Kitap imzalatmak isteyenler uzun kuyruk oluştururken, Diyarbakır’ın ünlü fenomeni Xalê Kemal de Medeni Dilek'i bu özel günde yalnız bırakmadı. 

Diyarbakırlı iş insanı Medeni Dilek’in tüm engellere ve kötülüklere karşın yeniden var olma hikayesini anlattığı Tok Evin Aç Kedileri isimli ilk kitabı Doğan Solibri tarafından yayımlandı.
Medeni Dilek, Diyarbakır’da kendi çabasıyla sıfırdan kurduğu şirketiyle iflasa sürüklenmiş, sonrasında yeniden hayata dönerek şimdilerde yaklaşık 300 kişinin çalıştığı bir mobilya fabrikası kurmuş ve dünyaya açılmış bir iş insanı.

Tok Evin Aç Kedileri, Medeni Dilek’in Dicle Üniversitesi’nin isteğiyle, öğrencilerine kendi hayatı üzerinden verdiğim bir dizi konferansa gençlerin gösterdiği ilgiyle şekillendi.
Kitap, adından da anlaşılacağı gibi bir açgözlülük hikâyesi. Medeni Dilek’in kurmuş olduğu şirkette başlayan ama giderek genişleyip ülkemizdeki ve dünyadaki açgözlülüğe kadar uzanan bir gerçekler bütünü. Dilek’in bu kitapta anlattığı gerçekler de gençleri, gelecek nesilleri, yarın öbür gün babadan şirket devralacak, kardeşiyle, ailesiyle, akrabasıyla ya da başkalarıyla ortak çalışan herkesi etkileyecek bir hikâye. 
Medeni Dilek, bu zorlu, onurlu yaşamın son 40 yıllına tanıklık etmiş. Şahit olduğu, birebir yaşadığı olayları, bazen dram, bazen trajik ve bazen de komik bir dille, “Tok Evin Aç Kedileri” kitabında anlatmaya çalışıyor.
Medeni Dilek de kitabını şu cümlelerle anlatıyor:
“Klasik yazar söylemlerinden uzak durmaya dikkat edeceğim. Ben öncelikle Diyarbekirli, sonra yeni yeni yazar olmaya çalışan bir iş insanıyım. Çok heyecanlıyım.
Tok Evin Aç Kedileri kitabımda anlattıklarım, yaşadığımız kentin, Kadim Diyarbekirimizin son 40 yıllık fotoğrafıdır.  Bu fotoğraflara tamamen benim gözümden bakacaksınız.
Diyarbakır farklı kültürlerin buluştuğu bir şehir. Tüm farklılıklarımıza karşın kucaklaşmaların şehri. Tabii kördüğüm haline gelmiş bazı çıkmazlarımız, açmazlarımız olabiliyor. Buna rağmen, bin yıllardır inatla bir şekilde ayakta durmuş. Zorlu ve kadim şehir Diyarbakır’da yaşayanlar da bu kente ayak uydurmuş ve kentin karakterine uygun onurlu bir yaşam biçimini tercih etmiştir.  
Yazılı bir eser bırakmak her zaman uhdemde yer almıştır. Tüm hedeflerime emin adımlarla yürürken şehrime olan gönül olan borcumu da bir nebze ödemeye çalıştım.
Arayışta olduğum süreç içerisinde farklı ülkelerde edindiğim tecrübelere de dayanarak gördüm ki, aslında coğrafya bir kaderdir ve nereye gidersem gideyim bütün yollarım beni Diyarbakır’a getirdi, bütün kapılarım Diyarbakır’a açıldı.
Kitapta; Diyarbakır hakkında mitolojik, sosyolojik, kültürel ve sanatsal tespitleri içeren birbirinden farklı insan hikayeleri göreceksiniz. 40 yıl öncesinde bir köye gidip orada bir çocuğun hikayesini, bazen de bir çobanın komik yaşamını okuyabilirsiniz ya da o dönemin çözümsüz şartları arasında, hayattan kaçan bir genci hayatı, bazen de çok ağır şartlar arasında ticaret yapmaya çalışan bir esnafı görebilirsiniz. Neresinden bakarsanız bakın sonunda bunca aksiyona rağmen, ekonomik anlamda bir başarı hikayesiyle karşılaşıyorsunuz. Aslında bu kitap da bir başarı hikayesi. Köyden çıkan bir çocuğun gözlerinden Diyarbakır’ın 40 yıllık geçmişine bakarken, geldiği noktadaki başarısını bulacaksınız. Evet işte köydeki o çocuk, bugün Dünya’da 5 kıtada bir çok ülkeye mobilya ihraç eden ve 300 kişiye istihdam alanı yaratan Alvero Mobilya Fabrikasının sahibi Medeni Dilek.”

Editör: Fatma TEMEL