ÖZEL HABER - FARUK BALIKÇI

Şırnak’ta 25 Ocak 2001 tarihinde Silopi Jandarma Komutanlığı’na çağrıldıktan sonra bir daha haber alınamayan dönemin HADEP ilçe Başkanı Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz ile ilgili Silopi Cumhuriyet Savcılığı tarafından sürdürülen soruşturma kapsamında askerlerin ifadesine de başvuruldu. Olay tarihinde nizamiye kapısında nöbet tutan askerlerde bazıları, olayla ilgili bilgilerinin olmadığını belirtirken, iki asker ise Tanış ve Deniz ile ilgili çelişkili ifadeler verdi. İki HADEP’linin Jandarma Bölük Komutanlığı’na gelişi sırasında görevli bulunan Çavuş Veysel Ateş, Tanış ve Deniz’i kendisine gösterilen fotoğraflardan tanıdı ve şunları söyledi:

NÖBETÇİ ASKERLER: NİZAMİYE’DEN İÇERİ ALDIM

“Bana fotoğrafları gösterilen şahısları hatırlıyorum. 25 Ocak tarihinde saat 14.00 sıralarında nizamiyeden yanıma geldiler. İlçe Jandarma Komutanı Süleyman Can ile görüşmek istediklerini söylediler. Kendisinin siyasetçi ve ilçe başkanı olduğunu söyledi. Denetim olduğu için birlik dışında olduğunu ve ne zaman döneceğini bilmediğimi söyledim. Fakat bu şahıs önemli bir konuda görüşeceklerini ve beklemek istediklerini söyledi. Ben de kendilerini bölük komutanımızın misafir odasında beklemek üzere içeri aldım. Giriş saatlerini ve isimlerini imza karşılığında yazdım. Yarım saat beklediler. Daha sonra geleceklerini söylediler. Tekrar imza karşılığında cep telefonlarını ve kimliklerini teslim ettim. Nizamiyeden çıktıklarını gördüm. Hangi yöne nereye gittiklerine bakmadım.”

HEYET SİLOPİ’YE GELDİ

Aynı saatlerde kapıda nöbetçi olan er Yücel Ertekin ise, karakola önce Serdar Tanış’ın, yarım saat sonra ise Ebubekir Deniz’in geldiğini, iki şahsın Nizamiye çavuşu Veysel Ateş ile görüştüğünü ve olaya ilişkin başka bir şey bilmediğini söyledi. 25 Ocak tarihinde jandarma karakoluna gittikten sonra ortadan kaybolan Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz’in akıbetleri konusunda incelemelerde bulunmak üzere, Gazeteci-Yazar Mehmet Altan, Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar, Altan Tan, Celal Başlangıç ve Diyarbakır Baro Başkanı Mustafa Özer Silopi’de yetkililerle ve kayıpların aileleriyle görüştü.

BABA ŞUAYİP: TEHDİT EDİYORLARDI

Serdar Tanış’ın babası Şuayip Tanış, devleti karalamak istemediğini ancak çocuğundan, jandarmaya gittikten sonra hiç haber alamadıklarını ifade ederek, “Serdar kaybolmadan önce birkaç kez tehdit edildik. Konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı ve savcılığa dilekçe yazdık” dedi. Yazar Mehmet Altan, kayıp yakınlarıyla yaptığı görüşmede; “Bir yerde insanlar fiilen kaybediliyorsa, orada devlet yok demektir. Bu olayın açığa çıkarılmasını ve bunu yapanların cezalandırılmalarını istiyoruz. Biz kayıplarla ilgili hassasiyetimizi bölgedeki yetkililerle paylaştık. Ayna zamanda amacımız Türkiye’nin bu olaya hassasiyetini artırmaktır” dedi. Gazeteci Cengiz Çandar ise, “Sıkıntılarınızı paylaşmaya geldik. Bu sorun sadece Silopi’nin sorunu değil, Türkiye’nin hatta Avrupa meselesidir” dedi.

Silopi’de ilçe örgütünü kurmak isteyen HADEP’li yetkililer, 10 Kasım 2000 tarihinde Silopi’de herhangi bir yetkiliyle temas kuramayınca ellerindeki dosya ile ayrılmak zorunda kaldılar. İlçe örgütünün başına getirilen Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz’i de beraberlerinde Diyarbakır’a götürdüler.

ATAMASI YAPILDI, KAYBEDİLDİ

Silopi ilçe teşkilatının atama dosyası, Serdar Tanış’ın başvurusu üzerine Diyarbakır 2. Noter aracılığıyla Silopi Kaymakamlığı’na gönderildi. 2 Ocak tarihinde de Tanış’ın resmen ataması yapıldı. Aynı gün Tanış’ın babası Şuayip Tanış, İkamet ettiği Cizre’den Silopi’ye giderken, jandarma tarafından yolda durdurularak Şırnak İl Jandarma Alay Komutanlığı’na götürüldü. Alay Komutanı Levent Ersöz, Şuayip Tanış’tan oğlunun 4 Ocak günü Alay Komutanlığı’na gelerek kendisiyle görüşmesini istedi. Tanış ve Deniz, tam 76 gün sonra ilçeye dönebildi ve 9 Ocak 2001 tarihinde HADEP Silopi İlçe Başkanlığı’nı yapmaya başladı. Ancak, ilçe başkanlığı Tanış’a sadece 16 gün kısmet olabildi.

Aradan 23 yıl geçti. Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz faili meçhul cinayetlerin yaşandığı yıllarda karanlığın dehlizlerinde yok edildiler.

Editör: Faruk BALIKÇI