ÖZEL HABER - Mehmet Rumet SOYLU 

Van-Başkale yolu üzerindeki kale, sarp bir yamaç üzerine inşa edilmiş olup, geçmişte Türkiye-İran arasındaki yol üzerinde bulunması sebebiyle stratejik bir rol oynamıştır. 1643 yılında II. Murad’ın veziri Hoşap Bey tarafından inşa ettirilen kale, hem askeri hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir.

ORTA ÇAĞ MİMARİSİ

Hoşap Kalesi, bölgedeki en iyi korunmuş kalelerden biri olarak günümüze kadar ulaşmıştır. Tipik Orta Çağ kalesi mimarisine sahip olan yapı, sağlam surlarla çevrilidir ve yüksek bir tepede yer alarak savunma açısından oldukça güçlüdür. Kaleye ulaşım, kayalık ve sarp bir alanı aşarak sağlanmaktadır.

İç ve dış surlardan oluşan kale, geniş bir avluya sahip olup, içinde cami, hamam ve çeşitli binalar yer almaktadır. Kale duvarları, bölgedeki dağlardan çıkarılan taşlarla yapılmış ve bu taşlar ustaca işlenerek kaleye sağlamlık kazandırmıştır. Hoşap Kalesi’nin taş işçiliği, yapısının en dikkat çeken özelliklerinden biridir.

Bölgedeki Ermeni, Kürt ve Osmanlı halklarının bir arada yaşadığı Hoşap, zamanla önemli bir kültürel ve sosyal merkez haline gelmiştir. Aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgedeki egemenliğini pekiştiren önemli bir yapı olarak da tarihe geçmiştir. Bugün, Hoşap Kalesi, sadece tarihi bir askeri yapı olmanın ötesinde, bölgenin kültürel ve tarihi hafızasını taşıyan bir miras olarak ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Restorasyon çalışmalarıyla eski görkemli haliyle korunmaya çalışılan kale, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. Van’ın zengin kültürel mirasının önemli bir parçası olan Hoşap Kalesi, hem tarih meraklılarına hem de mimari eserlere ilgi duyanlara keşfedilecek pek çok detay sunmaktadır.

Muhabir: Mehmet Rumet SOYLU