TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üreticilerin tarım Bağ-Kur ile ilgili sorunları ve gençlerin tarıma teşvik edilmesiyle ilgili basın açıklaması yaptı. Bayraktar, üreticilerin ödemekte oldukları prim borçlarının halen çok yüksek olduğu için ödemekte zorlandıklarını, bu doğrultuda tarım Bağ-Kur prim, emeklilik ve sosyal güvenlikle ilgili sorunlarına çözüm aradıklarını dile getirdi. Sosyal Güvenlik Kurumuna kayıtlı çiftçi sayısı geçmişte 1 milyonu aşarken, bugün 500 binin altına düştüğü bilgisini veren Bayraktar, “Yüksek primler yüzünden Sosyal Güvenlik Kurumuna kayıtlı çiftçimiz azalıyor. Primler bu kadar yüksek olduğu için çiftçilerimiz ödeyemiyorlar ve bu yüksek primlerle de ödeyemeyeceklerdir. Bu sayı daha da aşağıya düşecek ve tarımda kayıt dışılık artacaktır. Üstelik diğer sigortalılar 7 bin 200 gün yani 20 yıl prim ödemesi yaparak emekli olabiliyorken, üreticilerimiz 9 bin gün yani 25 yıl prim ödeyerek emekli olabiliyor. Bu hakkaniyetsizlik giderilmeli, prim ödeme gün sayısı düşürülmelidir. SGK primleri daha makul ve ödenebilir seviyeye çekilmelidir” dedi.
Muafiyet belgesi ile gelirinin düşük olduğunu belgeleyerek prim ödemesini durduran çiftçilerin muafiyette geçen sürelerinin borçlandırılması gerektiğini de söyleyen Bayraktar, “Tarım Bağ-Kur primi durdurulan çiftçilerimiz yapılandırmayla ihya kapsamına alınmalıdır. Üreticilerimizin emeklilik başvuruları sırasında ortaya çıkan usul eksikliklerinden dolayı ziraat odalarına uygulanan idari para cezalarına af getirilmelidir. Çiftçilerimizin bu konudaki kayıplarının telafisi sağlanmalıdır” ifadelerine yer verdi.
Çiftçilerin yerli çoban bulmakta zorlandığını ve çoban ihtiyaçlarını yabancı işçilerden karşıladığını belirten Bayraktar, açıklamasına şöyle devam etti:
“Artık asgari ücrete çalışan yabancı çoban ve tarım işçisi de kalmadı. Yabancı uyruklu çobanların maaşları da 20 bin liraya kadar yükseldi. Hatta bu fiyata çalışmayanlar da var. Yabancı çobanların aldıkları maaşın yanı sıra yeme, içme, giyim, barınma vb. gibi ekstra masrafları da karşılanıyor. Fakat hayvancılık işletmelerinde çalışan çobanların büyük bir kısmının yabancılardan oluşması sorunları da beraberinde getiriyor. Aynı bölgede çalışan ve birbirini tanıyan kişiler aralarında organize olarak üreticilerden yüksek fiyat talep ediyor. İstedikleri ücret verilmezse çalışmayacaklarını söylüyorlar. Sorun bununla da bitmiyor. Bir işletmede belirli bir süre çalıştıktan sonra şehirde başka daha iyi bir iş imkanı bulduklarında işi bırakarak şehirlere gidiyorlar. Üreticilerimiz ise bu kişileri uzun süre çalıştıramadıkları için yeni çoban aramak zorunda kalıyor ve mağdur oluyorlar. Bu durumdan rahatsız olan üreticilerimiz sorunun çözülmesini bekliyor. Bu nedenle gençleri tarıma yönlendirecek teşvikler verilmeli, SGK primleri devlet tarafından karşılanmalıdır. Bu maliyetlerle yabancılar değil, gençlerimiz çalışmalıdır. Geldiğimiz bu durumda gençleri tarımda tutmaktan başka çaremiz yoktur. Gençleri tarıma kazandırmanın yollarını bulmalıyız.”
Üreticilerin genç çiftçilerin sigorta primlerinin devlet tarafından karşılanması ve diğer sorunların çözülmesi için devletten destek beklediğini sözlerine ekleyen Bayraktar, “Üretim maliyetleri artarken aynı oranda gelir artışı elde edemeyen üreticiler üretimden kopuyor. Üreticilerimiz çalıştırdıkları işçilerin son yıllarda artış gösteren Bağ-Kur sigorta primlerini ödemekte zorluk çekiyor. Genç nüfusu kırsalda tutacak önlemleri almak için teşvik edici uygulamalara ihtiyaç vardır. Bu yapılırsa yabancı işçilerin yerini Türk işçisi alacak ve tarımsal üretime katkı sağlanacaktır. Ayrıca işsizliğin azaltılması da mümkün olacaktır. Genç çiftçilerimizi tarıma teşvik etmek için en azından 12 ay boyunca Tarım Bağ-Kur priminin hazinece karşılanmasının Türk tarımı ve çiftçilerimiz için önemli bir adım olacağına inanıyoruz” diye konuştu.
(HABER MERKEZİ)