Politika

SP’li Kaya’dan Tanrıkulu açıklaması

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, hakkında soruşturma başlatılan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun gündeme getirdiği olayla ilgili Diyarbakır’da konuştu.

Abone Ol

Fatma Temel

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, hakkında soruşturma başlatılan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun gündeme getirdiği olayla ilgili Diyarbakır’da konuştu. Anayasa Mahkemesi’nin oy birliği ile “hak ihlali” kararını verdiğini hatırlatan Kaya, “Kurumlar içerisinde yanlış yapanlar vardır ama sanki yapılan yanlışlar komuta kademesinin A’dan Z’ye altına imza atarak yapmış olduğu yanlışlardır şeklindeki bir çıkarım bu sorunu çözmeye dönük değil sorunu kalıcı hale getirmeye dönük bir dildir” dedi.

Saadet Partisi İl Başkanı Abdurrahman Ergin ile birlikte Diyarbakır’da görev yapan gazetecilerle bir araya gelen Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Kaya, Tanrıkulu hakkında soruşturma açılmasına neden olan olayla ilgili bir soruyu şöyle yanıtladı:

“Türkiye’nin 40 yıldan beri devam eden terörle mücadele dönemi var. Yaşanan acı durumların Anayasa Mahkemesi tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından teyit edildiğini zaten biliyoruz. Bir konuyu değerlendirirken kurumların tamamını hedef almak kesinlikle bizi doğru bir noktaya götürmez.

Kurumlar içerisinde yanlış yapanlar vardır ama sanki yapılan yanlışlar komuta kademesinin A’dan Z’ye altına imza atarak yapmış olduğu yanlışlardır şeklindeki bir çıkarım bu sorunu çözmeye dönük değil sorunu kalıcı hale getirmeye dönük bir dildir.

Köşe yazılarındaki belgelerde yapılan açıklamalarda yazılan delillerde şunu gördüm. Yani Anayasa Mahkemesi 2020 yılında oy birliğiyle yaralananların ve ölenlerin yaşam haklarının ihlal edildiği kararını vermiş. Dolayısıyla Türkiye her şeyine rağmen, bütün eksikliklerine rağmen bir hukuk devleti olduğunu, gecikmeli de olsa hukukun bir şekilde işlediğini bize burada bu sonuç gösteriyor.

Kurumları tamamen zedeleyen, kurumları tamamen, işte yanlışın tarafı olarak ifade eden yaklaşımları doğru bulmadığımızı; ama kurumlar içerisinde yanlış yapanlar varsa da aynı biraz önce Anayasa Mahkemesi kararında olduğunu ifade ettiğimiz gibi bunlar için de hukuk devleti kuralları neyi işletmesi gerekiyorsa onun işletmesi gerektiğini ifade etmek istiyorum.

O kalkan uçakların hangi güzergahlarda uçtuğuna dair mahkemeye delil olarak sunulan bilgiler de yine bu ülkenin kurumu olan Sivil Havacılık tarafından verilir. Yani bunu da bir kenara not edelim. Ayrıca yine o olaylarla ilgili televizyon programında dile getirilen olaylarla ilgili genelkurmaydan bilgi talep edildiğinde burada Diyarbakır ikinci ana jet hava üssü tarafından verilen isimler ifadeye çağırılıyor.

Dolayısıyla bütün eksikliğimize rağmen, bütün yaptığımız yaşanan bazı acı tecrübelere rağmen hukuk devleti geç de olsa kendi içerisinde süreçleri işlettiğini ve bunu neticelendirdiğini görüyoruz. Bunlar acıyı hafifletir mi ayrı bir şey ateş düştüğü yeri yakar ayrı bir şey. Bunları hafifletmek adına bunları işte dışarıda tutmak adına söylemiyorum. Ama Silahlı Kuvvetlerimizin tamamını töhmet altında bırakacak bir anlayışın da doğru olmadığını, böyle bir dilin sorunu çözmeye dönük bir yaklaşım olamayacağını ifade etmek istiyorum.”