanım hani kızımı bulacaktın?’ dedi ve bayıldı. Ben de ‘Oy Narin hangi şerefsizler sana kıydı Allah belalarını versin’ dedim. Sonra Yüksel’in kız kardeşi geldi” dedi. Mahkeme Başkanı “Kavga sırasında senin ağzını kapatmaya çalışmışlar?” sorusuna Maşallah Güran “Hayır kesinlikle öyle bir şey yok. Kızımın da ağzını kapatan olmadı” yanıtını verdi. Mahkeme Başkanının “Salim bu olaylardan sonra sizi yönlendirdi mi ya da başka biri de olabilir?” sorusuna “Hayır, kesinlikle” yanıtını verdi. Mahkeme başkanın “Görüntüde Narin koşarak geldiğinde size mi geliyor?” diye sordu, Maşallah Güran “Evet. Oradan camiye gitti. Saat konusunda karışıklık oldu art niyetimiz yok” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı “Kızınıza ‘o saatte gördüğünüzü söyleyin’ ifadesi var?” sorusu üzerine Maşallah Güran “Bilmiyorum” yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı sorusu üzerine Maşallah Güran “Bu şüphe hep Nevzat’a gidiyor. Karakolun kamerasını çıkarın. Bizden de olursa Allah belasını versin, o da olursa Allah belasını versin” dedi.
HALI VE BATTANİYE SORUSU
Diyarbakır Barosu avukatları Maşallah Güran’a soru sordu. “Enes sizin evinize Narin’i sormaya geldi mi?” sorusuna “Ben görmedim” yanıtını verdi. “Narin kaybolduktan sonra halı, battaniye yıkanması gördünüz mü?” sorusuna da “Yok” dedi. “Kadınlar arasındaki kavgada Nesrin Güran bir hakareti oldu mu?” sorusuna Maşallah Güran, “Kesinlikle Nesrin Güran o lafları ağzına almaz” diye yanıtladı. “Kızınızla saat konusunda hiç görüşmediniz mi?” diye sorulunca “Hayır” dedi. Ardından söz alan ağabey Enes Güran, “Yenge, ben annemin yanındaydım, beni gördün mü tepede? Muhammet de yanımdaydı” diye sordu, Maşallah Güran “Görmedim” yanıtını verdi. Ardından söz alan Salim Güran “Bu iftirayı atanın Allah belasını versin” dedi.
RÜYASINI ANLATTI
Maşallah Güran, “Köyde yangın çıkmadan bir gün önce rüyamda Tavşantepe’nin yandığını gördüm. Yüksel’e anlattım. Üzüldü sigara istedi verdim. Ertesi gün köy yandı, böyle bir şey olabilir mi?” rüyasını anlatması üzerine mahkeme başkanı “Olabilir” dedi.
NARİN’İN KARDEŞİ KONUŞTU
Daha sonra Narin’in kardeşi çocuk M.E.G. dinlendi. M.E.G. ifadesinde “Ben eve giderken Enes abim oradaydı, konuşuyorlardı” deyince pedagog “Ne konuşuyordu?" diye sordu. M.E.G., “Bilmiyorum, Ufuk Kaya vardı. Abimin terliği yoktu, Osman’a gelince bana terlik al dedi. Sonra Osman Dörtyol’a gitti, terlik baktı. O sırada annem sofrayı bıraktı, Narin’i çağır dedi. Sonra koltuğun üzerine çıktım, camdan Melike, 'Narin orada mı?' dedim. Sonra annem gitti, yengem Maşallah oradaydı. Sonra yengem Hediye’yi aradı. Ben onların evine gittim. 'Narin orada mı?' dedim, yok” dedi. Pedagogun “Bu aralar saat kaç gibiydi?" sorusuna çocuk, “Karanlık olmuştu” yanıtını verdi.
“SALİM AMCAN NEREDEYDİ?”
“Salim amcan neredeydi?" sorusuna M.E.G.. "Onu okulun orada gördüm. Ondan sonra görmedim” yanıtını verdi. Araya giren Mahkeme Başkanı, “Net bir şekilde soralım. Hediye yengen geldiğinde kim kapıyı açtı, sorusunu yöneltir misiniz uygun bir dille?" sorusu üzerine pedagog “Hediye yengen geldiğinde evde kim vardı?” sorusuna M.E.G., "Eren açmış. Ben orada değildim. Evdeydim. Oturma odasındaydım. Annem vardı. Bir koltukta annem, diğerinde abim uyuyordu” dedi. Pedagogun “Sen Hediye yengenin geldiğini kendin gördün mü?" sorusuna “Kendim görmedim” yanıtını verdi. M.E.G., “Hediye yengen ikinci kez daha gelmiş, o zaman sen ne yapıyordun?" sorusuna “Hatırlamıyorum” yanıtını verdi. Saatler konusunda emin olup olmadığı sorulunca “Saat 16.30 gibiydi” dedi. “Bazı şeyleri hatırlamıyorsun ya, saati nereden hatırlıyorsun?" diye sorulunca mahkeme başkanı "Hatırlamıyorsa zorlamayalım” dedi.
M.E.G. DURUŞMADA AĞLADI
Savcının “Kerem Güran seninle birlikte çeşmeye gittiğini belirtiyor. Saat 15.00 gibi” deyince M.E.G. “Saati öyle değil” dedi. "Saati hatırlamıyorum ama çeşmeye gittim” diye de ekledi. “Ağabeyin Enes’in davranışı nasıldı?" sorusuna “Ben iki üç geç bayıldım. Abim mısır tarlasına gidip aradı” dedi. Enes’in kendini ısırması ve yüzündeki morluklar ile ilgili bilmediğini söyledi. Mahkeme başkanının kadınlar arasındaki tartışmayı sorması üzerine “Ben görmedim, babamın yanındayım” yanıtını verdi. M.E.G. soru üzerine Salim’in eve gelmediğini söyledi. M.E.G. konuşmak istemediğini söyleyerek ağlamaya başladı. Mahkeme avukatların da onayı ile çocuğun dinlenmesine devam etmeye gerek olmadığına karar verdi.
“NARİN BAKKALDAN GELİYORDU”
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma, SEGBİS üzerinden ifade veren 9 yaşındaki M.K. ile devam ediyor. Mahkeme Başkanı’nın “17.40 gibi Narin’i gördüm demiş, Narin’i olay günü görmüş mü görmemiş mi?” sorusuna “Camide gördüm. Sonra bakkaldan geliyordu. ‘Ne yapıyorsun dedim, bakkaldan geliyorum’ dedi” yanıtını verdi.
“BABAN KAÇTA EVDEN ÇIKTI?”
Ardından Salim Güran’ın 16 yaşındaki kızı D.G.’nin ifadesine geçildi. G.G., olay gününü şöyle anlattı. “Baban kaçta evden çıktı?” sorusuna “15.30 gibi babam çıktı tarlaya gitti. Sonra eve gelmedi. Narin kaybolunca babamı aradım. Karanlıktı. Yüksel yenge geldi” dedi.
“Baban 15.30 gibi evden çıktı ya, hiç telefonla konuşup sana bir şey söyleme dedi mi?" sorusuna D.G.. “Hayır. Babam evden çıktıktan sonra oturduk” dedi. Enes’in eve gelip gelmediği sorusuna da “Hayır, hiç gelmedi. Ben de evden hiç çıkmadım” yanıtını verdi.
“HERKES HERKESTEN ŞÜPHELENİYORDU”
Ardından yine SEBGİS üzerinden 16 yaşındaki M.G.’nin ifadesine geçildi. Kadınlar arasında çıkan kavganın sorulması üzerine M.G. “Narin kaybolduğu gün kadınların arasında kavga oldu. Yüksel yengemi ambulansa götürdüler. Narin’in teyzesi annem ve Birsen anlamda parmağını salladı, ben de sinirle ayağa kalktım 'Yeter, biz bir şey bilmiyoruz,' dedim” yanıtını verince “Yasemin neden öyle dedi?" sorulması üzerine de “Annemler çok ifadeye gelip gitti. Herkes herkesten şüpheleniyordu, bence ondan. Annem ona bir şey demedi, annem ona bakıyordu” dedi. Mahkeme Başkanı’nın “Narin ne zaman eve geldi?” sorusuna "Kapı çaldı, 'Narin’ dediler, ben Narin’i görmedim, köydekiler hep 17.00-18.00 diyordu." Av. Nahit Eren’in "Enes’in ‘bu saate görmeniz imkansız’ gibi söylemi olmuştu?” sorusuna "Hayır, ben duymadım” yanıtını verdi.
“EŞİM BENİ ALDATMAZ”
Ardından Salim Güran'ın eşi Melek Güran, mahkeme başkanı ve avukatların sorularını yanıtladı. Mahkeme Başkanının sorularını cevaplayan Melek Güran, "Eşim geldi, 'Açım' dedi, bir şeyler hazırladım. Kızların yanına gittim, kızlarım da kıyafetlerini giymişlerdi. Babalarına gösterdiler, babaları 'Çok güzel olmuş,' dedi." Mahkeme başkanı “Eşiniz ne yedi?” diye sordu, Melek Güran “Kahvaltılık hazırlamıştım” yanıtını verdi. “Kaç gibi çıktı” sorusuna “Hatırlamıyorum” yanıtını verdi. “Evinize başka biri geldi mi?” sorusuna “Hayır” dedi. “Enes geldi mi? Siz dışarı çıktınız mı?” sorusuna da Melek Güran “Çıkmadım” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı “Peki, bu olaylardan sonra eşinizin hareketlerinden şüphelendiniz mi?” diye sordu, Melek Güran “Hayır, kesinlikle şüphelenmiyorum. İlk ifademi baskı ve şiddet altında verdim. Eşimden şüphelenmiyorum” şeklinde yanıtladı.
‘BEN GALİBA KENDİMİ YANLIŞ İFADE ETTİM’
Birsen Güran’ın sorgusu ile devam eden duruşmada mahkeme başkanının "Salim seni yönlendirdi mi?" sorusuna Birsen Güran "Yönlendirmedi. Ben galiba kendimi yanlış ifade ettim, okumadan imzaladım, ilk mahkememde öğrendim” şeklinde yanıt verdi. Mahkeme başkanının "O zaman Birsen Hanım, 17.40’ta Narin’i gördün diye söylemeni Salim istedi mi?" diye sorunca "Hayır, olmadı. Ben ve Melike Narin’i arıyorduk. Saat konusunu tartışıyorduk” dedi. “Salim size 17.40 söyleyin demedi mi?" sorusuna da "Hayır, böyle olmadı” yanıtını verdi. Birsen Güran "Bu olaydan sonra Salim sizi başka konuda yönlendirdi mi?" sorusuna "Hayır olmadı. Ben sürekli evdeydim. 18.00’de görenler olduğunu söylemişti” şeklinde yanıt verdi.
DOSYADA GİZLİ TANIK VAR MI?
Verilen aranın ardından duruşma devam etti. Duruşmada bir televizyon kanalında dosyada gizli tanığın olduğu haberleri soruldu.
Gizli tanığa dair tartışmaların yapılması üzerine Narin Güran cinayetinin davasını yürüten Mahkeme Başkanı Ramazan Dundar, "Gizli tanıktan haberim yok. Dosyada gizli tanığa dair bir şey yok" açıklaması yaptı.
KRİTİK TELEFON GÖRÜŞMESİNDEKİ İSİM TANIK OLMAK İSTEMEDİ
Duruşma, Salim Atasoy ile telefon görüşmesi ortaya çıkan tutuklu sanık Ramazan Atasoy getirildi. Mahkeme başkanı Ramazan Atasoy’a tanık olup olmak istemediğini sordu. Jandarmalar eşliğinde getirilen Ramazan Atasoy, “Tanık olmak istemiyorum” yanıtını verdi. Atasoy ardından cezaevine geri götürüldü. Av. Nahit Eren, Ramazan Atasoy’un tanıklık yapmaması ile ilgili "Ben, mahkemenizin ceza mahkemesi kanunun hangi gerekçesiyle bu dosyada tanıklık yapmamasının dosyaya eklenmesini talep ederim” dedi.
‘BURALAR ÇOK ÖNEMLİ, BURAYI HIZLI GEÇEMEZSİN’
Duruşma Hediye Güran’ın sorgusu ile devam etti. Olay gününü anlatan Hediye Güran "Saat 15.00 gibi Yüksel'in evine gittim. Gittiğimde uyanmışlardı” demesi üzerine mahkeme başkanı "Dur, buralar çok önemli. Burayı hızlı geçemezsin. Kapıyı kim açtı?" diye sorunca Hediye Güran "Eren mi açtı, kapı açık mıydı hatırlamıyorum” yanıtı verdi. "Hangi yoldan gittiniz?" sorusuna da "Patika yoldan gittim" yanıtı verdi. Mahkeme başkanının "Orada hiç araba gördünüz mü? Herhangi birini gördünüz mü?" sorusuna Hediye Güran "Hayır” dedi. "Eve girdiniz, sonra ne oldu?" sorusuna Hediye Güran "Enes yatıyordu” yanıtı vermesi üzerine mahkeme başkanı "Gördün mü, söylediler mi?" diye sordu, Hediye Güran "Gördüm" yanıtı verdi. "Sen gittikten ne kadar sonra uyandı?" sorusuna "Sonra uyandı” diye yanıt verdi. Mahkeme Başkanı "Nereden kanaat getirdin dışarı çıktığına?" diye sordu, Hediye Güran "Ben evden çıkarken o eve giriyordu, oradan gördüm” dedi. Mahkeme Başkanı "Siz buradayken eve giren çıkan oldu mu? Salim geldi mi?" diye sordu "Görmedim” şeklinde yanıt verdi.
EN KRİTİK SAATLERİ HATIRLAMADI
Verilen aranın ardından duruşma Mehmet Atasoy’un sorgusu ile sürdü. Atasoy’un “Ben gittim, Salim ve benim oğlan sondajın orada oturmuştu” demesi üzerine mahkeme başkanı “Saatini hatırlıyor musun?" diye sordu, Atasoy "Saat 15.00’i geçiyordu" yanıtı verdi. "İkindi ezanı okunmamış mıydı?" sorusuna "Hatırlayamadım” yanıtı verdi. Mahkeme Başkanı "Yani o zaman yaklaşık 4 saat tarlada birlikteydiniz?" diye sordu, Atasoy "Saati tam olarak hatırlamıyorum” diye yanıtladı. Mahkeme başkanının "Salim ile konuştuğunuzda Salim’in hareketlerinden şüphelendiniz mi?" sorusuna Mehmet Atasoy "Ben orada çok kalmadım" dedi, mahkeme başkanı "İddianameye göre, Salim Narin’i öldürdükten sonra oraya gelmiş oluyor. Hareketleri nasıldı?" diye sordu. Atasoy "Onu bilmiyorum” yanıtı verdi. Mahkeme başkanının "15.52’de sizi telefonda aramış. Ramazan size başka bir şey söyledi mi?" sorusuna Atasoy "Beni aramadı, öyle bir şey konuşmadık” dedi. Mahkeme Başkanı "15.52’de bu konuşma ne için gerçekleşti? Sizinle değil Ramazan ile konuşuyor. Sizi kaçta aradığını biliyor musunuz?" diye sordu, Atasoy "Aradığını biliyorum, saati hatırlamıyorum” dedi.
NEVZAT BAHTİYAR’IN KARDEŞİ: PEŞİMDE OLAN KİŞİLER VAR
Duruşmada Nevzat Bahtiyar’ın kardeşi Vecdi Bahtiyar da dinlendi. Vecdi Bahtiyar: "Ali Rıza Güran, Hasan Kaya’ya demiş ki, 'Nevzat kızı öldürmüş, herkes biliyor, itiraf etsin, suçu üstlensin' Ben de gidip Nevzat’a görüşte söyledim" dedi. Mahkeme başkanı "Siz kiminle konuştunuz?" diye sordu, Vecdi Bahtiyar "Yeğenim İbrahim bana söyledi" dedi. Mahkeme başkanı "Nevzat diyor ki, 'Ben eve gittiğimde kız evde ölüydü, Salim bana ben öldürdüm, al bu cesedi yok et dedi' Salim size bu yönde temkinlerde bulundu mu?" diye sordu, Vecdi Bahtiyar "Hayır" yanıtı verdi. "Sizin bu rutin aramalarınız tamamen meraktan mıydı? Salim size talimat verdi mi?" sorusuna Vecdi Bahtiyar "Hayır” yanıtı verdi.
Vecdi Bahtiyar ayrıca "1-2 gündür peşimde olan kişiler var. Araştırdım, Barış Güran’ın adamları çıktı” dedi, mahkeme Başkanı "Diyarbakır Başsavcılığına gidin lütfen” yanıtını verdi.
‘EVİMİZİN ÖNÜNE HERHANGİ BİR ŞEY ATARLAR DİYE KAMERA TAKTIK’
Ardından Salim Güran’ın kardeşi Erhan Güran’ın sorgusu başladı. Köyde çıkan yangının planlı mı olduğu sorusuna "İstesek de yapamayız, teller çok yüksek” dedi. Evine neden kamera taktığı sorusuna da "Sürekli benim evimin etrafında çalışmalar yapılıyordu. Evimizin önüne herhangi bir şey atarlar diye kamera taktık" dedi. "Siz Narin bulunmadan önce mi kamera taktırdınız?" sorusuna Erhan Güran "Evet, 4 Eylülde" yanıtı verdi. Mahkeme başkanının "Siz bu evlerde toplantı yaptınız mı gizli saklı? Narin’in kimin öldürdüğünü bilip çıkmaması için hareket ettiniz mi?" diye sordu, Erhan Güran "Çıkmaması için değil, biri bir şey biliyorsa yardımcı olsun diye toplandık" diye yanıtladı. "Bu toplantının sebebi katilin bulunmasıydı yani?" dedi, Erhan Güran "Evet” dedi. Erhan Güran, bu toplantılarda Salim Güran’ın olmadığını söyledi.
‘NEVZAT'I KARŞI İNŞAATA GÖTÜRDÜLER’
Daha sonra sorgusuna başlanan Barış Güran "Adalet mülkün temelidir ama şu an benim dişlerim sallanıyor. Kim gelse yüzümüze yumruk atıyordu. İçeriye gelen bizi dövüyordu. Bütün odalar doluydu, bütün Güran ailesine işkence yaptılar. Ferhat Bahtiyar’ın evini bilmediğim halde, dayak yememek için biliyorum dedim. Nevzat Bahtiyar bizi görünce elini cama attı, kaçmaya başladı. Sonra Nevzat'ı karşı inşaata götürdüler. Nevzat orada itiraf etti bence. Şakir komutan geldi, 'çok şükür çözüldü' dedi” şeklinde konuştu.
‘AİLE İÇİNDE TOPLANTI YAPTINIZ MI?’
Ardından Ali Rıza Güran tanık olarak dinlendi. Mahkeme başkanının "Vecdi Bahtiyar’a Nevzat’a iletmesi için suçu üstlenmesi için para teklif ettiniz mi?" sorusuna "Efendim, bu işin aslı astarı yok, yalan” yanıtı verdi. "Yeğeniniz Salim’den şüphelendiniz mi?" sorusuna Ali Rıza Güran "Hayır Salim sürekli jandarma ile beraberdi. Ben hep yeğenlerimi köşeye çeker, sorardım. Nevzat bile bazen gelirdi, bana bir kere 'Allah hakkınızı bırakmasın' dedi" şeklinde yanıt verdi. Ali Rıza Güran, mahkeme başkanının "Aile içinde toplantı yaptınız mı?" sorusuna "Evet, yaptım” yanıtı verdi. Ali Rıza Güran "Benim köyüm kırsal bir yer değil. Havaalanı kameraları bakıyor, baksınlar. Eğer gerçekten Nevzat, Arif’in evinden aldıysa, benim ailem öldürmüştür. Ama bu kız patikadan yukarı çıkmamışsa yalan atmasın. Nevzat, kendi evinin önünde, 3-5 kez daha önce para vererek alıştırmış, en son kucağına alıp kaçırmış” dedi.