Fatma TEMEL-Veli BALTACI/ÖZEL HABER
Diyarbakır’da inan yoğunluğunun en çok olduğu yerlerden biri olan merkez Sur İlçesi’ndeki seyyar satıcılar, hayat pahalılığı nedeniyle geçinemediklerini dile getirdi.
‘ESKİDEN AZ DA OLSA GEÇİM OLUYORDU’
Yıllardır Suriçi’nde tespih satan Selahattin isimli vatandaş, “Eskiden geçimimizi sağlayabiliyorduk. Şimdi hiç sağlayamıyoruz. Zam üstüne zam geldiği için iş yapamaz hale geldik. Hiçbir şey kazandığım yok ki. Ben burada ancak çay parası vereyim, ekmek paramı alayım. Sigara olmuş 50 TL. Üç kişiyiz ben bu yaptığım işle nasıl geçinebileyim? Biz zaten son sınıf insanlarız, ezilmeye mahkûmuz. Allah yardımcımız olsun” diye konuştu.
CİĞER 200, SİMİT 7.5 TL
Simit ve ayran satarak geçimini sağlamaya çalışan Cevat isimli vatandaş ise şunları söyledi: “Ayran, simit satıyorum. İşler çok iç açıcı değil, sıkıntılar var. Bazen iş oluyor bazen de olmuyor. Bir dürüm 60 – 70 TL, ciğer porsiyonu 200 TL. Biz de ayran 7,5 TL, simit 7,5 TL. Özellikle İç Kale’nin içerisinde yapılan yeni yerlerde suyu 15 TL’ye veriyorlar. Hayırdır, su nasıl 15 TL olabilir? Bu ekonomik sıkıntıyı bazen biz kendi kendimize de yaşatıyoruz, fahiş yani. Elektriğe zam geldiği zaman iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Tabi ki mazot da öyle. Döviz de öyle. Ben zar zor geçiniyorum. Şu anda tek başımayım.
Gıda almış başını gidiyor, barınma sorunu var, gıda sorunu var, ulaşım da zamlandı. Yılbaşından sonra daha da çok zam gelecek. Yani bence yeni bir anayasanın gelmesi şart. Bütün kesimleri kapsayacak şekilde. Biz hala 12 Eylül yasası ile yönetiliyoruz.
Bize yeni bir anayasa gelmesi lazım. Serbest piyasa denilen bir madde var anayasada. İlk önce onu başlarından def etsinler. Ticaret yönünden belki insanlar rahatlarlar. Her şey her yer de farklı fiyatlarda. O serbest piyasayı Turgut Özal yapmıştı; o madde kalkarsa su 5 lira ise aynı kalır. Yani sonuç olarak sonumuz hiç iyi değil.”