Fatma TEMEL-ÖZEL HABER

Resmi Gazete'de yayımlanan kararla birlikte önceki gün akaryakıtta ÖTV tutarları arttı. 6 liralık artış 16 Temmuz’dan itibaren pompa fiyatlarına yansıdı. Diyarbakır’da litresi 27 liradan satılan benzinin fiyatı ÖTV zammıyla 34 liraya çıkarken, motorinin litre fiyatı da, 26 liradan 32 liraya yükseldi. Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan minibüs şoförleri, geçtiğimiz günlerde ulaşıma yapılan zamla nefes aldıklarını, yeni zamla birlikte tekrar mağdur olduklarını dile getirdiler.

‘YİNE AYNI TAS AYNI HAMAM’

Akaryakıta gelen zamlarla birlikte günlük yevmiyelerini bile almadıklarını söyleyen minibüs şoförü Yüksel Demir Kalın, “Ulaşım ücreti 10 lira olduğu zaman biz biraz rahatladık. İşler biraz daha iyileşti. Şoförler yevmiyelerini alabildi. Sigortamızı da yatırdık, biraz nefes aldık. Fakat akaryakıta gelen yeni zamlarla birlikte her şey eskiye döndü. Her akşam 60 litre mazot alıyorum. 6 liradan hesapladığında, 365 lira ediyor. Her gün benim iş yapabilmem için bu kadar mazot almam lazım. Valla perişan olduk. Ne aracın bakımını yapabiliyorum, ne şoför çalıştırtabiliyorum. 12-13 gün biraz nefes aldık, yine zam geldi, yine aynı tas aynı hamam. Ulaşıma yeni bir zammın gelebileceğini düşünmüyorum. Halk fakirdir. Dayanabildiğimiz kadarıyla dayanacağız. Asgari ücretle çalışan iki kişi işe gidip geldiği zaman yola verdikleri para kişi başı 600-700 lira yapıyor. Zordur, yani umarım frene basarlar artık, hiçbir şeye zam yapmazlar. Bu zamlar çözüm değil” diye konuştu.

ŞOFÖRLER İŞ BIRAKTI

Üst üste gelen zamlardan dolayı şoförlerin iş bıraktıklarını ve boşta olan minibüsler için çalışacak şoför bulamadıklarını belirten Serdar Bulut ise, “Yeni gelen mazot zamlarıyla birlikte gerçekten şuanda birçok arkadaş evlerine ekmek götüremeyecek hale geldi. Bundan iki hafta önce yol ücretlerine gelen zamlarla birlikte biraz nefes aldık. Şuan yine eski halini aldı. Şoför bulamıyoruz. Çünkü birçok arkadaş akşamları yevmiyesiz eve gidiyor. O çalıştıkları parayı alamadan eve gidiyor. Harici olarak kiracı bulamıyoruz. Minibüs durağında yüz tane araç varsa yirmi tanesi boşta bekliyor. Çalıştıramıyoruz. Bir minibüs bir buçuk milyona yakın para olmuş. Minibüs alınmıyor. Alan kişi çalıştıramıyor. Bunların temelinde mazotun zammı var. Mazot fiyatları bu kadar yüksek olmazsa, insanlar gelip çalışır. Bir kazanç kapısıdır. Hem kazanacak, hem evine ekmek götürecek, belki yatırım yapabilecek, belki birikim yapabilecek. Ama şuan karın tokluğuna çalışıyor insanlar. Mazot yükseldikçe bizimde yol ücretine zam gelmesi talebimiz olacak. Aksi takdirde kurtarmıyor. Bir minibüsün aylık gideri 30 bin lirayı buluyor bazen. Bunca şeyin arasında bizim en büyük sorunumuz mazota bu kadar zammın yapılmasıdır” dedi.

“ZAMLA REFAH SEVİYESİNİ ARTTIRAMAZSIN

Gümüşhane’den gelip Diyarbakır’da minibüs şoförlüğü yapan Gökmen Aşkın ise, yapılan zamlara dair tepkisini şöyle dile getirdi:

“Akaryakıta gelen zamdan önce rayiçle iyi kötü yevmiye almaya başlamıştık. Yüzümüz biraz gülmüştü. Sevinmiştik açıkçası. Ama gelen zamdan sonra yine evimize yevmiyesiz gitmeye başladık. Hayat şartları malum, geçim çok zor. Yevmiye almasak sıkıntı, işe geliyorsun iş sıkıntı. Eve gidiyorsun evde sıkıntı. Bana göre bir şeye zam yapmakla refah seviyesini arttıramazsın, zam yapmak yerine fiyatları aşağıya çekmek lazım. Rayiç geldi mesela zam yapıldı. Biraz nefes aldık ama hemen ardından mazota zam geldi. Rayicin hiçbir anlamı kalmadı ki. Zam yapacaklarına güncel masrafların giderini azaltsalar daha mantıklı olur. Asgari ücrete zam yapıldı. Akabinde bütün tüketim malzemelerine zam geldi. Aldığın zammın hiçbir anlamı kalmadı.”