Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun (TKDF) “Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı”na gelen aramalar sonucunda hazırlanan “Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı 2007-2021 Yılları Arası Verilerin İstatistiksel Analiz Raporu”na göre, hattı arayan 10 kadından 8’i şiddete uğradığını ve failin ev içinde bulunan erkek olduğunu belirtiyor. “En yakınları” tarafından katledilmek istenen kadınlar, failler hakkında şikayetçi olurken, resmi mekanizmaların işletilmemesi nedeniyle bu şikayetlerinden vazgeçmek zorunda bırakılıyor.
Mardin Artuklu ilçesinde çocuk yaşta ailesi tarafından zorla akrabasıyla evlendirilen B.E., 2022 yılında eşi S.E. tarafından katledilmek istendi. Saldırının ardından gözaltına alınan S.E., "Eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla tutuklandı. S.E.’nin tutuklanmasıyla B.E. de avukatı aracılığıyla boşanma davası açtı. Boşanma davası hala sürerken, bu süreçte B.E., kendisini katletmek isteyen erkeğin ailesi tarafından şikayetinden vazgeçmesi için baskı gördü.
BASKI GÖRDÜ, ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ
Erkeğin ailesi B.E.’yi, “erkek istemezse boşanamazsın” şeklinde yanlış yönlendirdi. Bu yönlendirmelerin etkisinde kalan B.E., boşanabilmek için şikayetinden vazgeçti.
13 Haziran 2023’te Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu yargılanan S.E., şikayetten vazgeçilmesi üzerine "Eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. B.E.'nin boşanmak için şikayetinden vazgeçmesi üzerine sanığın duruşmalardaki “olumlu tutum ve davranışları” lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek, cezada 1/6 oranında indirim yapıldı.
BOŞANMA DAVASI
Adil Yargılanma Hakkına Erişim Derneği (AYHED) avukatlarından Dilan Genç Ataş, davada ağırlaştırılmış müebbet alması gereken sanığın, B.E.'nin gördüğü baskı ve biran önce boşanabilmek için şikayetinden vazgeçmesi üzerine, mahkemenin sanığın duruşmalardaki “olumlu tutum ve davranışlarını” da dikkate alarak indirim uyguladığını söyledi. B.E.’nin olayın hemen ardından boşanma davası açtığını hatırlatan Ataş, "Çekişmeli boşanma davası sürüyor. Kadın, anlaşmalı boşanma protokolünü imzalaması için cezaevine gönderiyor. Ama sanık protokole imza atmıyor.
‘CEZA İNDİRİMİ NE HUKUKİ NE DE VİCDANİDİR’
Av. Ataş, "Suçu işlediği sabit görülen sanığın, yargılama boyunca, işlediği fiile dair tek bir pişmanlık emaresi göstermemesi, lehine takdiri indirim gerektirir yargılama sürecine yansıyan tek bir somut belirti olmamasına rağmen, üstelik sürekli suçu mağdurun üzerine atmaya çalışarak suçtan kurtulmaya çalışması, bunun üzerine mahkemenin “iyi hal indirimi” uygulaması hukuki olmadığı gibi vicdani de değildir" dedi.
‘BİRDEN FAZLA İHLAL YAŞANDI’
Yargı mekanizmasındaki aksaklıklara dikkat çeken Ataş, bu aksaklıklar nedeniyle müvekkilinin birden fazla ihlale maruz kaldığını söyledi. Ataş, şöyle devam etti: "Aynı zamanda akraba evliliğine küçük yaşta zorlanmış gerek evlenme aşamasında gerek boşanma aşamasında iradesi hiçe sayılmaya çalışılmıştır. Yargılama aşamasında sanığın tutuklu olmasından dolayı sanığın ailesi tarafından mağdura baskı kurularak şikâyetten vazgeçmesi istenmiştir. Mağduru ikna etmek için ise ‘sadece erkek isterse boşanma gerçekleşeceği’ algısı oluşturmaya çalışılmıştır. Mağdurun tedavi süresince yaşamış olduğu acı görmezden gelinmiş, sırf sanığın tutukluluk halinin sona erdirilmesine karar verilmesi için aile fertleri tarafından psikolojik şiddete de maruz bırakılmıştır. Hak arama özgürlüğü de bu şekilde elinden alınmaya çalışılmıştır. Müşteki böylelikle birden fazla kez hak ihlaline uğratılmıştır" diye konuştu.
TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİN SONUÇLARI
Kadına yönelik şiddet sebebinin toplumsal cinsiyet eşitsizliği olduğunu aktaran Av. Ataş, devletin, kadına karşı şiddeti önlemek için her türlü tedbiri almakla yükümlü olduğunu dile getirdi. Av. Ataş, "Kadınlar boşanmak istedikleri eşleri, ayrılmak istedikleri partnerleri, ağabeyleri, babaları ve en yakınındaki erkekler tarafından şiddete uğramakta veya öldürülmektedir. Ev içi şiddet, ev içi taciz çoğu zaman yargıya taşınamamakta, aile içinde konu kapatılmaktadır. Yargıya taşınabilen vakalarda failler, genel olarak ‘iyi hal’ ve ‘tahrik indirimi’ gibi nedenlerle cezasızlıkla mükafatlandırılıyor. Bu sebeple her geçen gün kadına yönelik şiddet vakaları artış göstermektedir" ifadelerini kullandı. (M.A)